'Ahşap Oymacılığı' İçin Lise Öğretmenliğini Bıraktı

Eskişehir'de, eserlerinde genellikle Selçuklu ve Osmanlı motiflerini kullanan ahşap oyma ustası Mehmet Şükrü Baysal, öğretmenlik mesleğini bırakarak, kendisi için tutkuya dönüşen oymacılığı yaşatmaya çalışıyor Ahşap oyma ustası Baysal: 'Fiziğin, kimyanın, biyolojinin bilgilerini öğrencilerime iletmeye çalışırken, bir taraftan Selçuklu ve Osmanlı motiflerini günümüze getirmek için çaba gösterdim ve lise öğretmenliğime son verip Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde eğitmenliğe devam ettim' 'Birçok alanda eğitimci olarak görev yaptım fakat hala oymacılık sanatıyla alakalı geçmişimizden öğrenmeye çalıştığım şeyler var'.

SELÇUK KIZILDAĞ - Eskişehir'de, eserlerinde genellikle Selçuklu ve Osmanlı motiflerini kullanan ahşap oyma ustası Mehmet Şükrü Baysal, öğretmenlik mesleğini bırakıp, kendisi için tutkuya dönüşen oymacılığı yaşatmaya çalışıyor.

Tarihi Odunpazarı Evleri Bölgesi'nde atölyesi bulunan ahşap oyma ustası Baysal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1972 yılında lise eğitimi döneminde ahşap oymacılığı ile tanıştığını belirterek, çakıyla tek parça bir ağacı yontarken bu sanata olan yeteneğini keşfettiğini anlattı.

Ağaca şekil vermenin zamanla hobiye dönüştüğünü aktaran Baysal, 'Birkaç sene sonra baktım ki ahşaptan bir şeyler yapabiliyorum, o zaman onun keyfini çıkarmaya başladım. İki ayağımın arasında, üç bıçakla, tek parça bir ağaçla yaptığım bir çalışmamı hala saklarım. Aslında o çalışmadan sonra kendimi keşfettim. Yeteneğimin üstüne gittim. Güzel Sanatlar okumamış olsam da güzel şeyler yapabileceğimi hissettim' diye konuştu.

Baysal, üniversite eğitiminin ardından 1982 yılında bir lisede fen bilgisi öğretmeni olarak göreve başladığını ancak 6 yıl sonra bu görevinden ayrılarak Anadolu Üniversitesi (AÜ) Güzel Sanatlar Fakültesinde oymacılık sanatıyla ilgili eğitmen kadrosuna geçtiğini hatırlattı.

Eğitim Fakültesi ve Endüstriyel Sanatlar Fakültesi'nde de eğitmenlik görevlerinde bulunduğunu, 2007'de emekli olduğunu anlatan Baysal, şöyle devam etti:

'Hayat kısa fakat sanat sonsuz. Fiziğin, kimyanın, biyolojinin bilgilerini öğrencilerime iletmeye çalışırken, bir taraftan Selçuklu ve Osmanlı motiflerini günümüze getirmek için çaba gösterdim ve lise öğretmenliğime son verip Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde eğitmenliğe devam ettim. Birçok alanda eğitimci olarak görev yaptım fakat hala oymacılık sanatıyla alakalı geçmişimizden öğrenmeye çalıştığım şeyler var. Gelişim, siz merak ettikçe bitmez.'

- Eserleri yurt dışında da sergilendi

Baysal, yurt dışına gönderdiği bazı eserlerin Azerbaycan ve Almanya'da açılan fuarlarda sergilendiğini bildirdi.

Atölyesinde kendine özgü çalışmalar yaptığını anlatan Baysal, 'Çalışmalarıma devam ediyorum. Beğenen eş dost, tanıdık ya da sanatseverler gelip, görüp beğenerek satın alıyor. Mühim olan eserlerime itibar edilmesi ve gönül rahatlığıyla alınmasıdır. Bunu da yaşadığım için çok mutluyum' diye konuştu.

Baysal, Türk kültüründe ahşap oymacılığının yaygın olduğunu dile getirerek, hemen hemen her evde ahşap kaşıkların bulunduğuna değindi.

Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde de ahşap oymacılığının öneminin bilindiğini anımsatan Baysal, 'Evlerimizin bile bir dönem ahşaptan olması Türk kültüründe ahşabın yer edindiği anlamına geliyor. Camilerdeki mihrap ve mimberlerin ahşap olması da yıllar önce yine bu sanata ne denli değer verdiğimizin kanıtıdır' ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA