Roma Döneminden Beri Madenci Şehri Olan Gümüşhane'de Madencilik Masaya Yatırıldı

Gümüşhane’de Vali Okay Memiş’in başkanlığında ve 3 siyasi partinin temsilcisinin de katıldığı ‘Maden işletmeleri değerlendirme ve istişare toplantısı’ geniş kapsamlı olarak gerçekleştirildi.

Roma Döneminden Beri Madenci Şehri Olan Gümüşhane'de Madencilik Masaya Yatırıldı
Valilik Toplantı Salonu’nda düzenlenen ve yaklaşık 3,5 saat süren toplantıya, Belediye Başkanı Ercan Çimen, Vali Yardımcısı Şenol Turan, İl Jandarma Alay Komutanı Albay Cezayir Danışan, İl Emniyet Müdürü Orhan Kar, İl Genel Meclisi Başkanı Şerif Bayraktar, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ekrem Akdoğan, AK Parti İl Başkanı Celalettin Köse, CHP İl Başkanı Bedri Ağaç, MHP İl Başkanı Nadim Aydın, kurum müdürleri, GTSO Başkan İsmail Akçay, Mastra, Yıldız, Gümüştaş Madencilik ve Aşkale Çimento işletmelerinin Genel Müdürleri ve müdürleri ve kurum müdürleri katıldı.



Gümüşhane Roma’dan beri madenci şehri”

Toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Gümüşhane’nin Roma İmparatorluğu’ndan beri bir madenci şehri olduğunu vurgulayan Vali Memiş, “Gümüşhane’de istihdama yapmış oldukları katkıdan dolayı Gümüşhane olarak, Gümüşhane Valiliği olarak maden işletmecilerine teşekkür ediyoruz. Hükümetimizin yerli, yenilikçi ve yeşil üretim olarak 3 Y diye formüle ettiği şekliyle madenciliğin çevreye duyarlı olmasını ve çalışanların öncelikli olarak can güvenliğini tesis edecek şekilde yapılmasını çok önemsiyoruz. Tabii ki para kazanacaksınız, üretim yapacaksınız, istihdam sağlayacaksınız ama bunu yaparken de çevresel etkilere dikkat edilecek” dedi.

Madenin Gümüşhane için bir gerçek olduğunu ifade eden Vali Memiş, Soma ve Siirt’teki maden facialarının ardından çok daha tedbirli olunması gerektiğinin altını çizerek, “Onun için iş güvenliğine dikkat etmeyiz ve tedbirlerimizi almalıyız. Gümüştaş, Koza ve Yıldız Madencilik şirketlerimiz bulunuyor. Çimento fabrikamız var. 12 tane taş ocağımız bulunuyor. Bunlar istihdam açısından önemli. Koza Madencilik şirketi FETÖ ile mücadele neticesinde TMSF’ye devredildi. Bütün Gümüşhaneliler, ‘Devlet FETÖ ile mücadele etsin tabi ki ama maden ocağı da işlesin’ dedi.

Bu haklı bir talepti ve biz bu konuyu Sayın Başbakanımıza kadar ilettik. Sayın Vekillerimiz ile birlikte hiçbir FETÖ’cü istihdam edilmeyeceği ve temizleneceği sözünü verdik, Sayın Başbakanımızın da onayını aldık. ‘Gerekli izinler verilsin ve açılsın’ dediler. Biz bu görüşmeyi 15 Temmuz’dan önce yapmıştık, 15 Temmuz’dan sonra tamamen TMSF’ye devredildi. Biraz daha işlerimiz kolaylaştı o anlamda. Şimdi işletme temsilcileri işletmeleriyle ilgili bilgi verecekler. Özellikle çalışanların can emniyeti açısından, ondan sonra da çevresel duyarlılık açısından ne yapıyoruz bunları burada istişare ederek konuşacağız” şeklinde konuştu.

Gümüştaş Madencilik’in Süleymaniye Mahallesi güzergâhındaki Kırk Pavli olarak adlandırılan mevkide ruhsat talebi olduğunu ve bunu bütün herkesle paylaştıklarını dile getiren Vali Memiş, “Teknik açıdan bir sakıncası olmadığı tespit edildi. Ancak ben ilin Valisi olarak buna kent karar versin dedim. Yine kapalı galeri sistemiyle orada yeni bir ruhsat talebinde bulundular. Ancak biz kesinlikle Süleymaniye’nin şuanda kullanmış olduğu yol güzergâhını kullanmamak şartıyla ve şehir trafiğine de ağır montajlı kamyonların girmemesi şartıyla olabilir dedik” ifadelerini kullandı.

Parti başkanları maden firmalarını terletti

Toplantıda daha sonra sırasıyla Gümüştaş, Yıldız, Aşkale ve Mastra işletmelerinin yetkilileri tarafından işletmeleri hakkında bilgiler aktarıldı ve AK Parti, CHP ve MHP İl Başkanları başta olmak üzere katılımcıların soruları cevaplandırıldı.

Ağırlıklı olarak ArzularKabaköy Beldesinde bulunan çimento fabrikasının neden olduğu toz kütlesi, aynı firmanın hammadde çıkardığı bölgedeki yolda bulunan toz sorunu, diğer işletmelerdeki çevre sorunlarının görüşüldüğü toplantı yaklaşık 3,5 saat sürdü.

“Şehirde kalıcı eseriniz olsun, eğitim ve spora katkı sunun”

Toplantı sonunda konuşan Belediye Başkanı Ercan Çimen, firmalardan çıkardıkları madenlerin karşılığı şehirde kalıcı eser olarak görmek istediklerini, eğitim ve sportif faaliyetlere katkı sunmalarını istedi.

“Kalıcı eseriniz yok, bu işin külfetini bu insanlar karşılıyorsa mükafatını da bu şehirde yasayan insanların alması lazım”

Özellikle FETÖ terör örgütüne hizmet eden ve 15 Temmuz’dan sonra TMSF’ye devredilen Koza Mastra Altın Madenini hedef alan Başkan Çimen, “Sizler bizleri aldattınız. Sizlerden çıkardığınız altınların 40’ta bir zekatını almamız lazım. Kalıcı eseriniz yok. En son 15 Temmuz’u yaşadık o bina gerçek sahibine kaldı. Yoksa firma onu FETÖcülere vermişti. Kalıcı eserler yapın. Kalıcı eserleriniz yok. 15 Temmuz olmasa o yurdu da vermeyecektiniz. Onun için buna benzer şehrin Belediye Başkanı olarak vatandaşımızın talebini size iletiyoruz. Bu işin külfetini bu insanlar karşılıyorsa mükafatını da bu şehirde yasayan insanların alması lazım” dedi.



“Sizlerden bu şehre hem eğitim hem sportif noktada kalıcı eser bırakmanızı istiyoruz”

İstihdam oluşturmanın sosyal sorumluluk projesi olmadığını, para kazanmak için firmaların personel istihdam etmek zorunda olduğunu dile getiren Çimen, “Ama bu şehirde bir fakülte de siz yapın. Koza 20 ton altını aldı gitti ama şehre hiçbirşey vermedi. Bizim Gümüşhane’de bir Gümüşhanesporumuz var. Ne katkınız var? Hiç. Bu manada bizim Gümüşsu fabrikamız vardı. Belediye olarak biz aldık. Koza’ya böyle bir teklif götürüldü ona bile el atmadı. Bizim sportif faaliyetlerimizin hiçbirisine, eğitim faaliyetlerimizin hiçbirisine el atmıyorsunuz. Kalıcı işler yapın. 10 torba çimento ile insanlarımızı aldatmayın. Sizlerden bu şehre hem eğitim hem sportif noktada kalıcı eser bırakmanızı istiyoruz. Şehrin belediye başkanı olarak bize ne düşüyorsa o taşın altında her zaman oluruz. Bu şehirde çivi çakanın kölesi oluruz” diye konuştu.

Toplantının sonunda Gümüşhane’nin bir madenci şehri olduğunu birkez daha yineleyen Vali Memiş ise toplantıda verilen bilgilerden hareket ederek çevresel duyarlılık konusunda firmaların gereken tedbirleri ellerinden geldiği kadar aldıklarını ifade etti.



“Çevresel duyarlılıklara dikkat ederek hareket edilmesinde büyük fayda var”

Vali Memiş, “Bizim resmi kurumlarımızda her türlü denetimlerini anlık olarak yapıyorlar. Ancak yine de kimi insanların bazı duyarlılıkları daha fazla oluyor. Kimi insanların çevreye karşı, kiminin hayvanlara, doğaya, tarihe, kültüre, turizme dolayısıyla bu konuda hassasiyeti olan insanlarımız var. Bu hassasiyetleri de karşılayacak şekilde yine çevresel duyarlılıklarına dikkat ederek hareket edilmesinde büyük fayda var. Biz toplantıda söylenilen bütün tedbirlerin alınmasını istiyoruz. Bu firmalarımızın özellikle ağır tonajlı kamyonlar konusuna dikkat etmelerini rica ediyoruz. Bizleri cezai tedbirleri almakla karşı karşıya bırakmamalarını istirham ediyoruz. Biz yetkimizi iyi niyetle kullanmak istiyoruz. Toz indirgeme tesislerini mutlaka yapmalarını istiyoruz. Bu çok çok önemli. Çok görünür bir takım eksiklikler var. Bunların giderilmesi pekala mümkün. Hem de yüksek maliyetler istemiyor bu eksikliklerin giderilmesi” şeklinde konuştu.



“Sadece turizmle kalkınmamız mümkün değil”

Tarım, hayvancılık ve turizmle birlikte Gümüşhane’nin kalkınmadaki üç önemli sacayağından birisinin madencilik olduğunu dile getiren Vali Memiş, “Mümkün olduğu kadar eş zamanlı gitmek durumundayız. Üretim çok önemli. Madencilik faaliyeti bir üretim faaliyeti. Hayvancılıkta bir üretim faaliyeti. Turizm hizmetler sektörü. Turizmde doğrudan üretim yok. 2008 yılı dünya ekonomik krizinde doğrudan üretim yapmayan ülkeler çok olumsuz etkilendi. Yunanistan, ispanya ekonomisi doğrudan üretime dayanmadıkları için resmen çöktü. Sadece turizmle kalkınmamız ülke olarak da pek mümkün değil. Hizmet sektörüyle bu işi bir yere kadar götürebiliyorsunuz. Onun için bizim ilimizde madencilik bir üretim alanı. Pestil köme üretimimiz nasıl değerliyse, Kelkit, Köse, Şiran il merkezi ve diğer ilçelerimizde yapacağımız hayvancıkta da bir üretim var. Ama bu demek değildir ki Süleymaniye gibi bir değerimizi, Limni gölünü, Karaca Mağarasını, Tomara Şelalesini, olağanüstü güzellikteki örümcek ormanlarını, bütün yayla ve obalarımızı önemsemeyeceğiz. Dünya harikası hepsi. Biz hem yerli hem Arap turistlerini inşallah önümüzdeki sezona Gümüşhane’ye getirmeye hazırlanıyoruz. Arap turistlerini Gümüşhaneli görecek. Hatta eğer mümkün olursa madencilerimizi de bir turizm faaliyeti olarak göreceğiz. Kırsal turizm diye bir sektör var. Gelecekler, madenin içine girecekler, bir galeriyi ziyaret edecekler. Onu dahi biz bu şekilde değerlendireceğiz” diyerek toplantısı sonlandırdı ve tüm katılımcılara teşekkür etti.
Kaynak: İHA