Moodist'ten 'Madde Kullanımı' Uyarısı

Moodist Bağımlılık Merkezi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ögel: 'Anne babaların madde kullanımı noktasında çocuklarını çok iyi gözlemlemesi gereklidir' 'Çocuğunuzun madde kullandığına dair bir şüpheniz varsa, yapmanız gereken en önemli şey paniklemeden onu bir uzmanla konuşmaya ikna etmektir'

Moodist Bağımlılık Merkezi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kültegin Ögel, çocukların madde kullanımına ilişkin, 'Anne babaların bu noktada çocuklarını çok iyi gözlemlemesi gereklidir. Çocuğunuzun madde kullandığına dair bir şüpheniz varsa, yapmanız gereken en önemli şey paniklemeden onu bir uzmanla konuşmaya ikna etmektir' ifadelerini kullandı.

Madde kullanımına ilişkin uyarılarda bulunan Ögel, uyuşturucu ve madde kullanımının tüm dünyada her geçen gün hızla arttığını vurguladı.

Birleşmiş Milletler'in (BM) raporuna göre dünyada 29 milyon uyuşturucu bağımlısı olduğuna ve madde bağımlılığı yaşının 11'e kadar indiğine dikkati çeken Ögel, şunları kaydetti:

'Rapordaki dikkat çekici bir başka ayrıntı ise uyuşturucu ticaretinin yüzde 50'ye yakınının internet üzerinden yapılıyor olması. Yaşam tarzı ve arkadaş seçimindeki değişiklikler, okul başarısındaki düşüş, aileyle çatışma, içe kapanıklık, fevrilik, çevreden kolay etkilenme, agresiflik, heyecanlı ya da asi tutumlar, sosyal değerleri sorgulama, davranış bozuklukları gibi belirtiler sağlıklı ergenlerde de görülebilen ancak uyuşturucu/uyarıcı madde kullanımına başlanıldığından şüphelenmeyi gerektirebilecek göstergelerdir.

Uyku bozukluğu, gözaltı morarması, kollarda iğne izi, burun akıntısı gibi fiziksel belirtiler ise bağımlılığın ileri boyutlarda olduğunu gösterir. Bu aşamaya gelene kadar durum fark edilmemiş olunursa, tedavi iyice zorlaşır. Anne babaların bu noktada çocuklarını çok iyi gözlemlemesi gereklidir.'

Ögel, çocuğun madde kullandığından şüphelenilmesi durumunda, bu konuda fazla kaygılı olan bazı ebeveynlerin çocuklarıyla çatışmaya girerek durumu içinden çıkılmaz bir hale sürükleyebildiğine işaret etti.

-'Bağımlılar içinde bulundukları durumu kabullenmezler'

Böyle bir durumla karşılaşıldığında, yapıcı bir yol izlenmesi ve iletişim dengesinin iyi ayarlanmasının çok önemli olduğuna vurgu yapan Ögel, şu açıklamalarda bulundu:

'Eğer madde kullandığına dair ispatınız yoksa çocuğunuza kendisinden şüphelendiğinizi asla hissettirmeyin. Madde kullanımına dair açık bir bulgu varsa; eşyalarının arasından bazı haplar-otlar bulmuşsanız, yakın arkadaşlarından bilgi gelmişse açık bir şekilde çocuğunuzla konuşmalı ve durumla ilgili kaygılarınızı paylaşmalısınız. Ebeveynlerin, madde kullanan çocuğunu bağımlı olduğuna ya da tedaviye ikna etmesi genellikle sonuç vermez. Ailenin yapması gereken vakit kaybetmeden çocuğunu tarafsız ve profesyonel bir uzman ile görüşmeye ikna etmektir.

Bağımlılar içinde bulundukları durumu kabullenmezler. Hepsinin ortak bir savunması vardır; bağımlı olmadıklarını, keyif aldıkları için kullandıklarını ve istedikleri zaman bırakabileceklerini söylerler. Böylece kendilerini kandırarak durumun daha kötüye gitmesine neden olurlar.'

Ögel, aile içi iletişim, eğlence kültürü ve yaşam tarzı ile arkadaş etkisinin bağımlık gelişiminde etkili olduğunu bildirdi. Bağımlılığın, sadece sorunlu ve travmatik çocukluk geçiren kişilerde görülen bir durum olmadığını dile getiren Ögel, şu ifadeleri kullandı:

'Herkesi bu yola sürükleyen etmenler farklıdır. Yaşam stresleri, madde kullanan arkadaş grupları içinde olmak, okul döneminde çalışmak zorunda kalmak, göç yaşamak, cinsel ya da fiziksel taciz, işsizlik, düşük sosyoekonomik düzey madde kullanmayı kolaylaştıran sosyal faktörlerdendir. Kaybedecek fazla bir şeyi olmadığını hisseden bir insan daha kolay madde kullanabilir.

Bağımlılığın standart bir tedavisi yoktur. Öncelikle kişiye uygun olan tedavi yönteminin belirlenmesi gereklidir. Bağımlılığın süresi, şiddeti, kişinin sosyal hayatı, psikolojik durumu, fiziksel sağlığı gibi verilerin değerlendirilmesiyle bir tedavi planı oluşturulur. Çocuğunuzun madde kullandığına dair bir şüpheniz varsa, yapmanız gereken en önemli şey paniklemeden onu bir uzmanla konuşmaya ikna etmektir.'
Kaynak: AA