37. Körfez İşbirliği Konseyi Liderler Zirvesi Başladı
Suudi Arabistan Kralı Selman: 'Suriye krizinin bize ulaştığı boyut ile öldürülen ve evsiz bırakılan Suriye halkının sıkıntıları hepimizi üzüyor. Uluslararası toplumu kanı durdurmaya, güvenlik ve istikrarı sağlayacak siyasi bir çözüm bulmaya, Suriye topraklarının birliğini korumak için çabaları yoğunlaştırmaya çağırıyorum' Kuveyt Emiri Sabah: 'KİK ile İran arasında ülkelerin egemenliğine saygı, iyi komşuluk ilişkileri, diğer ülkelerin içişlerine müdahale etmeme üzerine yoğunlaşan bir diyalog kurulmalı'
Körfez İşbirliği Konseyi'nin (KİK) 37'nci liderler toplantısı Bahreyn'in başkenti Manama'da başladı.
Başkentteki Sahir Sarayı'nda gerçekleştirilen toplantının açılışında konuşan Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz, Suriye krizinin ulaştığı boyut nedeniyle duyduğu üzüntüyü dile getirerek, uluslararası toplumu Suriye'de akan kanı durdurmak ve siyasi çözüm bulmak için çabaları artırmaya çağırdı.
Bölgenin son derece karmaşık durumlarla karşı karşıya kaldığı bu dönemde KİK zirvesinin yapılmasının önemine vurgu yapan Kral Selman, söz konusu sorunlarla mücadele edebilmek, bölgedeki istikrar ve güvenliğin temelleri sağlamlaştırmak ve kalkınmayı sağlamak için çabaların artırılması gerektiğini belirtti.
'Bazı Arap ülkelerinde yaşanan üzücü olayların, terör, mezhepçilik ve müdahaleler arasındaki ittifakın kaçınılmaz sonucu' olduğunu ve bu durumun, güven ve istikrarın sarsılmasına yol açtığını ifade eden Selman, şunları kaydetti:
'Suriye krizinin bize ulaştığı boyut ile öldürülen ve evsiz bırakılan Suriye halkının sıkıntıları hepimizi üzüyor. Uluslararası toplumu kanı durdurmaya, güvenlik ve istikrarı sağlayacak siyasi bir çözüm bulmaya, Suriye topraklarının birliğini korumak için çabaları yoğunlaştırmaya çağırıyorum.'
Kral Selman, Yemen'de halen çatışmaların durdurulması, Körfez girişiminin içeriği, ulusal diyalog konferansı sonuçları, BM'nin 2216 sayılı kararı doğrultusunda meşru hükümetin liderliğinde güvenlik ve istikrarı sağlamak için çaba sarf edildiğini belirtti.
- KİK ile İran arasında diyalog kurulması çağrısı
Kuveyt Emiri Sabah el-Ahmed el-Cabir es-Sabah ise İran ile yapıcı bir diyalog kurulmasının öneminin anlaşıldığına işaret ederek, 'KİK ile İran arasında ülkelerin egemenliğine saygı, iyi komşuluk ilişkileri, diğer ülkelerin iç işlerine müdahale etmeme üzerine yoğunlaşan bir diyalog kurulmalı' dedi.
Sabah, Suriye meselesine de değinerek, bu ülkede akan kanı durduracak ve toprak bütünlüğünü koruyacak siyasi çözüm için harcanan çabaları desteklediklerini ifade etti.
Bölgenin karşı karşıya kaldığı problemlere ilişkin, 'Bölgede yaşananlara daha yakından göz attığımızda ne kadar büyük tehlikelerle ve meydan okumalarla mücadele ettiğimiz görülüyor.' değerlendirmesinde bulunan Sabah, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Ekonomik açıdan hepimiz petrol fiyatlarının düşmesi nedeniyle sıkıntı yaşıyoruz. Bu da bütçe dengesizliklerine ve halklarımıza yönelik olumsuz yansımalara neden oluyor. Öte yandan güvenlik ve istikrarı hedef alan terör sorunuyla mücadele ediyoruz. Terörle mücadele etmek, müttefiklerimizle harcanan çabaları ve toplu çalışmayı ikiye katlamamızı gerektiriyor.'
Yemen, Suriye ve Irak'ta yaşanan sorunlara da değinen Sabah, İsrail'in uygulamaları ve dünyanın başka sorunlarla boğuşması neticesinde Filistin meselesinde harcanan çabalarda bir durgunluğun olduğunu kaydederek, uluslararası topluma sorumluluğunu yerine getirmesi ve başkenti Kudüs olan Filistin devletinin kurulmasını kabul etmesi için İsrail'e baskı yapması çağrısında bulundu.
Kaynak: AA
Başkentteki Sahir Sarayı'nda gerçekleştirilen toplantının açılışında konuşan Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz, Suriye krizinin ulaştığı boyut nedeniyle duyduğu üzüntüyü dile getirerek, uluslararası toplumu Suriye'de akan kanı durdurmak ve siyasi çözüm bulmak için çabaları artırmaya çağırdı.
Bölgenin son derece karmaşık durumlarla karşı karşıya kaldığı bu dönemde KİK zirvesinin yapılmasının önemine vurgu yapan Kral Selman, söz konusu sorunlarla mücadele edebilmek, bölgedeki istikrar ve güvenliğin temelleri sağlamlaştırmak ve kalkınmayı sağlamak için çabaların artırılması gerektiğini belirtti.
'Bazı Arap ülkelerinde yaşanan üzücü olayların, terör, mezhepçilik ve müdahaleler arasındaki ittifakın kaçınılmaz sonucu' olduğunu ve bu durumun, güven ve istikrarın sarsılmasına yol açtığını ifade eden Selman, şunları kaydetti:
'Suriye krizinin bize ulaştığı boyut ile öldürülen ve evsiz bırakılan Suriye halkının sıkıntıları hepimizi üzüyor. Uluslararası toplumu kanı durdurmaya, güvenlik ve istikrarı sağlayacak siyasi bir çözüm bulmaya, Suriye topraklarının birliğini korumak için çabaları yoğunlaştırmaya çağırıyorum.'
Kral Selman, Yemen'de halen çatışmaların durdurulması, Körfez girişiminin içeriği, ulusal diyalog konferansı sonuçları, BM'nin 2216 sayılı kararı doğrultusunda meşru hükümetin liderliğinde güvenlik ve istikrarı sağlamak için çaba sarf edildiğini belirtti.
- KİK ile İran arasında diyalog kurulması çağrısı
Kuveyt Emiri Sabah el-Ahmed el-Cabir es-Sabah ise İran ile yapıcı bir diyalog kurulmasının öneminin anlaşıldığına işaret ederek, 'KİK ile İran arasında ülkelerin egemenliğine saygı, iyi komşuluk ilişkileri, diğer ülkelerin iç işlerine müdahale etmeme üzerine yoğunlaşan bir diyalog kurulmalı' dedi.
Sabah, Suriye meselesine de değinerek, bu ülkede akan kanı durduracak ve toprak bütünlüğünü koruyacak siyasi çözüm için harcanan çabaları desteklediklerini ifade etti.
Bölgenin karşı karşıya kaldığı problemlere ilişkin, 'Bölgede yaşananlara daha yakından göz attığımızda ne kadar büyük tehlikelerle ve meydan okumalarla mücadele ettiğimiz görülüyor.' değerlendirmesinde bulunan Sabah, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Ekonomik açıdan hepimiz petrol fiyatlarının düşmesi nedeniyle sıkıntı yaşıyoruz. Bu da bütçe dengesizliklerine ve halklarımıza yönelik olumsuz yansımalara neden oluyor. Öte yandan güvenlik ve istikrarı hedef alan terör sorunuyla mücadele ediyoruz. Terörle mücadele etmek, müttefiklerimizle harcanan çabaları ve toplu çalışmayı ikiye katlamamızı gerektiriyor.'
Yemen, Suriye ve Irak'ta yaşanan sorunlara da değinen Sabah, İsrail'in uygulamaları ve dünyanın başka sorunlarla boğuşması neticesinde Filistin meselesinde harcanan çabalarda bir durgunluğun olduğunu kaydederek, uluslararası topluma sorumluluğunu yerine getirmesi ve başkenti Kudüs olan Filistin devletinin kurulmasını kabul etmesi için İsrail'e baskı yapması çağrısında bulundu.