220 Kuş Türü Risk Altında

Türkiye’nin ’kuş cenneti’ olarak bilinen Akkaya Barajı, kirlilikten ve yağış eksiğinden kurumaya başladı. Barajdaki 220 kuş türü risk altında.

220 Kuş Türü Risk Altında
Her yıl yüzlerce kuş türünün göç ettiği Akkaya barajındaki suların çekilmesinin, göçmen kuşlar için tehlike oluşturacağını söyleyen Ömer Halisdemir Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Karataş, ‘Daha 15 gün önce gördüğümüz dağ bülbülü ile barajda bugüne kadar gözlemlenen kuş türü sayısı 220 oldu. Türkiye’yi bir yıl gezen bir kuş gözlemcisinin yaklaşık 400 kuş görebildiğini göz önünde bulundurduğumuzda, bu çok ciddi bir rakam. Türkiye listemiz şu anda 483 kuş türü içeriyor ama unların 80 kadarı 1800’lü yıllardan sonra görülmemiş. Yani soyları tükenmiş" dedi.



"BARAJ KURURSA GÖÇMEN KUŞLAR GELMEYECEK"

Konuyla ilgili önlem alınması gerektiğini vurgulayan Prof Dr. Karataş, ‘‘Türkiye’nin en önemli sulak alanlarından biri olan Ereğli sazlıkları Bor’a çok yakın bir kısımlara kadar geliyormuş. Bunu literatürden çok net olarak görebiliyoruz. Şuanda Ereğli sazlıkları ancak Karaman yolu üzerinde mevsimlik geçici göller halinde karşımıza çıkıyor. Yada Karapınar’da Hotamış sazlıkları karşımıza çıkıyor. Bazı türler, mesela ak kuyruklu kız kuşu gibi Türkiye’de çok nadir üreme alanlarından birisiydi Hotamış sazlıları. Şu anda Hotamış sazlıklarında kuşu bırakın hiçbir canlı türü kalmadı. Büyük bir kısmı sağa sola gitti veya Akkaya barajı gibi çok kirli olmasına rağmen su bulunan yerlere gittiler. Akkaya barajı da kuruduğu taktirde aynı şeyler olacaktır. Niğde’den en azından Akkaya barajında bu 220 kuş türünün büyük bir çoğunluğunu göremeyeceğimiz anlamına geliyor." diye konuştu.



PINARLAR VE YERALTI SULARI AKKAYA BARAJINI BESLEMEYE DEVAM EDİYOR

Prof. Dr. Karataş, ‘‘Toprakta çıkan pınar suları ve kampüs tarafından gelen yer altı suları aynı şekilde bu barajı beslemeyi sürdürüyor. Ama yağışlar dışında barajı besleyen ne yazık ki besleyen kaynaklar kalmadı. Akkaya çok eski zamanlardan beri bilinen derelerin beslediği bir alan. Evliya Çelebinin 1600’lü yıllarda yazdığı meşhur Seyahatnamesi’nde tabakhane deresinden, buradaki balıklardan bahsediliyor. Yine Türkiye’nin yetiştirdiği ünlü Zoolog Fethi Akşaray’ın buradan 1950’li yıllarda bulduğu bilim dünyasında hiç bilinmeyen balık türlerine rastlıyoruz. Yani en azından 1600’lü yıllarda ve 1950’li yıllarda dahi burada sağlıklı akan dereler olduğunu görüyoruz. Şahsen yaptığım incelemelerde endemik balıklar, dünyada hiçbir yerde bulunmayan bazı nadir balıklarında bulunduğu bir dere vardı daha sonra kanalizasyon sistemi düzenlenirken o dere büyük ölçüde kurutuldu" ifadelerini kullandı.

Kaynak: İHA