'Savaşın Çocukları' Yeni Yıla Hasta Yatağında Girecek
Atılan bombalarla yaralanan ve yeni yıla hastanedeki odalarında girecek Suriyeli çocuklar, savaşın son bulması hayaliyle yaşıyor 11 yaşındaki Bekkur: 'Yılbaşını bile hastanede geçiriyorum. Benim suçum ne? Çok şükür şimdi hastanede sıcak yerdeyiz ama çadırlarda yaşayan çocuklar var' Gözünü ve yüzünün bir kısmını kaybeden 12 yaşındaki Cuma: '50 gün oldu buradayım. Birkaç gün önce dışarıda kar yağdı, sadece pencereden bakabildim. Patlama olmasaydı orada kalırdım yılbaşını da burada hasta olarak geçirmezdim'
İZZET MAZI - Savaşın, vücutlarının yanı sıra gönüllerinde de yara açtığı Suriyeli çocuklar, yeni yıla hasta yataklarında girecek olmanın hüznünü yaşıyor. Kilis Devlet Hastanesindeki tedavileri süren çocuklar, ülkelerindeki savaşın bir an önce son bulmasını ümit ediyor.
Suriye'de yaklaşık 6 yıldır devam eden savaşta binlerce kişi hayatını kaybetti, milyonlarcası ise yaşadıkları yerleri terk ederek başta Türkiye olmak üzere farklı ülkelere sığındı. Yaşanan olumsuzluklardan en çok etkilenenler ise kadınlar ve çocuklar oldu.
Savaşta ailelerini kaybeden ve ağır yaralanan birçok çocuk, Kilis Devlet Hastanesindeki sağlık çalışanlarının yoğun çabalarıyla yaşama yeniden tutundu.
Vücutlarına gelen şarapnel parçalarıyla ağır tablolarla hastaneye kaldırılan çocuklar, tedavilerinin ardından sağlıklarına kavuşsalar da psikolojik olarak savaşın izlerini hep taşıyor.
Çocuklar, hastane odasında yeni bir yıla girmenin hüznüyle ülkelerindeki savaşın bir an önce bitmesini diliyor.
Ülkesinde düzenlenen hava saldırısı sonrası vücudunun çeşitli yerlerinden yaralanan çocuklardan biri de 11 yaşındaki İbrahim Bekkur.
Bekkur, hava saldırısı sonrası bölgeye düşen misket bombasının oyuncak sanarak amcasının oğluyla oynadığı sırada patladığını ve yaralandığını belirtti.
Patlamanın ardından hiçbir şey hatırlamadığını, gözünü Türkiye'de açtığını anlatan Bekkur, savaş nedeniyle arkadaşlarıyla oyunlar oynamadığını vurguladı. Bekkur, 'Yılbaşını bile hastanede geçiriyorum. Benim suçum ne? Çok şükür şimdi hastanede sıcak yerdeyiz ama çadırlarda yaşayan çocuklar var. Umarım bu savaş bir an önce biter ve biz de ülkemize, vatanımıza döner, yeni yılları çocuklarla oynayarak geçiririz.' dedi.
- 'Kar yağdı ben pencereden bakabildim'
Henüz 12 yaşındaki Mervan Cuma da yakınlarıyla arazide çalıştıkları sırada tarlaya düşen ve patlamayan bombanın, dışarı atmak isterken elinde patladığını söyledi.
Konuşurken gözyaşlarını tutamayan Cuma, patlamanın ardından bir gözünü ve yüzünün bir kısmını kaybettiğini belirtti. Cuma, şunları kaydetti:
'Bomba patladığında beni silkeledi ve birkaç metre öteye attı. Beni kanlar içinde motosiklete alıp ambulansa ulaştırdılar. Ondan sonrasını hatırlamıyorum. Gözümü açtığımda buradaydım. 50 gün oldu buradayım. Birkaç gün önce dışarıda kar yağdı sadece pencereden bakabildim. Patlama olmasaydı ben orada kalırdım, yılbaşını da burada hasta olarak geçirmezdim.'
Karlı günleri pencereden seyretmenin kendisini çok etkilediğini ifade eden Cuma, yılbaşını da arkadaşlarıyla oyun oynamadan sadece pencereden seyrederek geçireceği için üzgün olduğunu dile getirdi.
Cuma, en büyük isteğinin ülkesindeki savaşın bir an önce bitmesi, çocukların yaralanmaması, ölmemesi olduğunu sözlerine ekledi.
Suriyeli 9 yaşındaki Ali Recep ise çocukların ölmemesini istediğini belirterek, yeni yılda hastaneden çıkıp kardeşleriyle oyunlar oynamayı hayal ettiğini söyledi.
Yaralandığı için ailesi ile Türkiye'ye gelen 8 yaşındaki Ahmet Delihasen de, kız kardeşi Kefer'in Suriye'de kaldığını belirterek, yeni yıla kardeşiyle girmek istediğini belirtti.
- 'Yaşadıkları travma karşılarına hep çıkacak'
Kilis Devlet Hastanesinde görevli çocuk cerrahisi uzmanı Mustafa Tuşat, Suriyeli pek çok çocuğun hastaneye getirildiğinde genel durumunun çok kötü olduğunu kaydetti.
Bombalama, mayına basma ya da silahla yaralanmalar sonucu kendilerine gelen çocukların ciddi sıkıntılar yaşadığını anlatan Tuşat, şu bilgileri aktardı:
'Çocuklarımızı fiziki olarak elimizden geldiğince iyileştirmeye çalıyoruz ancak psikolojik olarak yaşadıkları travma bundan sonraki hayatlarında karşılarına hep çıkacak. Geçirdikleri bombalanma, kurşunlanma küçük bir travma değil. İnsan hayatını etkileyen travmalar bunlar. Her zaman psikolojik olarak da çocukları etkileyeceğini zannediyorum. Yeni yılda ve daha sonraki zamanlarda inşallah bu savaş tamamen biter, insanlar evlerine döner ve okullarına devam ederler. Umarım hiç savaş olmaz, çocuklar yaralanmaz ve ölmez. Gerçekten savaşlarda en fazla mağdur olanlar çocuklar.'
Kaynak: AA
Suriye'de yaklaşık 6 yıldır devam eden savaşta binlerce kişi hayatını kaybetti, milyonlarcası ise yaşadıkları yerleri terk ederek başta Türkiye olmak üzere farklı ülkelere sığındı. Yaşanan olumsuzluklardan en çok etkilenenler ise kadınlar ve çocuklar oldu.
Savaşta ailelerini kaybeden ve ağır yaralanan birçok çocuk, Kilis Devlet Hastanesindeki sağlık çalışanlarının yoğun çabalarıyla yaşama yeniden tutundu.
Vücutlarına gelen şarapnel parçalarıyla ağır tablolarla hastaneye kaldırılan çocuklar, tedavilerinin ardından sağlıklarına kavuşsalar da psikolojik olarak savaşın izlerini hep taşıyor.
Çocuklar, hastane odasında yeni bir yıla girmenin hüznüyle ülkelerindeki savaşın bir an önce bitmesini diliyor.
Ülkesinde düzenlenen hava saldırısı sonrası vücudunun çeşitli yerlerinden yaralanan çocuklardan biri de 11 yaşındaki İbrahim Bekkur.
Bekkur, hava saldırısı sonrası bölgeye düşen misket bombasının oyuncak sanarak amcasının oğluyla oynadığı sırada patladığını ve yaralandığını belirtti.
Patlamanın ardından hiçbir şey hatırlamadığını, gözünü Türkiye'de açtığını anlatan Bekkur, savaş nedeniyle arkadaşlarıyla oyunlar oynamadığını vurguladı. Bekkur, 'Yılbaşını bile hastanede geçiriyorum. Benim suçum ne? Çok şükür şimdi hastanede sıcak yerdeyiz ama çadırlarda yaşayan çocuklar var. Umarım bu savaş bir an önce biter ve biz de ülkemize, vatanımıza döner, yeni yılları çocuklarla oynayarak geçiririz.' dedi.
- 'Kar yağdı ben pencereden bakabildim'
Henüz 12 yaşındaki Mervan Cuma da yakınlarıyla arazide çalıştıkları sırada tarlaya düşen ve patlamayan bombanın, dışarı atmak isterken elinde patladığını söyledi.
Konuşurken gözyaşlarını tutamayan Cuma, patlamanın ardından bir gözünü ve yüzünün bir kısmını kaybettiğini belirtti. Cuma, şunları kaydetti:
'Bomba patladığında beni silkeledi ve birkaç metre öteye attı. Beni kanlar içinde motosiklete alıp ambulansa ulaştırdılar. Ondan sonrasını hatırlamıyorum. Gözümü açtığımda buradaydım. 50 gün oldu buradayım. Birkaç gün önce dışarıda kar yağdı sadece pencereden bakabildim. Patlama olmasaydı ben orada kalırdım, yılbaşını da burada hasta olarak geçirmezdim.'
Karlı günleri pencereden seyretmenin kendisini çok etkilediğini ifade eden Cuma, yılbaşını da arkadaşlarıyla oyun oynamadan sadece pencereden seyrederek geçireceği için üzgün olduğunu dile getirdi.
Cuma, en büyük isteğinin ülkesindeki savaşın bir an önce bitmesi, çocukların yaralanmaması, ölmemesi olduğunu sözlerine ekledi.
Suriyeli 9 yaşındaki Ali Recep ise çocukların ölmemesini istediğini belirterek, yeni yılda hastaneden çıkıp kardeşleriyle oyunlar oynamayı hayal ettiğini söyledi.
Yaralandığı için ailesi ile Türkiye'ye gelen 8 yaşındaki Ahmet Delihasen de, kız kardeşi Kefer'in Suriye'de kaldığını belirterek, yeni yıla kardeşiyle girmek istediğini belirtti.
- 'Yaşadıkları travma karşılarına hep çıkacak'
Kilis Devlet Hastanesinde görevli çocuk cerrahisi uzmanı Mustafa Tuşat, Suriyeli pek çok çocuğun hastaneye getirildiğinde genel durumunun çok kötü olduğunu kaydetti.
Bombalama, mayına basma ya da silahla yaralanmalar sonucu kendilerine gelen çocukların ciddi sıkıntılar yaşadığını anlatan Tuşat, şu bilgileri aktardı:
'Çocuklarımızı fiziki olarak elimizden geldiğince iyileştirmeye çalıyoruz ancak psikolojik olarak yaşadıkları travma bundan sonraki hayatlarında karşılarına hep çıkacak. Geçirdikleri bombalanma, kurşunlanma küçük bir travma değil. İnsan hayatını etkileyen travmalar bunlar. Her zaman psikolojik olarak da çocukları etkileyeceğini zannediyorum. Yeni yılda ve daha sonraki zamanlarda inşallah bu savaş tamamen biter, insanlar evlerine döner ve okullarına devam ederler. Umarım hiç savaş olmaz, çocuklar yaralanmaz ve ölmez. Gerçekten savaşlarda en fazla mağdur olanlar çocuklar.'