İzmir'de '15 Temmuz Demokrasi Zaferi' Konferansı

FETÖ'nün darbe girişimine karşı koyarken 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde yaralananların yardımına koşan Opr. Dr. Çelik:'Orada yardımlaşma ruhu vardı, korkup kaçmadılar. Bir vatandaşın ortadan ikiye ayrılarak şehit olduğunu, bir başkasının başından parçalandığını gördüm. Bu zalimlerin ulaştığı zirveydi. Yine de güçleri vatandaşları oradan uzaklaştırmaya yetmedi'

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine karşı koymak amacıyla 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde yaralıların yardımına koşan Opr. Dr. Sezai Çelik, 'Orada yardımlaşma ruhu vardı, korkup kaçmadılar. Bir vatandaşın ortadan ikiye ayrılarak şehit olduğunu, bir başkasının başından parçalandığını gördüm. Bu zalimlerin ulaştığı zirveydi. Yine de güçleri vatandaşları oradan uzaklaştırmaya yetmedi.' dedi.

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi'nde (İKÇÜ) düzenlenen '15 Temmuz Demokrasi Zaferi: Kahramanları O Geceyi Anlattı' konulu konferansın açılış konuşmasını yapan İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Galip Akhan, milletin 15 Temmuz gecesi üzerine ateş açılmasına, bomba atılmasına rağmen geri adım atmadığını, meydanı hainlere bırakmadığını söyledi.

Emniyet teşkilatı mensupları ve darbecilere karşı harekete geçen Türk Silahlı Kuvvetlerinin vatansever mensuplarıyla el ele veren halkın, darbe girişimini bozguna uğrattığını ifade eden Prof. Dr. Akhan, 'Şer çetesi mensuplarının teşebbüsleri, milletin iradesi ve tüm kurumlarıyla devletin kararlılığı karşısında asla başarılı olamayacaktır. Bu hainler, milletin ortak iradesi, sarsılmaz cesareti karşısında bozguna uğramaya devam edecektir.' diye konuştu.

Darbe girişimi gecesi 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde yaralı vatandaşlara müdahale eden Opr. Dr. Sezai Çelik de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasını televizyonda duyup köprüye gitmeye ve demokrasiye sahip çıkmaya karar verdiğini, sırtına Türk bayrağı alarak yola çıktığını anlattı.

Köprüde halka ateş açıldığını gördüğünü, bir yaralının sırtında mermi deliği fark edince mesleğinin gereğini yapmaya başladığını söyleyen Çelik, 'Motosikletli gençler yaralıyı alıp götürüyorlardı. Sabaha kadar devlet hastanesine 30 yaralı taşımışlardı. Ambulanslar alana giremiyordu. Ambulansları ilk kez sabaha karşı gördük.' ifadelerini kullandı.

Opr. Dr. Çelik, ateş altında olmalarına rağmen hiç kimsenin bölgeyi terk etmeyi düşünmediğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

'Orada yardımlaşma ruhu vardı, korkup kaçmadılar. Bir vatandaşın ortadan ikiye ayrılarak şehit olduğunu, bir başkasının başından parçalandığını gördüm. Bu zalimlerin ulaştığı zirveydi. Yine de güçleri vatandaşları oradan uzaklaştırmaya yetmedi. Emniyet güçlerimiz elinden geleni yaptı. Sayıca azdılar. Zaman zaman az olan malzemelerle ateş açıyorlardı. Bu hainler emniyet güçlerinin üzerine ateş açmadılar, açtıklarında bize ateş açıyorlardı, biz gidersek emellerine ulaşacaklardı.'

O gece ağır bir vatan imtihanı geçirdiklerini dile getiren Çelik, 'Koca tanklar ve zırhlı araçların karşısındaki vatandaşın elinde bir taş bile yoktu. Elinde anlı şanlı bayrağımız, dilinde Allahu Ekber nidaları vardı.' dedi.

Atatürk Havalimanı'na gelerek tankın altına yatan Vasfi Yılmaz da Almanya'da uzun yıllar kaldıktan sonra memleket hasretiyle Türkiye'ye döndüğünü, 15 Temmuz gecesi de yapması gerekeni yaptığını söyledi.

Yılmaz, Türkiye'de yaşayan insanlar için canını ortaya koymaktan hiç çekinmediğini, bin canı olsa hepsini seve seve feda edeceğini belirterek, vatana sahip çıkabilme gururunu yaşadıklarını ifade etti.

Darbe girişimi gecesi bacağından yaralanan Fatih Öztürk de daha önce her 10 yılda bir Türkiye'de darbe yaşandığını, artık millet olarak darbelere izin vermeyeceklerini söyledi.

Konuşmaların ardından Prof. Dr. Akhan konuşmacılara sertifika ve çiçek verdi.
Kaynak: AA