Sökeli Balıkçılar 40 Yıllık Yerlerinden Olmak İstemiyor

Söke’de Büyük Menderes Nehri’nin Ege Denizi ile buluştuğu noktada balıkçılık yapan vatandaşlara, 40 yıldır yaşamlarını sürdürdükleri barakalar için yıkım kararı tebliğ edildi. Çoluk çocuk ailece bu barakalarda yaşayan balıkçılar, yetkililerden çözüm beklerken, yaşam alanlarının ellerinden alınmasını istemiyor.

Sökeli Balıkçılar 40 Yıllık Yerlerinden Olmak İstemiyor


‘Kafa’ olarak adlandırılan bölgede balıkçılık yapan ve aynı zamanda burada yaşamlarını sürdüren balıkçılara Orman ve Su İşleri Bakanlığı Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından barınakların tahliyesi için tebliğ yapıldı. 2873 sayılı Milli Park Kanunun 15. Maddesine istinaden, 3 Aralık’ta yapılan tebliğde balıkçıların 15 gün içinde barınakların tahliyesi ve yıkılması istendi. Aksi halde söz konusu barakaların görevlilerce yıkılacağı ve yıkım masraflarının balıkçılardan alınacağı belirtildi.

Bölgede 35 balıkçı barakasının bulunduğu belirtilirken, balıkçılıktan ve bu bölgeden yaklaşık 300 civarında kişinin ekmek yediği ifade ediliyor. Bölgenin 1994 yılında Dilek Yarımadası Milli Parkı’na dahil olduğu ancak burada yaşayan vatandaşların milli parkın ilanından çok çok önceden beri bu bölgede yaşadıkları söyleniyor. Birçoğu bugün dedesinin veya babasının mesleğini aynı noktada sürdürürken; Milli Park Kanunu’nun 15 Maddesine bırakın muhalefet etmeyi aksine ekmek tekneleri olan deniz ve doğayı herkesten fazla koruduklarını ifade ediyor.

Çok uzun süredir aynı bölgede balıkçılık yapan Adil Özüm (54) tahliyelerin söz konusu Milli Park Kanunu gereği değil, bölgeye yakın noktalardan bazı şahıslarca yapılan insan kaçakçılığının neden olduğunu söyledi.

Geçtiğimiz günlerde Didim Kaymakamlığı’nca Balat Köyünde konuyla ilgili toplantı yapıldığı toplantıda; “FETÖ’ye mensup insanlar yada mülteci kaçakçılığının önüne geçmek istendiği belirtildi. Ancak bizim kesinlikle böyle işlerle alakamız yok. Aksine biz bu tür olaylarla karşılaştığımızda Jandarma’ya haber verip, devletimize yardımcı oluyoruz. Başkanlarının yaptığı yanlışlıklar bizim başımıza patlamasın” dedi.



40 yıldır Kafa’da yaşadıklarını ve buranın emniyetini sağladıklarını belirten Adil Özüm; “Konu çevrenin korunmasıysa biz zaten bu doğadan ve denizden ekmek yiyoruz. Zarar vermemiz söz konusu olamaz. Ancak ülkenin çeşitli yerlerinden Menderes kenarına ve bölgeye olta balıkçılığı için gelen çok insan var. Bu kişilerin bazıları doğaya çeşitli zararlar verebiliyor” dedi.

Biz Millparktan öncede burdaydık diyen Adil Özüm; “Bizim dedelerimiz, babalarımız da burada balıkçılık yapmış. Biz 40 yıldır buradayız. Biz ekmeğimizin derdindeyiz, biz yaşam alanlarımızın derdindeyiz” diye konuştu.



Batıköy Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Ergün Kabak; “80’li yıllarda kurulan kooperatif olarak da gerekli girişimler yaptık. Kaymakamımız muhatap olarak kooperatifi görmek istediğini söyledi.

Bizde çalışmalarımıza hız verdik” dedi.

Sıkıntılarını Aydın Valisi Ömer Faruk Koçak’a ileteceklerini belirten Kabak; sorunlarına çözüm bulunmasını, yerlerinden edilmemelerini istedi.

Bölgede balıkçılık yapan kadınlarda çocuklarını dahi balıkçılık yaptıkları barakalarda büyüttüklerini, bir anlamda evleri olan balıkçı barakalarının yıkılmamasını istedi. Yetkililerin seslerini duymasını isteyen kadınlar ve çocuklar; “Bizim barakalarımızı yıkmak istiyorlar, yıkılırsa biz nereye gideceğiz. Ekmek teknemiz burası, bu deniz” dediler.

Tahliye gerekçesi 15. madde nedir?

2873 sayılı Milli Park Kanu’nun 15. Maddesinda şu ifadeler yer alıyor: Bu Kanun kapsamına giren yerlerdeki kamu idareleri, kamu kurum ve kuruluşları ve Hazineye ait taşınmaz mallar ile Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki mevcut açıklıkların ve var olan ağaçların, bitki örtüsünün yanması, her ne sebeple olursa olsun kesilmesi, sökülmesi, boğulması, budanması sonunda oluşacak açıklıkların ve arazinin çeşitli şekillerde düzeltilmesi suretiyle elde edilecek sahaların işgali, kullanılması, bu yerlere her türlü yapı ve tesis yapılması, bu yapı ve tesislerin tapuya tescili yasaktır. Bu gibi yapı ve tesislere hiçbir kayıt ve şart aranmadan doğrudan doğruya Orman ve Su İşleri Bakanlığınca el konulur
Kaynak: İHA