'1. Uluslararası Demokrasi Sempozyumu' Sona Erdi

AA İstanbul Haberleri Editörü Altınalan: 'Mısır ve Türkiye'deki darbe ve darbe girişimlerine giden süreçte medya yalan haberler üzerinden strateji izledi'.

Giresun Üniversitesi tarafından iki gün süren ve bu yıl ilk kez düzenlenen 'Uluslararası Demokrasi Sempozyumu' sona erdi.

Sempozyumun kapanış oturumunda, 'Darbe Döneminde Medyanın Algı Yönetimine Etkisi Mısır-Türkiye Karşılaştırması' konulu bir konuşma yapan Anadolu Ajansı İstanbul Haberleri Editörü Hüseyin Altınalan, 'Mısır'daki darbe ile Türkiye'deki 27 Nisan e-muhtırasının, 28 Şubat'ın ve 15 Temmuz darbe girişiminin benzerlikler gösterdiğini' belirtti.

Altınalan, 'Mısır ve Türkiye'de denenen darbe ve darbe girişimleri öncesi medya her iki ülkede de etkin bir biçimde kullanıldı. Bu süreçte Mısır'da üretilen çok sayıda yalan haber ülke gündemine oturdu. Dünya çapında algı oluşturabilecek küresel ölçekli ajanslar ve medya kanallarıyla uluslararası arenada dolaşıma sokuldu. Aynı yöntemi 27 Nisan e-muhtırası, 28 Şubat ve 15 Temmuz darbe girişimi süreçlerinde de görüyoruz. Mısır ve Türkiye'deki darbe ve darbe girişimlerine giden süreçte medya yalan haberler üzerinden strateji izledi. Bu yöntem Muhammed Mursi'nin indirilişinde ve 28 Şubat'ta başarı getirdi. Ancak 27 Nisan e-muhtırası ve 15 Temmuz'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan faktörü dolayısıyla başarı getirmedi.' diye konuştu.

Gezi olaylarında da benzer süreç yaşandığını belirten Altınalan, o dönemde de kamuoyunda tepki oluşturacak kışkırtıcı, uydurma haber ve fotoğraflar yayımlandığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, darbeyi önce medya üzerinden önlediğini, medyayı kullanarak, darbeciler karşısında başarılı olduğunu anlatan Altınalan, 'Medyanın gücünü bilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CNN Türk'e bağlanarak, FaceTime bağlantısına çıkmasaydı, belki 16 Temmuz sabahı bambaşka bir Türkiye’ye uyanmış olacaktık. Onun medyayı iyi kullanarak algıyı iyi yönetmesi sayesinde darbeciler başarısız oldular. ' dedi.

- 'Türk halkı silahsız ancak fiili bir eylemde bulundu'

Mısırlıların darbeci askerlere karşı pasif eylem yaparken, Türk halkının silahsız ancak fiili bir eylemde bulunduğunu vurgulayan Altınalan, şunları söyledi:

'Mısır'da kışkırtmalar ve ekonomik durum dolayısıyla halkın önemli kesimi orduya destek verirken, Türkiye'deki darbe girişimi toplumsal zeminden ve halkın desteğinden yoksun kaldı. Mısır’da medya darbecilerin yanında yer alırken, Türk medyası Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümete destek verdi. Demokratik rejimin korunması yönünde çaba sarf ederek, darbecilere tepki gösteren yayınlar yaptı.'

- Sonuç bildirgesi

Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Coşkun, sempozyum ile darbe konusuna değindiklerini ve tüm yönleriyle ele aldıklarını belirtti.

Sempozyumda 15 farklı ülkeden katılımcıların 100 civarında tebliğ sunduğunu aktaran Coşkun, 'Darbelerin teorisinden tutun da Güney Amerika Afrika'daki örneklerinden, Asya'dakinden Avrupa'dakine örneklerine kadar pek çok olay burada değerlendirildi, anlatılmaya sebepleri sonuçları irdelenmeye çalışıldı. Buraya gelip, bize bu değerli konuşmaları sunan tüm hocalarıma ve arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum.' dedi.

Konuşmaların ardından, Prof. Dr. Rasim Özgür Dönmez tarafından sempozyumun sonuç bildirgesi okundu.

Bildirgede, şu ifadelere yer verildi:

'Yerli ve yabancı 100'den fazla katılımcının yer almasıyla dünya tarihinin değişik dönemlerinde ortaya çıkan darbe girişimleri sosyal bilimler açısından ele alınarak tartışılmıştır. Yurt dışından gelen yabancı bilim adamları kendi ülkelerinin tarihlerindeki darbe girişimleriyle ilgili açıklamalarını tebliğlerinde sunarken, Türkiye'den katılan bilim adamları ise Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde görülen darbeler ve bu doğrultudaki girişimler üzerine açıklamalarda bulunmuşlardır.

Konuşmacılar böyle bir daha olumsuz girişimle karşılaşmamak için Türk ulusunu Cumhuriyetin bekçiliğine davet etmişlerdir. Konuşmacılar tebliğlerinde özel başlıklar altında darbeler ve bunların yarattığı tepkileri bilimsel açıdan incelerken, izleyiciler ve üniversite öğrencilerine darbeler konusunda önemli açıklamalar yapmışlardır. Demokrasi sempozyumunda, insan hakları ve özgürlüklerinin önemi belirtilirken, özgürlükler rejimi olan demokratik sistemlerin yaşayabilmesi için darbelere karşı nasıl çıkılması gerektiği, bu gibi olumsuz gelişmelerle nasıl mücadele edilmesi gerektiği konuk bilim adamlarınca dile getirilmiştir. Biz demokrasiye inanıyor ve darbe girişimlerinin ilelebet olmamasını temenni ediyoruz.'

Kaynak: AA