Ümmiye Koçak İnovasyon Haftası'nın Konuğu Oldu

Arslanköy Kadınlar Tiyatro Topluluğu’nun kurucusu yönetmen, yazar ve oyuncu Ümmiye Koçak, Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) düzenlediği İnovasyon Haftası’na konuk oldu.

Ümmiye Koçak İnovasyon Haftası'nın Konuğu Oldu
TİM’in 5 yıldır gerçekleştirdiği Türkiye İnovasyon Haftası, İstanbul Kongre Merkezi’nde yapıldı. Türkiye İnovasyon Haftası’na katılan isimler arasında, ’Yün Bebek’ filminin yazarı ve yönetmeni Ümmiye Koçak’da yer adı. New York Avrasya Film Festivali’nde, ‘Sinemada En İyi Avrasyalı Kadın Sanatçı’ ödülünü alan Koçak, geleceğe dair projelerini ve ‘Yün Bebek’ ile ilgili detayları katılımcılar ile paylaştı.

“Kadınların sesini duyurmalıydım"

Koçak, her şeyin bir gün çocuklarının okuldan eve gelip, okulda tiyatro gösterisi olacağını söylemesiyle başladığını dile getirdi. Bununla daha önce hiç karşılaşmadığını ama merak edip gittiğini belirten Koçak, "Ben kadınların sesini duyurmak için bir şey yapmalıyım ama ne diye düşünüyordum. Gittim okula en öne oturdum güzelce dinledim. O an tek merak ettiğim konu oyunu oynayan çocuğun adı gerçek mi? Oyundan sonra oyuncuya sordum ’Senin adına ne’ diye O da ’Ali’ dedi.

Bende ’Hani az önce Veli’ydi’ dedim. ’Teyze o benim rol adımdı’ şeklinde cevap verdi" ifadelerini kullandı.

Köyde yaşadığı komşularının hikâyelerini dinleyerek senaryo yazdığını ifade eden Koçak, “Benim hafızamda kalan bu oldu. Sene o zaman 2001. O gece eve gelip kendi kendime bizim çirkin kocasıyla kavga ediyor bana anlatırken utanıyor, Ayşe teyze de ineği yüzünden kavga ediyor utanıyor, bana anlatırken başkasınınmış gibi anlatıyor. Ben bu insanların yaşadıklarını yazayım. Sahnede de biz oynayalım çocuklar gibi diye düşündüm. O zaman kaynanası, kocası, görümcesi görüp bu yanlışları düzeltirler. Dedim ki, ’Kızlar tiyatroya gittiniz mi?’, onlarda ’Ne tiyatrosu, neymiş o yenilir içilir mi?’ dediler. Bende, ’Ne yenilip içilmesi, geçen çocuklar geldi oynadı ben izledim, bizde öyle yapalım’ dedim. Kadınlara, ’Dağdan odun getiriyorsun, bağ bahçe işini yapıyorsun, çocuğunu, kocanı ihmal etmiyorsun, şimdiye kadar eline sağlık gelin çok güzel olmuş deyip takdir eden oldu mu?’ diye sordum. ’Yok demedi’ dediler. ’Gelin bunları ben yazayım sahnede oynayalım, o zaman belki bizi takdir edip alkışlarlar’ dedim. 7 kadını bulabilmek için kırk kapıya gittim" şeklinde konuştu.

"ÖNEMLİ OLAN İNSANIN KENDİNİ TANIYIP, HEDEFİ OLMASI"

Önemli olanın insanın kendini tanıması, ne istediğini bilmesi, kendine hedef belirlemesi olduğunu vurgulayan Koçak, şöyle devam etti; "Bizim köyde kadınlar çok çalışıyor, erkekler akşama kadar çınarın altında oturuyordu. Bunun sesini duyurmak istiyordum. Yurt dışına nasıl açıldığımı bende bilmiyorum. Ama Allah basından razı olsun bugüne kadar Ümmiye Koçak’ı, Koçak yapan yazılı ve görsel basındır. Kadının kadına şiddet uygulaması konusu çok önemli. Türkiye’nin geleceği olan çocukları bizler yetiştiriyoruz. Biz anneler bilinçlenmeliyiz. Ben böyle dediğimde bana, ’Ataerkil toplumda yaşıyoruz bu çok zor’ diyorlardı. Bende hiç öyle olmadığını söylüyorum. Köyde çevremde gözlemlediklerime dayanarak söylüyorum. Kadınlar o kadar zeki ki, istediğinde erkek koyundan süt sağar ama bunu iyi kullanamıyoruz. Biz kadınlar birleşsek, gücümüzü iyi yerde kullansak emin olun yetiştirdiğimiz çocuklar öyle güzel olur ki. Yurt dışından ödül alacağımı hiç hayal etmemiştim. Hem sevindim hem de ağladım. Ben Anadolu kadınıyım, köyde şehirde nerede olursan ol sadece kendini geliştir."
Kaynak: İHA