'Halep'te Ekmek, Aş Kalmadı'

BayırBucak Türkmen Dağı Kültür Eğitim ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Öztürk: 'Oradaki mazlum halk şu an için yiyecek, içecek, ilaç, hastane, okul, hiçbir ihtiyacını karşılayamıyor. Hiçbir şeyleri kalmadı' Türkmenlerden Halim: 'Yiyecek maddelerimiz, özellikle unlar, rejimin aldığı yerlerde kaldı. Hastane, doktor yok'

MUSTAFA GÜNGÖR - Bayır-Bucak Türkmen Dağı Kültür Eğitim ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Mehmet Ali Öztürk, Suriye'nin Halep kentinde Beşşar Esed rejimi ile destekçilerinin şiddetli saldırıları nedeniyle sivil halkın temel ihtiyaçlarını karşılayamadığını, ekmek ve aş kalmadığını belirtti.

Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Halep'in merkezine en son 4 ay önce yardım götürebildiklerini söyledi.

O dönem 350 bine yakın sivilin kentte bulunduğunu anlatan Öztürk, 'Esed ve Rusya'nın saldırıları sonrası hat kapandı. 15 Kasım'dan bu yana da aşırı derecede saldırılar söz konusu. Oradaki mazlum halk şu an için yiyecek, içecek, ilaç, hastane, okul, hiçbir ihtiyacını karşılayamıyor. Halep'te ekmek, aş kalmadı. Ellerinde hiçbir şeyleri yok, çünkü kente bir gram ekmek, su ve ilaç girmedi.' dedi.

Eylül ayı ortalarında bile halkın durumunun çok kötü olduğuna işaret eden Öztürk, şöyle konuştu:

'O zaman halk 'Yağmurlar bir an önce yağarsa otlar çıkmaya başlar, bir de un bulabilirsek bu otlarla börek yaparız, karnımızı doyururuz' diyordu. Şu an sağlam kalan apartmaların ya da evlerin avlularında, küçük bahçelerde patates, fasulye, mercimek, ne kaldıysa ekiyorlar. Hem onun yeşil dalını hem de meyvesini kullanıyorlar. Bu tip çareler üretmiş insanlar. Şu kış günü yakacak, elektrik yok. Değişik çıkış noktalarıyla ayakta durmaya çalışıyorlar. Dehşet bir dram yaşanıyor orada.'

Öztürk, kentte açık hastane olmadığını, en son aldıkları bilgilere göre de 8 doktorun kaldığını dile getirdi.

Halep'te yaklaşık 250 bin sivil olduğunu belirten Öztürk, '15 Kasım'dan sonra Esed güçlerinin ele geçirdiği bölgelerde, 30 bin kişilik çocuk ve kadından oluşan halk esir kaldı.' dedi.

Halep merkezde irtibat halinde oldukları mücahitlerin, 'vatan ve bayrak için direnişin süreceğini' söylediklerini anlatan Öztürk, askeri anlamda boşalan Türkmen bölgelerine Esed güçlerinin PYD'yi yerleştirdiğini kaydetti.

- 'Yaralanmak ile şehit olmak aynı şey'

Telefonla ulaşılan bölgedeki Türkmenlerden Muhammet Halim de Halep'te durumun çok kötü olduğunu, yol açmak için mücadele verdiklerini bildirdi.

Sivillerin bir kısmının kentten çıktığını belirten Halim, 'Halkın bir kısmı da bizim yanımıza geldi. Büyük noksanlık var. Hem yerimiz hem de yiyeceğimiz çok az kaldı. Yiyecek maddelerimiz, özellikle unlar, rejimin aldığı yerlerde kaldı. Hastane, doktor yok. Yaralanmak ile şehit olmak aynı şey. Çünkü yaralılar, müdahale edilemediği için hayatını kaybediyor.' ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA