'Siyaset Okulu' Buluşmaları
CHP İstanbul Milletvekili Tekin: 'Gazetelerde görüyoruz, 'Falan partide FETÖ'cü varmış' diye. Eğer bir temizlik yapacaksanız gelin CHP'den başlayın, teker teker hepsini temizleyelim'
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, 'Gazetelerde görüyoruz, 'Falan partide FETÖ'cü varmış' diye. Eğer bir temizlik yapacaksanız gelin CHP'den başlayın, teker teker hepsini temizleyelim.' dedi.
Üsküdar Üniversitesi Postkolonyal Çalışmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü iş birliğiyle düzenlenen 'Siyaset Okulu'na konuk olan Çetin, bugünün 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü olduğunu hatırlatarak, Halep'te yaşanan insan hakları ihlallerine dikkati çekti.
Tekin, ana muhalefet partisi olarak CHP başta olmak üzere Türkiye'de yaşanan tüm darbelerde siyaset kurumunun sorumluluğu olduğunu kaydetti.
Zaman gazetesinin önündeki 32 dönümlük arazinin deprem dönüşüm bölgesi olmasıyla ilgili 2008'de dava açtıklarında yaşadıklarına işaret eden Tekin, şunları söyledi:
'Kadıköy Belediyesinde başkan yardımcısı olduğum dönemle alakalı hakkımda soruşturma açıldı. Daha sonra dava açıldı, biz de gerekli savunmalarımızı yaptık. O dönem bana tuzak kuran iki müfettiş, bilirkişi, hakim hepsi FETÖ üyeliğinden tutuklu. 15 Temmuz, 1980 darbesi, daha önceki darbeler, hepsinin arkasında bir siyasal sorumluluk vardır. Bazen doğruları söylemek zordur. Başörtüsü meselesinde parti içinde bana söylenmeyen laf kalmadı. Darbeden sonra ne oldu? Zaman zaman gazetelerde görüyoruz, 'Falan partide FETÖ'cü varmış' diye. Eğer bir temizlik yapacaksanız gelin CHP'den başlayın, teker teker hepsini temizleyelim.'
Tekin, CHP ile FETÖ arasında kurumsal bir ilişki olamayacağını vurgulayarak, 'Sayın Bakan, bin 142 vatan toprağına el koyduklarını söylüyor. Sayın Başbakan Yıldırım da söyledi. Çok da iyi yaptınız. O bin 142 topraktan İstanbul'daki 100 tanesine dava açan bir kardeşinizim. Ben de doğal bir hakla bu bin 142 vatan toprağının hangi illerde, nerelerde olduklarını sormuşum. Bunlar sonuçta bakanlıkların, belediyelerin ve vakıfların yerleridir. 'Kimler tahsis etmiştir, tarafıma bildirilmesini rica ediyorum' dedim ama bildirilmedi. Ben kendi imkanlarımla buldum.' diye konuştu.
Konuşmasının ardından öğrencilerle fotoğraf çektiren Tekin, yeni anayasa metnine CHP'nin yaklaşımıyla ilgili soru üzerine de şunları söyledi:
'Sadece tarafların söylemiş olduğu bazı maddeler var. Onun dışında tabii ki bizler de inceleyeceğiz. Bizim biliyorsunuz hukuk sistemimizde virgül bile çok önemlidir. Bir virgülü koyduğunuzda apayrı bir şeye dönüşebilir. Türkiye’nin bu kadar ciddi sorunları varken partili cumhurbaşkanlığı tartışması yaratmak doğrusu Türkiye’nin çok yararına değildir. Tam tersine çok ciddi sıkıntılara neden olabilir.'
Kaynak: AA
Üsküdar Üniversitesi Postkolonyal Çalışmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü iş birliğiyle düzenlenen 'Siyaset Okulu'na konuk olan Çetin, bugünün 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü olduğunu hatırlatarak, Halep'te yaşanan insan hakları ihlallerine dikkati çekti.
Tekin, ana muhalefet partisi olarak CHP başta olmak üzere Türkiye'de yaşanan tüm darbelerde siyaset kurumunun sorumluluğu olduğunu kaydetti.
Zaman gazetesinin önündeki 32 dönümlük arazinin deprem dönüşüm bölgesi olmasıyla ilgili 2008'de dava açtıklarında yaşadıklarına işaret eden Tekin, şunları söyledi:
'Kadıköy Belediyesinde başkan yardımcısı olduğum dönemle alakalı hakkımda soruşturma açıldı. Daha sonra dava açıldı, biz de gerekli savunmalarımızı yaptık. O dönem bana tuzak kuran iki müfettiş, bilirkişi, hakim hepsi FETÖ üyeliğinden tutuklu. 15 Temmuz, 1980 darbesi, daha önceki darbeler, hepsinin arkasında bir siyasal sorumluluk vardır. Bazen doğruları söylemek zordur. Başörtüsü meselesinde parti içinde bana söylenmeyen laf kalmadı. Darbeden sonra ne oldu? Zaman zaman gazetelerde görüyoruz, 'Falan partide FETÖ'cü varmış' diye. Eğer bir temizlik yapacaksanız gelin CHP'den başlayın, teker teker hepsini temizleyelim.'
Tekin, CHP ile FETÖ arasında kurumsal bir ilişki olamayacağını vurgulayarak, 'Sayın Bakan, bin 142 vatan toprağına el koyduklarını söylüyor. Sayın Başbakan Yıldırım da söyledi. Çok da iyi yaptınız. O bin 142 topraktan İstanbul'daki 100 tanesine dava açan bir kardeşinizim. Ben de doğal bir hakla bu bin 142 vatan toprağının hangi illerde, nerelerde olduklarını sormuşum. Bunlar sonuçta bakanlıkların, belediyelerin ve vakıfların yerleridir. 'Kimler tahsis etmiştir, tarafıma bildirilmesini rica ediyorum' dedim ama bildirilmedi. Ben kendi imkanlarımla buldum.' diye konuştu.
Konuşmasının ardından öğrencilerle fotoğraf çektiren Tekin, yeni anayasa metnine CHP'nin yaklaşımıyla ilgili soru üzerine de şunları söyledi:
'Sadece tarafların söylemiş olduğu bazı maddeler var. Onun dışında tabii ki bizler de inceleyeceğiz. Bizim biliyorsunuz hukuk sistemimizde virgül bile çok önemlidir. Bir virgülü koyduğunuzda apayrı bir şeye dönüşebilir. Türkiye’nin bu kadar ciddi sorunları varken partili cumhurbaşkanlığı tartışması yaratmak doğrusu Türkiye’nin çok yararına değildir. Tam tersine çok ciddi sıkıntılara neden olabilir.'