BUSKİ'den Vatandaşlara ''Hileli Analiz'' Uyarısı
Bursa Su ve Kanalizasyon İdaresi, hileli analiz yöntemleriyle ürün pazarlayan su arıtma cihazı satıcılarına karşı vatandaşları uyardı.
Bursa Su ve Kanalizasyon İdaresi (BUSKİ), son günlerde bazı su arıtma cihazı satıcılarının hileli analiz yöntemleriyle ürün pazarlama tekniklerine başvurdukları konusunda vatandaşlara uyarıda bulundu.
BUSKİ'den yapılan yazılı açıklamada, yapılan işlemin tüketicileri kandırma yoluyla ürün pazarlama esasına dayandığı bildirildi.
Bu nedenle vatandaşların çok dikkatli olmaları gerektiği ifade edilen açıklamada, 'Su arıtma cihazı tanıtımı yapan kişiler, bir bardak çeşme suyuna iki tane elektrot daldırıp bunları bir pile (veya elektriğe) bağlayarak, sistemi çalıştırdığında suyun içinde kahverengimsi bir renk ve çökeltilerin meydana gelmesini, suyun sağlıksız olduğuna delil olarak sunmaktadır. Arıtma cihazından alınan suda ise bu tür bir değişikliğin oluşmaması ve pazarlamacının bu renk değişiminin ve çökeltilerin sudaki kirliliğin bir göstergesi olarak takdim etme gayreti ise tüketiciyi aldatmaya yönelik sahtekarlığın ikinci aşamasını oluşturmaktadır.' değerlendirmesinde bulunuldu.
Açıklamada, bu renk değişimi ve çökelti oluşumunun mekanizması şu şekilde özetlendi:
'Yapılan işlem, ilköğretimde çocuklara gösterilen ve yaptırılan basit bir elektroliz olayıdır ancak kullanılan metal elektrotlardan birisi bu tanıtım düzeneğinde özel olarak hazırlanmıştır. Elektroliz olayında kullanılan elektrotlar genelde çelik veya benzeri bir metalden üretilirken, burada anot ucunda kullanılan elektrot yüksek miktarda demirle kaplanmıştır. Bu durum sudaki klorürün demirle reaksiyona girerek bariz bir sarımsı kahverengi renk değişimi ve çökelti meydana getirmektedir. Ancak ters osmozla çalışan arıtma sistemleri suyun iletkenliğini ve özellikle de klorürü ileri derecede azalttıklarından renk değişimi ve çökelti oluşmayacaktır. Eğer arıtma cihazından alınan suya az miktarda sofra tuzu atılırsa renk değişimi ve çökelti oluşumunun bu suda da olduğu kolayca görebilir. Yani sudaki renk değişimi ve çökelti kirlilikten değil, vücudun dengesi için suda bulunması son derece önemli olan klorür gibi doğal bir iyonun doğal olmayan bir şekilde serbest demirle reaksiyona sokulmasından kaynaklanmaktadır.''
Başka bir pazarlama stratejisi olarak firmaların cihazlarının pH oranını da düzenleyerek kullanıcının yumuşak ve sağlıklı su içmesine olanak sağladığına dair başka yanlış yönlendirmeye de neden oldukları belirtilen açıklamada, pH düzenlemesi yapılmasının suyun sertliğinin giderilmesinde herhangi bir fonksiyonunun bulunmadığı kaydedildi.
Açıklamada, sertlik giderilmesi sonucu sudan filtrelenen vücuda yararlı minerallerin her ne kadar mineral filtresinden geçirilip yeniden zenginleştirildiği söylense de son basamakta elde edilen suyun mineral değerlerinin saf suya yakın değerler olduğu aktarılarak, en büyük mineral kaynağının su olduğu düşünüldüğünde söz konusu mineral gideriminin sağlığı olumsuz etkilediği bildirildi.
Çeşmeden akan suyun kalitesini belirleyen tüm parametrelerin BUSKİ'nin www.buski.gov.tr adresli resmi internet sitesinden kamuoyuyla paylaşıldığına işaret edilen açıklamada, Bursa’da suyun çeşmeden içildiği ifade edilerek, içme suyunun Dünya Sağlık Örgütü ile Sağlık Bakanlığının İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkındaki Yönetmeliğinde belirlediği kriterlere uygun olduğu belirtildi.
Açıklamada, Gebze Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü'nün içme suyu havzalarında gerçekleştirdiği kapsamlı çalışma ile Bursa’nın Türkiye’deki büyükşehirler içinde, dünyanın en sağlıklı sularından birini tükettiği gerçeğinin bilimsel raporla kanıtlandığı da ifade edildi.
Kaynak: AA
BUSKİ'den yapılan yazılı açıklamada, yapılan işlemin tüketicileri kandırma yoluyla ürün pazarlama esasına dayandığı bildirildi.
Bu nedenle vatandaşların çok dikkatli olmaları gerektiği ifade edilen açıklamada, 'Su arıtma cihazı tanıtımı yapan kişiler, bir bardak çeşme suyuna iki tane elektrot daldırıp bunları bir pile (veya elektriğe) bağlayarak, sistemi çalıştırdığında suyun içinde kahverengimsi bir renk ve çökeltilerin meydana gelmesini, suyun sağlıksız olduğuna delil olarak sunmaktadır. Arıtma cihazından alınan suda ise bu tür bir değişikliğin oluşmaması ve pazarlamacının bu renk değişiminin ve çökeltilerin sudaki kirliliğin bir göstergesi olarak takdim etme gayreti ise tüketiciyi aldatmaya yönelik sahtekarlığın ikinci aşamasını oluşturmaktadır.' değerlendirmesinde bulunuldu.
Açıklamada, bu renk değişimi ve çökelti oluşumunun mekanizması şu şekilde özetlendi:
'Yapılan işlem, ilköğretimde çocuklara gösterilen ve yaptırılan basit bir elektroliz olayıdır ancak kullanılan metal elektrotlardan birisi bu tanıtım düzeneğinde özel olarak hazırlanmıştır. Elektroliz olayında kullanılan elektrotlar genelde çelik veya benzeri bir metalden üretilirken, burada anot ucunda kullanılan elektrot yüksek miktarda demirle kaplanmıştır. Bu durum sudaki klorürün demirle reaksiyona girerek bariz bir sarımsı kahverengi renk değişimi ve çökelti meydana getirmektedir. Ancak ters osmozla çalışan arıtma sistemleri suyun iletkenliğini ve özellikle de klorürü ileri derecede azalttıklarından renk değişimi ve çökelti oluşmayacaktır. Eğer arıtma cihazından alınan suya az miktarda sofra tuzu atılırsa renk değişimi ve çökelti oluşumunun bu suda da olduğu kolayca görebilir. Yani sudaki renk değişimi ve çökelti kirlilikten değil, vücudun dengesi için suda bulunması son derece önemli olan klorür gibi doğal bir iyonun doğal olmayan bir şekilde serbest demirle reaksiyona sokulmasından kaynaklanmaktadır.''
Başka bir pazarlama stratejisi olarak firmaların cihazlarının pH oranını da düzenleyerek kullanıcının yumuşak ve sağlıklı su içmesine olanak sağladığına dair başka yanlış yönlendirmeye de neden oldukları belirtilen açıklamada, pH düzenlemesi yapılmasının suyun sertliğinin giderilmesinde herhangi bir fonksiyonunun bulunmadığı kaydedildi.
Açıklamada, sertlik giderilmesi sonucu sudan filtrelenen vücuda yararlı minerallerin her ne kadar mineral filtresinden geçirilip yeniden zenginleştirildiği söylense de son basamakta elde edilen suyun mineral değerlerinin saf suya yakın değerler olduğu aktarılarak, en büyük mineral kaynağının su olduğu düşünüldüğünde söz konusu mineral gideriminin sağlığı olumsuz etkilediği bildirildi.
Çeşmeden akan suyun kalitesini belirleyen tüm parametrelerin BUSKİ'nin www.buski.gov.tr adresli resmi internet sitesinden kamuoyuyla paylaşıldığına işaret edilen açıklamada, Bursa’da suyun çeşmeden içildiği ifade edilerek, içme suyunun Dünya Sağlık Örgütü ile Sağlık Bakanlığının İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkındaki Yönetmeliğinde belirlediği kriterlere uygun olduğu belirtildi.
Açıklamada, Gebze Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü'nün içme suyu havzalarında gerçekleştirdiği kapsamlı çalışma ile Bursa’nın Türkiye’deki büyükşehirler içinde, dünyanın en sağlıklı sularından birini tükettiği gerçeğinin bilimsel raporla kanıtlandığı da ifade edildi.