Balya'da Antik Ilıcalar Ve Kullanımları Semineri

Balıkesir’in Balya ilçesi, Batı Anadolu’da Antik Ilıcalar ve Kullanımları konulu seminere ev sahipliği yaptı. Balya Ilıca Park Otel’deki seminere Doç. Dr. Arkeolog Ahmet Yaraş konuşmacı olarak katıldı.

Balya'da Antik Ilıcalar Ve Kullanımları Semineri
Trakya Üniversitesi öğretim görevlisi, Allianoi Antik Kenti kazısını gerçekleştiren ve sular altında kalmasın diye verdiği mücadele ile bilinen Doç. Dr. Arkeolog Ahmet Yaraş’ın sunumunu yaptığı konferansa, Balya Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Çolak, mahalle muhtarları, sivil toplum kuruşları, Mimarlar Odası temsilcileri ile vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Seminerin açılış konuşmasını yapan Balya Belediyesi Meclis ve Çevre Komisyonu üyesi Gülay Dayıcan, ”Konuğumuzu sizlere tanıtabilmek için özgeçmişini araştırdığımda bu güne kadar yapmış olduğu çalışmalar, almış olduğu ödüller, yazmış olduğu makaleler derken on bir sayfalık bir metinle karşılaştım. Özellikle 1984 - 2007 yılları arasında ülkemizde yapılan bir çok kazı projesinde önemli görevler almıştır. Bunlardan en önemlileri de 1998 - 2007 yılları arasında yapılan ve hepimizin aşına olduğu Bergama Allianoi Antik Kenti kazı Başkanlığı ve Güre Kazısı Bilimsel Heyet Başkanlığıdır. Bu çalışmalar yöremize yakın yerlerde olduğundan dolayı bizim için çok önemlidir. Allianoi antik kenti kazısını gerçekleştirilmesinden sonra yapılan baraj gölünün sularının altında kalması içimizi sızlatan kanayan bir yaradır. Yetkililerin tekrar üzerini toprakla örtüp barajın ömrünü tamamladıktan sonra tekrar tescil edeceklerini söylemesi trajikomik bir vakadır. Çok iyi bilinmektedir ki böylesine bir arkeolojik buluntunun sular altında kalması onu sonsuza kadar yok edecek bir süreçtir. 8 yıllık bir çalışmadan sonra ortaya çıkan bir dünya mirasının başına neler geldi hocam size daha detaylı anlatacak. Ahmet Yaraş Hocamın Allianoi’da son durum adlı makalesini bitirirken kullandığı ifade hepimizi düşündürmeli. Sayın Hocam son noktayı şöyle koymuş. -Geçmişini silen ülkeler, geleceklerini var edemezler. Ben sözün bittiği yer burası diyorum” dedi.

Daha sonra kürsüye gelen Doç. Dr. Ahmet Yaraş, "Ben Gülay hanımın bu güzel sözlerinden sonra ilk defa yerel halka Ilıcalar ile ilgili bir konuyu anlatacağım. Aslında sizin benden daha iyi bildiğiniz bir Ilıcayı ve önemini anlatmaya çalışacağım. Şunu bilmenizi isterim; burası çok ama çok bakir bir yer. Güney Doğu ve Doğu Anadolu bölgesi bile Balıkesir’den çok daha iyi araştırılmış, üzerine onlarca makale ve kitap yazılmış yerlerdir. Aslında bu çok acıdır. Kuvayi milliye şehri dediğimiz bu yörelerde bu konuların bu kadar ihmal edilmesine bir anlam veremiyorum. Yoğunluk olarak çok daha az bulunan Avrupa ülkelerinde Ilıcalar özenle korunurken en fazla bulunan Ege yöresinde ortaya pek azı çıkartılabiliyor. Ortaya çıkartılanlar ise özensizce yok olmaya bırakılıyor. Tabi ki bunun en büyük zararı yöre ve yöre halkına olacaktır. Örneğin Güre’de yapmış olduğumuz kazıda ortaya çıkan Antik Ilıca türünün ender örneklerinden biri olmasına rağmen hala ziyarete açılmamış, kötü koşullarda beklemeye bırakılmıştır. Buranın tekrar çalışmalara açılıp turizme ve ziyarete açılması sizlere bağlıdır. Kamu oyu oluşturmak, yetkililere bu konuda talepte bulunmak bu bölgenin insanının görevidir. Bize de görev düştüğünde elimizden ne gelirse yapmaya hazırız." dedi.

Kaynak: İHA