'Davos İletişim Forumu'

TRT Genel Müdür Yardımcısı Eren: '15 Temmuz gecesi sadece Türk tarihinin bir dönüm noktası değil tüm yazarlar, gazeteciler için de bir dönüm noktasıydı. Hepsi tarihe tanıklık ediyorlardı. Benim için de çok zorlu bir geceydi. Hem bir Türk vatandaşı olarak hem de TRT’de bir müdür olarak üzerime düşen görevi yapmaya çalışıyordum. Hem kanalın güvenliğini sağlamak ve hem de olan biten her şeyi halka iletmek zorundaydım. TRT'nin İstanbul'daki İngilizce yayın yapan kanal binası (TRT World) darbeciler tarafından ilk ele geçirilmeye çalışılan televizyon kanalıydı'

TRT Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Eren, '15 Temmuz gecesi sadece Türk tarihinin bir dönüm noktası değil tüm yazarlar, gazeteciler için de bir dönüm noktasıydı. Hepsi tarihe tanıklık ediyorlardı. Benim için de çok zorlu bir geceydi.' dedi.

Eren, TRT World ve THY desteğiyle İstanbul Üniversitesi Cemil Birsel Konferans Salonu'nda 'Krizler ve Şanslar: Ülke, Şirket ve Kişisel İtibar' temasıyla başlayan 'Davos İletişim Forumu'na katıldı. Burada bir konuşma yapan Eren, 15 Temmuz'da demokrasiye karşı yapılmış ve başarısızlıkla sonuçlanan bir darbe girişiminin yaşandığını hatırlattı.

Kendisinin de 15 Temmuz gecesinin şahitlerinden olduğunu anlatan Eren, 'Bazı kişiler, Ankara'daki TRT yönetim binasının ön tarafında, 2 askeri yere yatırmaya ve silahlarına el koymaya çalışıyordu. İşte bu benim şahitlik ettiğim bir olay. Kendi aralarında toplanan insanlar TRT binasının önüne geldiler ve binayı, işgal eden darbecilerin elinden kurtarmaya çalışıyorlardı.' diye konuştu.

- 'Silah zoruyla TRT spikerinin darbe metnini okumasını istediler'

TRT binasının önünde bekleyişine devam eden askerlere teslim olmaları gerektiğini söylediğini aktaran Eren, kendisinin yanı sıra birçok gazetecinin, yazarın ve bir halk kitlesinin olaya tanıklık ve rapor etmek için orada olduğunu kaydetti.

CNN Türk'ten Hande Fırat'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile facetime aracılığıyla yaptığı röportajın emin olmamakla birlikte ilk facetime röportajı olabileceğini ifade eden Eren, 'Hande Fırat'ın facetime aracılığı ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile canlı yayında konuşmasından sonra insanlar Cumhurbaşkanı'nın halen yaşadığını, güvende olduğunu görüp inandılar.' değerlendirmesinde bulundu.

Eren, o gece darbeci askerlerin silah zoruyla TRT spikerinin darbe metnini okumasını istediklerini aktardı.

- 'Partiler darbe girişimine karşı ortak bir bildiriye imza attı'

Savaş uçaklarının alçak uçuşla Meclis binasını da bombaladığını anımsatan Eren, savaş jetlerinin halkın üzerine ateş açtığını ve o gece 200'ü aşkın sivilin hayatını kaybettiğini vurguladı. Eren, '15 temmuz darbe girişiminin başlamasından çok kısa bir süre sonra parlamentodaki tüm partiler darbe girişimine karşı ortak bir bildiriye imza attı.' dedi.

İbrahim Eren, şunları kaydetti:

'15 Temmuz gecesi sadece Türk tarihinin bir dönüm noktası değil tüm yazarlar, gazeteciler için de bir dönüm noktasıydı. Hepsi tarihe tanıklık ediyorlardı. Benim için de çok zorlu bir geceydi. Hem bir Türk vatandaşı olarak hem de TRT’de bir müdür olarak üzerime düşen görevi yapmaya çalışıyordum. Hem kanalın güvenliğini sağlamak ve hem de olan biten her şeyi halka iletmek zorundaydım. TRT'nin İstanbul'daki İngilizce yayın yapan kanal binası (TRT World) darbeciler tarafından ilk ele geçirilmeye çalışılan televizyon kanalıydı. O gece yaklaşık 10 televizyon binası işgal edilmiş, yayınları kapatılmıştı. Tüm çalışanlar hem güvenliklerini sağlamaya çalışıyor hem de olan biteni rapor etmek istiyorlardı.'

TRT çalışanlarının olaylar esnasında yabancı medyanın yaptıkları haberler konusunda çok büyük hayal kırıklığına uğradığını belirten Eren, 'Bazıları olayın tiyatro olduğunu, bazıları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bir uçakla ülkeyi terk edip İngiltere'ye kaçtığını bazıları ise halkın bu darbe girişimini kutlamak için sokaklarda kutlama yaptıklarını yazdı. Oysa bunların tümü gerçek dışıydı.' şeklinde konuştu.
Kaynak: AA