'Bankacılık Sektörünün Yurt Dışı Borçlanmalarında Sorun Yaşanmadı'

BDDK Başkanı Akben: 'Bankacılık sektörünün yurt dışı borçlanmalarında sorun yaşanmadı. Eylül 2016 itibarıyla sendikasyon kredilerindeki yenileme oranı yüzde 98,4 olarak gerçekleşti' 'Güçlü maliye politikaları sayesinde menkul değerler portföyünün toplam aktif içerisindeki payı yüzde 13'e kadar inmiş ve sektör neredeyse tamamen özel kesimi fonlar hale gelmiştir' 'Sektörün sermaye yeterliliği oranı yüzde 16 ile küresel anlamda çok güçlü bir seviyede ve muhtemel risklere karşı sur görevi yapıyor'

SÜMEYYE DALKILINÇ - Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, bankacılık sektörünün yurt dışı borçlanmalarında sorun yaşanmadığını ifade ederek, 'Eylül 2016 itibarıyla sendikasyon kredilerindeki yenileme oranı yüzde 98,4 olarak gerçekleşti.' dedi.

Akben, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hassasiyetle korudukları finansal istikrar sayesinde sektörün Eylül 2016 itibarıyla bir önceki yılın sonuna göre yüzde 7,5 büyüyerek 2,5 trilyon liralık aktif toplama eriştiğini kaydetti.

Aynı dönemde mevduat ve katılım fonlarının 1,3 trilyon liraya ulaşırken sektörün kredi hacminin 1,6 trilyon liraya yükseldiğini anımsatan Akben, 'Güçlü maliye politikaları sayesinde menkul değerler portföyünün toplam aktif içerisindeki payı yüzde 13'e kadar inmiş ve sektör neredeyse tamamen özel kesimi fonlar hale gelmiştir.' dedi.

Akben, sektörün sermaye yeterliliği oranının yüzde 16 ile küresel anlamda çok güçlü bir seviyede olduğunu ve muhtemel risklere karşı sur görevi yaptığını dile getirdi.

Takibe dönüşüm oranının yüzde 3,3 ile oldukça düşük bir seviyede olduğuna işaret eden Akben, artan teknolojik imkanlara rağmen sektörün 211 bin 673 kişiyi istihdam ettiğini ifade etti.

- 'Hızlı kredi genişlemesi ve sistemik risk birikimi belirgin düzeyde azaldı'

BDDK Başkanı Akben, bankacılık sektörünün kârlılığının devam ettiğini, yurt dışı borçlanmalarında sorun yaşanmadığını söyledi.

'Eylül 2016 itibarıyla sendikasyon kredilerindeki yenileme oranı yüzde 98,4 olarak gerçekleşti.' diyen Akben, küresel ekonomik koşulların ve gelişmekte olan ülkelere olan hızlı sermaye akımlarının beslediği bir ortamda görülen hızlı kredi genişlemesi ve dolayısıyla ivmelenen finansal çevrimlere karşı, 2014 yılı başından itibaren bir dizi makro ihtiyati tedbir uygulandığını hatırlattı.

Akben, 11 çeyrek boyunca uygulanan bu tedbirler sayesinde hızlı kredi genişlemesi ve sistemik risk birikiminin belirgin düzeyde azaldığını belirterek, 'Finansal açıdan bakıldığında söz konusu politikaların hedefine ulaştığı gözükmektedir.' diye konuştu.

Diğer taraftan küresel ekonomik koşulların iyileşmemesi ve ülkedeki genel ekonomik performansın potansiyelin altında seyretmesi nedeniyle, söz konusu makro tedbirlerde yurt içi ürün arzları da dikkate alınarak ince ayarlamalar yapıldığını anımsatan Akben, söz konusu ayarlamaların diğer finansal otoritelerle birlikte yapılan değerlendirmeler neticesinde gerçekleştirildiğini ifade etti.

Akben, konuşmasını şöyle sürdürdü:

'Bu kapsamda, kredi kartında geçerli olan genel taksitlendirme sınırı 9 aydan 12 aya, tüketici kredileri vade sınırı 36 aydan 48 aya çıkarılmıştır. Cari açığa olumsuz etkisi yüksek olan telekomünikasyon, dayanıksız tüketim malları, hediye kartları/çekleri ve doğrudan pazarlama gibi bazı sektörlerde taksit yasağı devam etmektedir. Beyaz eşya hariç elektronik-bilgisayar alımları 6 ay ile sınırlandırılmıştır. Konut kredisinde, kredi değer oranına ilişkin sınır yüzde 75'ten yüzde 80'e yükseltilmiştir. Daha da önemlisi, borçlunun talep etmesi halinde ihtiyaç ve kredi kartı borç bakiyelerinin 72 aya kadar yeniden yapılandırılmasına imkan tanınmıştır. Düzenlemeyle finansal istikrarı tehdit etmeden finansal tüketicilerin olumlu faydalanması ile sektör ve genel ekonomik faaliyetlerde ılımlı toparlanma hedeflenmiştir.'

Kaynak: AA