GRAFİKLİ - Meclis, 5 Ülkedeki Başkanlık Modelini Araştırdı

TBMM Araştırma Hizmetleri Başkanlığı, ABD, Arjantin, Azerbaycan, Brezilya ve Nijerya'daki 'Başkanlık' modelini araştırdı Araştırmadan: 'ABD'de, sistemin genel olarak iyi işlediği, organlar arasında uyum ve iş birliğinin yeterli ölçüde sağlandığı ve başkanın otoriterleşmesinin yeterli ölçüde önlendiği görüldü' 'Arjantin'de, genel özellikleri itibarıyla başkanın yasama ve yargı karşısında aşırı güçlü olduğu ifade edildi' 'Azerbaycan, başkanın aşırı güçlü olmasının da ötesinde 'yarıotoriter rejim' ya da 'sultanistik yarıotoriter rejim' olarak sınıflandırılmaktadır'.

HATİCE ÖZDEMİR - TBMM Araştırma Hizmetleri Başkanlığı, ABD, Arjantin, Azerbaycan, Brezilya ve Nijerya'daki 'Başkanlık' modelini araştırdı. Araştırmada, ABD'de, organlar arasında uyum ve iş birliğinin yeterli ölçüde sağlandığı ve başkanın otoriterleşmesinin yeterli ölçüde önlendiği belirtildi.

TBMM Araştırma Hizmetleri Başkanlığı'nca gerçekleştirilen ve ABD, Arjantin, Azerbaycan, Brezilya ile Nijerya'daki 'Başkanlık' modeli araştırmasında, sistem ülkelerdeki uygulamalara bakıldığında çeşitli farklılıklar gösteriyor.

Halk tarafından sabit bir süre için seçilen başkanın hem yürütme organının hem de devletin başı olarak görev yaptığı, yasama ve yürütme organlarının birbirinin görevine son veremediği hükümet sistemi olarak nitelendirilen 'Başkanlık' modeli, ilk kez ABD'de uygulandı ve Latin Amerika ülkeleri başta olmak üzere, Asya ve Afrika'da çeşitli ülkeler tarafından da benimsendi.

Araştırmada, demokratik düzenin iyi işlemesi açısından yürütmenin iki başlı olduğu diğer hükümet sistemleriyle karşılaştırıldığında başkanlık sisteminin güçlü ve zayıf yönlerinin bulunduğu, bunlardan hangisinin öne çıkacağını ise ülkelerin kendi siyasal, sosyal ve ekonomik koşullarının belirlediği kaydedildi.

ABD, Arjantin, Azerbaycan, Brezilya ve Nijerya'daki modeller incelendiğinde, yürütmenin tamamen başkanın kontrolünde bulunmasının, başkanın ve parlamentonun ayrı ayrı halk tarafından seçilmesinin, yasama ve yürütme organlarının görev sürelerinin sabit ve yasama ve yürütme organlarının birbirinin varlığına son verebilecek hukuki araçlara sahip olmamasının büyük oranda tüm ülkelerde geçerli sayıldığı belirtildi.

Kuvvetler arasındaki dengeler açısından ise başkanın ve parlamentonun seçim sistemleri, parlamentoların yapısı, başkanın üst üste ya da toplamda görev yapabileceği dönem sayısının sınırlı olması, başkanın yasama sürecini başlatabilmesi, çıkarılan kanunların başkan tarafından veto edilebilmesi ile vetonun aşılabilmesi, başkanlık kararnamesi, başkanın suçlandırılması süreci ile yargı bağımsızlığı ve yargının sistem içerisindeki rolü gibi hususların ise ülkeden ülkeye farklılıklar gösterdiği ifade edildi.

- Başkan seçimi

Araştırmaya göre, seçim sistemleri açısından, başkanın parlamento tarafından değil, doğrudan halk tarafından seçilmesi şartı, tüm ülkelerde geçerli. Bu durumun tek istisnası ABD. ABD'de seçmenlerin doğrudan başkanı değil, başkanı seçecek delegeleri seçmesi nedeniyle söz konusu seçim doğrudan değil, dolaylı gerçekleşiyor. Delegeler ise hangi aday için seçilmişlerse, o adaya oy vermek zorunda.

Arjantin, Azerbaycan, Brezilya ve Nijerya'da başkanlık seçimi doğrudan halkın oylarıyla yapılıyor ancak seçim sistemleri arasında bazı farklılıklar bulunuyor.

- Başkanın partisi ile bağlantısı devam ediyor

Araştırmaya göre, incelenen 5 ülkede başkanın parti üyeliği ve partisi ile ilişkileri başkan seçiminden sonra da devam ediyor. ABD, Arjantin, Brezilya ve Nijerya'da başkanlar partilerinin genel başkanı olmamakla birlikte önemli birer parti önderi konumunda. Azerbaycan'da ise başkan aynı zamanda partisinin de genel başkanı.

Başkanın seçim dönemine bakıldığında 5 ülkenin dördünde başkanın 4 yıllığına ve bir başkan yardımcısı ile seçildiği ifade edildi.

Azerbaycan'da ise başkanın 5 yılda bir seçildiği ve başkan yardımcısının bulunmadığı, başkan görevden ayrıldığında da başkanlık görevini seçimlere kadar başbakanın sürdürdüğü kaydedildi.

- Parlamentoların yapısı

Araştırmaya göre, parlamentoların yapısı açısından ise ülkeler farklılık gösteriyor. ABD, Arjantin, Brezilya ve Nijerya'da parlamento çift meclisli, Azerbaycan'da parlamento tek meclisli.

ABD, Azerbaycan ve Nijerya'da meclislerin toplam üye sayısı sabitken, Arjantin ve Brezilya'da değişebiliyor.

- Yasama ve yürütme ilişkileri

Araştırmada, başkanlık sistemine göre, yasama ve yürütme ilişkileri açısından başkanın kanun teklifinde bulunabilmesi, başkanın kanunları veto yetkisi, başkanlık kararnameleri ve başkanın parlamento tarafından suçlandırılması konularının önemli görüldüğü yer aldı.

Ayrıca araştırmada, 'Brezilya, Arjantin ve Azerbaycan'da devlet başkanının kanun teklifinde bulunma yetkisi var, ABD'de başkanın kanun teklifinde bulunma yetkisi yok. Nijerya'da da başkanın bütçe kanunu dışında kanun teklifinde bulunma yetkisi yok ancak başkan uygulamada -dolaylı da olsa- parlamento üyeleri aracılığıyla parlamentoya teklif sunabiliyor. Azerbaycan'da başkanın Milli Meclis'e sunmuş olduğu kanun teklifi üzerinde başkanın rızası olmadan Milli Meclis'in değişiklik yapma yetkisi yok.' ifadesine yer verildi.

Brezilya'da silahlı kuvvetlerin insan gücünün belirlenmesi, ülkenin kamu personelinin statüleri, bakanlıkların ve diğer kamu kuruluşlarının kurulması gibi hususların yalnızca başkanın kanun teklifinde bulunabileceği alanlar olarak belirlendiği vurgulandı.

Araştırmada, incelenen 5 ülkede başkanın veto yetkisinin de bulunduğu kaydedildi.

- Başkanın görevden alınması

Başkanın suçlandırma yöntemi ile görevden alınması açısından incelendiğinde ABD, Brezilya ve Arjantin'de Temsilciler Meclisi'nin suçlandırma sürecini başlattığı, senatonun ise yargılamada bulunduğu belirtildi.

Nijerya'da suçlandırmayı ve yargılamayı meclisin her iki kanadı kurdukları ortak bir komisyon vasıtasıyla yaptığı kaydedildi.

Azerbaycan'da Anayasa Mahkemesinin suçladığı, Yüksek Mahkeme görüş bildirdiği, Milli Meclis'in de bunu onayladığı aktarıldı.

- Yargının başkanlık sistemi içindeki durumu

Araştırmaya göre, ABD'de yargı bağımsızlığı için sağlanan güvenceler de işleme konuluyor. Ayrıca, yargı anlaşmazlıkların çözümünde etkili bir mekanizma ve Federal Yüce Mahkeme verdiği kararlar ile sistemin işleyişinde karşılaşılan sorunların aşılmasında ya da belirsizliklerin giderilmesinde rol oynuyor.

Araştırmada, Arjantin için ise 'Yargı genel olarak bağımsız olmakla birlikte ciddi sorunlara sahip. Federal yargının tepesinde Yüksek Mahkeme özellikle başkanın çıkardığı kanun hükmünde kararnamelerin anayasaya uygunluğunun denetlenmesinde kritik kararlar verebilmektedir.' ifadeleri yer aldı.

Brezilya'da güçler ayrılığı çerçevesinde yargı erkinin bağımsız olduğu, sistemin genel işleyişi açısından en kilit noktada Federal Yüce Mahkeme bulunuyor.

Nijerya için 'Yargı bağımsızlığı konusunda olumsuz örnekler fazla olmakla birlikte Federal Yüce Mahkeme kararlarının başkanın gücünü sınırlayabildiği bazı örneklere rastlamak mümkün' değerlendirilmesinde bulunuldu.

Azerbaycan'da anayasada yargıçların bağımsızlıkları ve dokunulmazlıklarına ilişkin hükümler olmasına rağmen, yargıçların atanmasına ilişkin prosedür yargı bağımsızlığının sağlanmasını engelleyici nitelikte olduğu kaydedildi.

- Ülkelerdeki genel durum

Araştırmanın, ülkelerdeki genel durum değerlendirmesinde, 'Başkanlık sisteminin en bilinen örneği olan ABD'de, sert kuvvetler ayrılığı olmasına karşın fren ve denge mekanizmalarının düzgün çalışmasıyla ve demokratik siyasal kültürün etkisi ile zaman zaman bazı problemler çıksa da sistemin genel olarak iyi işlediği, organlar arasında uyum ve iş birliğinin yeterli ölçüde sağlandığı ve başkanın otoriterleşmesinin yeterli ölçüde önlendiği görülmekte.' ifadesi kullanıldı.

Araştırmada, Arjantin konusunda şu bilgilere yer verildi:

'Arjantin hükümet sisteminin, başkanlık sistemine özelliğini veren genel nitelikleri taşımakla birlikte başkanlık sisteminin diğer önemli unsurlarından önemli ölçüde sapma gösterdiği görülmekte. Başkan, hükümete başkanlık etmekte ancak başkana bağlı olarak görev yapan bir başbakan da bulunuyor.

Başbakan, bakanlardan farklı olarak, meclise karşı sorumlu, ayrıca başbakan yasama sürecini başlatabilmekte. Arjantin'de her ne kadar, başkanın siyasi gücünü dengelemek amacıyla başbakanlık kurumu güçlendirilmiş, bakanlara karşı imza yetkisi verilmiş ve başbakana başkanın özellikle idari yetkilerinden bazıları aktarılmışsa da başkanın tek başına atayıp görevden alabildiği bu kurum, başkanın siyasi otoritesi karşısında bir varlık gösterememektedir. Arjantin'in, genel özellikleri itibarıyla başkanın yasama ve yargı karşısında aşırı güçlü olduğu ifade edilmektedir.'

Azerbaycan'da ise Arjantin'e benzer şekilde başkana bağlı görev yapan başbakan bulunduğunun aktarıldığı araştırmada, şunlar kaydedildi:

'Başbakanın atanmasında parlamentoya atamayı onaylama yetkisi verilmiş, ancak başkan, parlamentonun onaylamayı reddetmesi durumunda dahi başbakanı atama yetkisine sahiptir. Başbakan ve bakanların görevden alınmasında Meclis'in onayına gerek yok. Azerbaycan, başkanın aşırı güçlü olmasının da ötesinde 'yarı-otoriter rejim' ya da 'sultanistik yarı-otoriter rejim' olarak sınıflandırılmaktadır. Parlamentonun başkan karşısındaki gücünün yok denecek kadar az olduğu görülmekte. Başkanlık sisteminin sert kuvvetler ayrılığı ile bağdaşmayacak şekilde başkanın yasama sürecini başlatabilmesi, başkanın sunmuş olduğu kanun teklifi üzerinde başkanın rızası olmadan parlamentonun değişiklik yapma yetkisinin dahi olmaması, başkanın anayasa değişikliği teklifinde bulunabilmesi ve anayasa değişiklikleri üzerinde parlamentonun nitelikli çoğunluğu ile dahi aşılamayacak şekilde mutlak veto yetkisi olması, ülkedeki sistemi tipik bir başkanlık sistemi olmaktan oldukça uzaklaştırmaktadır.'

- Sistem Brezilya ve ABD de en işi şekilde işliyor

Araştırmada, Brezilya, incelenen ülkeler içerisinde ABD ile başkanlık sisteminin iyi bir şekilde işlediği diğer örnek ülke olarak gösterildi.

Brezilya'da ABD'den farklı olarak yasama sürecinin, yürütme tarafından başlatılabildiğinin kaydedildiği araştırmada, şu bilgiler verildi:

'Ülkedeki seçim sistemi nedeniyle, parlamentoya giren etkili parti sayısının fazla olması ve genellikle hiçbir partinin parlamentoda çoğunluğu sağlayamaması, başkanı kabinesini oluştururken tek taraflı davranmak yerine parlamentodaki siyasi partilerden oluşan bir koalisyon kurmaya teşvik etmektedir. Yargı bağımsızlığının sağlanmış olması, parlamentonun nispeten güçlü olması, yasama ve yürütmenin karşılıklı bağımlılık ilişkileri başkanın gücünün etkin bir şekilde frenlenmesine imkan tanımaktadır.'

Nijerya'da ise demokratik siyasal kültürün gelişmemiş olması nedeniyle uygulamada yasama ve yürütme ayrılığının yeterince sağlanamadığının vurgulandığı araştırmada, 'Başkanın yasama sürecini başlatma yetkisi bulunmamasına karşın, uygulamada, başkanın yasama içerisinden kendine yakın parlamenterler ile ilişkilerini kullanarak fiili olarak yasama sürecini başlattığı ve şekillendirdiği görülmekte. Ülkede yargı bağımsızlığının ve hukukun üstünlüğünün de yeterince geliştiğini söylemek mümkün olmadığı görülmektedir.' değerlendirmesinde bulunuldu.

Kaynak: AA