Mitsubishi Electric E-F@Ctory Çözüm Sunuyor

Mitsubishi Electric, Sanayi 4.0’a dijital fabrika konsepti e-F@ctory ile yanıt veriyor.

Şirket açıklamasına göre, Sanayi 4.0 evresinde, hızla değişen ve kişiselleşen insan ihtiyaçlarını en hızlı ve verimli şekilde karşılayabilecek üretim bantlarını kurmak sanayinin en önemli gündem maddesi haline geldi.

Sanayi 4.0 sürecine e-F@ctory olarak adlandırılan dijital fabrika konsepti ile yanıt veren Mitsubishi Electric, fabrikaları yeni endüstri evresindeki tüm ihtiyaçları karşılayacak şekilde kurmaya ve kurulumdan önce de sanal fabrika oluşturarak üretimi test etmeye imkan tanıyor.

Sanayi 4.0 olarak adlandırılan yeni endüstri evresinin ortaya çıkışının altında, insan ihtiyaçlarının içinde siber sistemlerin de yer aldığı otomasyon sistemleri ile karşılanmak istenmesi yatıyor.

- İleri robot teknolojileri dikkati çekiyor

Sanayinin dijitalleşmesi olarak özetlenen bu süreçte, robotlar da sağladıkları hız ve kolaylıklar sayesinde her geçen gün daha çok rol alıyor.

Elektrik, elektronik ve otomasyon alanında bir dünya devi olan Mitsubishi Electric, bu yeni endüstri evresine e-F@ctory olarak adlandırılan dijital fabrika konsepti ile yanıt verirken, sürecin önemli bir parçası olan ileri robot teknolojileri ile de dikkati çekiyor.

Dijital fabrikalar ve robotlar konusunda Türk sanayicilerini bilinçlendirmek için bugüne kadar pek çok etkinliğe destek veren Mitsubishi Electric, son dönemde yine üç önemli etkinlikte sektör temsilcileriyle bir araya geldi.

Şirket yetkilileri İstanbul Ticaret Odasının düzenlediği Sanayi 4.0 Semineri, Takım Tezgahları Sanayici ve İşadamları Derneğinin Endüstri 4.0 Semineri ve ST Robot Yatırımları Zirvesi ve Sergisi etkinliklerinde, Sanayi 4.0 vizyonu, geleceğin fabrika otomasyonu ve robot teknolojileri konularına ışık tuttu.

- 'Kişiselleştirilmiş ürün üretebilen ülkeler kazançlı çıkacak'

Açıklamada konuyla ilgili görüşlerine yer verilen Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri OEM İş Geliştirme Kıdemli Müdürü Tolga Bizel, önümüzdeki 40 yıllık süreçte dünya ekonomisindeki ilk 15 ülke arasında büyük bir rekabet oluşmasının beklendiğini ifade ederek, 'Bu süreçte aralarında Japonya’nın da bulunmasını öngördüğümüz ilk 5 ülkeyi belirleyecek unsurun, kişiselleştirilmiş ürünler üretilme konusundaki gelişmişlik düzeyi olacağı tahmin ediliyor. Bu ürünler için de siber fizik sistemlerle desteklenmiş ve tamamıyla otomatik bir yapı kazanmış üretim sistemlerinin geliştirilmesi gerekiyor.' değerlendirmesini yaptı.

Dünyada yeni bir endüstri evrimi sürecinin başladığına işaret eden Bizel, şunları kaydetti:

'Günümüzde hızla değişen ve kişiselleşen insan ihtiyaçlarını en hızlı ve verimli şekilde karşılayabilecek üretim bantlarını oluşturmak sanayinin en önemli gündem maddesi haline geldi.

Sizin üretim hattınızın yatırımını, en ergonomik şekilde otonom, kendi kendini şekillendiren makinelerden ve robotlardan oluşan bir sistem kapsamında yeni ihtiyaçlara uydurabilme kabiliyetiniz, aslında endüstrinin yeni evresini tanımlıyor. Kişiselleştirilmiş ürün üretebilen ülkeler kazançlı çıkacak. Bu yeni evreye uyum sağlayabilecek, kendi kendini değiştirebilen üretim hatları ortaya koyabilen ülkelerin, hızla değişen kişiselleştirilmiş ihtiyaçları karşılayabilecek bir üretim sektörüne sahip olacağı öngörülüyor.”

Kaynak: AA