Bir Yastıkta Geçen 65 Yılı Kutladılar
Edirne'de, evliliklerinin 65. yıl dönümünü kutlayan 83 yaşındaki Remzi ve Makbule Özkaranlık çifti, birbirlerine duydukları sevgi ve saygıyla gençlere ve diğer çiftlere örnek oluyorÖzkaranlık: 'Gençlere tavsiyem, sağlam bir aile olmak için çok sevsinler, eşlerine saygı ve hürmet duysunlar. En önemlisi de hep birbirlerine destek olsunlar'
CİHAN DEMİRCİ - Edirne'de, evliliklerinin 65. yıl dönümünü eğlence programıyla kutlayan 83 yaşındaki Remzi ve Makbule Özkaranlık çifti, gençlere örnek oluyor.
Yarım asrı aşan evliliklerinde 3 çocuk, 6 torun ve sayısız anıları olan çift, komşuları ve yakınlarının kentteki bir otelde düzenlediği törende çalınan müzikle dans etti.
'İhtiyar delikanlı' Remzi Özkaranlık, bugüne özel aldığı evlilik yüzüğünü eşinin parmağına taktı. Komşuları ve yakınları da çifte altın hediye etti.
Remzi Özkaranlık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yılların su gibi akıp gittiğini, eşiyle çok mutlu bir birliktelik yaşadıklarını söyledi.
Uzun evliliğin sırrının karşılıklı sevgi ve saygıdan geçtiğini belirten Özkaranlık, şunları anlattı:
'Uzun evliliğin sırrı eşlerde iki tarafın da birbirini anlaması ve hürmet etmesidir. Çok anı biriktirdik. Yaşadıklarımızı yazsak kitap olur. Burada tanışıp evlendik sonra çalışmak için Almanya'ya gittik. 50 yıl orada yaşadık. Zorluklar çektik ama eşimle birbirimize hep destek olduk. Tartışmamız, kavgamız da oldu ama evliliğin önemli müessese olduğunu bildiğimiz için uzatmadık. O da evliliğin tadı, tuzuydu diyelim. Şimdi evde bakıyoruz çoluk çocuk yok hepsi çalışıyor yeni evlenmiş gibiyiz. Gençlere tavsiyem, sağlam bir aile olmak için çok sevsinler, eşlerine saygı ve hürmet duysunlar. En önemlisi de hep birbirlerine destek olsunlar.'
- ''Birbirimizden ayrımız gayrımız olmadı''
Makbule Özkaranlık da yılların anlamadan gelip geçtiğini, bu neden ölümlü dünyada insanların birbirini kırmaması gerektiğini vurguladı.
Mutlu bir evliliğin sabır ve anlayışa bağlı olduğunu ifade eden Özkaranlık, mutlu ve uzun süreli bir evliliğin sırrını şöyle aktardı:
'Mutlu bir evlilik, anlayış ve sabırla yürür. Gençler birbirlerini tanıyarak evlensinler. Birbirlerini sayıp, sevsinler. Gençler para pul meselelerini takmayarak evliliklerini idare etmelidir. Şimdi emekliyiz ama daha önce beyim de ben de çalışıyorduk. Birbirimizden hiç ayrımız gayrımız olmadı.Hiçbir şeyi saklamadık. Paramız buzdolabının üzerinde dururdu. Senin, benim param konusu hiç yapmazdık. İhtiyacı olan buzdolabının üzerinden alırdı.''
Kaynak: AA
Yarım asrı aşan evliliklerinde 3 çocuk, 6 torun ve sayısız anıları olan çift, komşuları ve yakınlarının kentteki bir otelde düzenlediği törende çalınan müzikle dans etti.
'İhtiyar delikanlı' Remzi Özkaranlık, bugüne özel aldığı evlilik yüzüğünü eşinin parmağına taktı. Komşuları ve yakınları da çifte altın hediye etti.
Remzi Özkaranlık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yılların su gibi akıp gittiğini, eşiyle çok mutlu bir birliktelik yaşadıklarını söyledi.
Uzun evliliğin sırrının karşılıklı sevgi ve saygıdan geçtiğini belirten Özkaranlık, şunları anlattı:
'Uzun evliliğin sırrı eşlerde iki tarafın da birbirini anlaması ve hürmet etmesidir. Çok anı biriktirdik. Yaşadıklarımızı yazsak kitap olur. Burada tanışıp evlendik sonra çalışmak için Almanya'ya gittik. 50 yıl orada yaşadık. Zorluklar çektik ama eşimle birbirimize hep destek olduk. Tartışmamız, kavgamız da oldu ama evliliğin önemli müessese olduğunu bildiğimiz için uzatmadık. O da evliliğin tadı, tuzuydu diyelim. Şimdi evde bakıyoruz çoluk çocuk yok hepsi çalışıyor yeni evlenmiş gibiyiz. Gençlere tavsiyem, sağlam bir aile olmak için çok sevsinler, eşlerine saygı ve hürmet duysunlar. En önemlisi de hep birbirlerine destek olsunlar.'
- ''Birbirimizden ayrımız gayrımız olmadı''
Makbule Özkaranlık da yılların anlamadan gelip geçtiğini, bu neden ölümlü dünyada insanların birbirini kırmaması gerektiğini vurguladı.
Mutlu bir evliliğin sabır ve anlayışa bağlı olduğunu ifade eden Özkaranlık, mutlu ve uzun süreli bir evliliğin sırrını şöyle aktardı:
'Mutlu bir evlilik, anlayış ve sabırla yürür. Gençler birbirlerini tanıyarak evlensinler. Birbirlerini sayıp, sevsinler. Gençler para pul meselelerini takmayarak evliliklerini idare etmelidir. Şimdi emekliyiz ama daha önce beyim de ben de çalışıyorduk. Birbirimizden hiç ayrımız gayrımız olmadı.Hiçbir şeyi saklamadık. Paramız buzdolabının üzerinde dururdu. Senin, benim param konusu hiç yapmazdık. İhtiyacı olan buzdolabının üzerinden alırdı.''