Başbakan Yıldırım tarım projesini açıkladı

Başbakan Binali Yıldırım Milli Tarım Projesini İzmir'de açıkladı. Yıldırım çiftçinin kullandığı mazotun yarısını ödeyeceklerini belirtti.

Başbakan Yıldırım tarım projesini açıkladı
Başbakan Yıldırım tarım projesini açıkladı
Başbakan Yıldırım, İzmir'de düzenlenen Girişimci Kadın Çiftçiler Ödül Töreni'nde konuştu. Yıldırım burada Milli Tarım Projesini açıkladı.

İşte Yıldırım'ın konuşması:

BUGÜN ANADOLU'NUN ANALARI ÖDÜLLERİNİ ALACAK

Bugün Anadolu'nun anaları ödüllerini alacaklar. Bugün Anadolunun dört bir yanından kadınlarımız geldiler, bizlerle beraber oldu. Hepinizi yürekten selamlıyorum, hoş geldiniz safalar getirdiniz. 15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Günü olarak kutlanıyor. Ekmeğini topraktan çıkaran tüm kadınlarımızın Dünya Kadın Çiftçiler Günü'nü tebrik ediyorum. İzmir tarımda hakikaten önemli bir ilimiz, büyük gücümüz. İzmir 4 milyarın üzerindeki bitkisel üretim değeriyle beşinci sırada. 1 milyar üzerindeki hayvansal üretim, 3,5 milyar üzerindeki canlı hayvan varlığıyla Türkiye'nin ikinci ili. Toplam 9 milyar liralık üretim değeri ile Türkiye'nin üçüncü büyük ilim. Yurt dışına açılan bir ihracat kapımız. İzmir süt üretimiyle de Türkiye'de bir numara.

TÜRKİYE'DE YOL KENARLARINI İZMİR SÜSLÜYOR

Süt piyasasını dengelemek için fazla sütü süt tozuna çeviriyoruz. Bunu İzmir'de başlattık. Ülkemizin refüjlerini, kaldırımlarını süsleyen şehir İzmir, onun da merkezi Bayındır, Ödemiş. Türkiye'deki bütün süs bitkilerinin üçte birinden fazlası İzmir'den geliyor. Geçen yıl en fazla tarım projesi İzmir'de gerçekleşti. Biz de destekleri artırmaya devam edeceğiz. Teknolojisi eksik bir dünya hayal edebilirsiniz ama gıdasız hiçbir dünya hayal edemezsiniz. İnsanlar doğal yaşamdan kopuyor ve daha çok hazır tüketime yöneliyor. Bir kesim de tam tersine maalesef açlıkla mücadele ediyor. Bugün 800 milyon insan açlıkla karşı karşıya, 1 milyon insan yoksullukla karşı karşıya, 600 milyon insan da tam tersine aşırı şişmanlıkla mücadele ediyor.

DÜNYADA 800 MİLYON İNSAN AÇLIK SIKINTISI ÇEKİYOR


Gıdaya erişimdeki dengesizlik insanın, insanlığın geleceğini tehdit ediyor. 2040'larda dünya nüfusunun 10 milyara çıkması bekleniyor. Her yıl 12 milyon hektar tarım arazisi yok edip gidiyor. Bilinçsizce yapılaşmalardan dolayı. Aynı zamanda 190 ülkeden 34 tanesi gıda sıkıntısı, 82 ülke de su sıkıntısı çekiyor. Bütün bunlar hamdedeceğiz, şükredeceğiz. Bu sıkıntıların hiçbiri bizde yok. Elimizdeki nimetin kadri kıymetini çok iyi bileceğiz. Alın teriyle sulanmayan hiçbir toprak bereketini sofraya taşıyamaz. Sofranın bereketini arttırmak için 14 yıldır gayret ediyoruz, çalışıyoruz. Göreve geldiğimizde Tarım Kanunu başta olmak üzere birçok düzenleme ve desteği hayata geçirdik. AK Parti iktidarlarında tam 90 milyar tarıma destek verdik. Helali hoş olsun. Tarımdaki krediler yüzde 59-60 faizler şimdi sıfırla sekiz arasında değişiyor.

GENÇ VE KADIN ÇİFTÇİLERİMİZE İLAVE DESTEK SAĞLADIK

Genç ve kadın çiftçilerimize ilave destekler sağladık. Su ürünleri 60 bin tondan 241 tona çıktı, dört kat attı. Tarımsal yıllık gelirimiz 36 milyar iken şu anda 150 milyara dayandı. Neredeyse dört kata yakın bir artış. İhracat 4 milyarın altında, şimdi 17 milyar dolar. Dört kattan fazla artış. Bunlar yeter mi, yetmez. Türkiye'nin potansiyeli bunun çok daha üstünde bir verimi, bir bereketi hak ediyor. İklimiyle, tarımıyla, zengin florasıyla Türkiye bunun çok daha fazlasını yapar. Unutmayalım, sanayileşiyoruz, kentleşme tüm hızıyla gidiyor. Hala 20 milyon vatandaşımız kırsalda ve tarımla uğraşıyor. Her 5 kişiden biri tarımda ekiyor, biçiyor, hayatını idame ettiriyor. Hedef 2023. Neyi hedefliyoruz; 150 milyar dolar tarımdan yıllık gelir. 40 milyar dolar ihracat, yani bugünkünün iki katından fazla.

İŞTE MİLLİ TARIM PROJESİ'YLE GELEN TEŞVİK VE DESTEKLER

Bu hedeflere ulaşmak içen işte tramı stratejik sektör kabul ettik ve yeni uygulamaları başlatmaya karar verdik.
Şimdi en önemli noktaya geldik. Çiftçilerimizin, hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın bu projede yani Milli Tarım Projesi'nde neler yapacağımızı kısa kısa anlatacağım.

TARIMDA HAVZA BAZLI ÜRETİME DESTEK VERECEĞİZ

Şimdiki destekler daha bilinçli hale geliyor. Türkiye'deki bütün ilçeler, iller tarım yapılan her yer tek tek masaya yatırıldı. Böylece 941 tane havza ortaya çıktı. Bu 941 havzada hangi ürünler yetişir? Pamuk nerede yetişir? Zeytin nerede yetişir? Arpa, yulaf, yonca, korunga, yem bitkileri nerede yetişir? Hangi ürün daha çok su ister? Bunları belirleyince iş kolaylaşıyor. Ürünleri havzalara uygun, yakışan desenler. Hani kilim dokursunuz, desenleri tutturamazsanız hiçbir işe yaramaz. Bu da onun gibi bir şey. 50 tane ürün var ama bizim için önemli, sonuç alınacak stratejik ürün hangileri?

Bu 19 ürünü hangi havzalarda daha iyi yetiştirip, daha az maliyette yetişiyor, bunları dağıttık. Mesela bugday her yerde desteklenecek. Yurdun hangi köşesinde, yem bitkileri her yerde ekerseniz ekin desteği alacaksınız. Her ürünü her yerde değil, bilimsel olarak tecrübelere göre tespit edilen havzalara yönlendireceğiz, oraya destek vereceğiz. Adana Ceyhan'da kurufasülye, nohut, çavdar gibi 14 tane ürün destekleniyor. Yeni sistemde mısır, buğday gibi temel ürünler başta olmak üzere 7 ürün desteklenecek. Siverek'te pamuk, mercimek, buğday yem bitkileri gibi ürünler ekilecek ve ona göre destekler verilecek. Karar veren ürünün dışında bir ürün ekmek isteyenler olabilir. Ama bilecek ki, o ürünü ektiği zaman kendi hesabına yapacak, destekleri alamayacak.

HERKES KAFASINA GÖRE DEĞİL HAVZASINA GÖRE EKİM YAPSIN

Piyasa düzenini sağlamak için Toprak Mahsulleri Ofisi etkin bir şekilde kullanılacak. Herkes kafasına göre havzasına göre ekim yapsın. Hem çiftçi hem de memleket kazansın. Havza bazlı model ne işe yarıyor? Vatandaş ne kazanacak? Mala, davara ne faydası var? Türkiye böylece ürettimde akıllı tarıma, planlamaya geçiyor. Ekelim de Allah kerim diyelim ama bununla yetinmeyelim. Baştan tedbirimizi alalım. Şimdi burası aynı zamanda patatesin merkezi. Ama bir başka il diyor ki, patates iyi para ediyormuş ben de patates ekicem. Herkes patates ekince patates çöküyor. Nerede çok mal varsa fiyat o kadar düşer, azsa fiyat o kadar yükselir.

ÇİFTÇİLER 1 YIL İÇERİSİNDE TEK BAŞVURUDA BULUNACAK


Havza Projesi ile fiyatta istikrar sağlanacak. Destekleme başvuruları çok basitleştiriyor. Çiftçiler bir yıl içerisinde tek bir başvuruda bulunacak. Desteği yılda iki kez vereceğiz. İlk destek Nisan-Mayıs, ikinci destek Eylül-Ekim'de. Yani ilki Ekim'de, ikincisi hasatta. Nasırlı ellerin teri kurumadan hakkını vereceğiz. Gübrede KDV'yi kaldırdık, yüzde 18 ucuzlayacak. Şu anda gübre yüzde 23 ucuzladı. Eskiden seçim medyanlarında kürsüye çıkan bol bol anlatırlardı. Asgari ücret, çiftçiye o, işçiye bu vs.

MAZOTUN YARISI BİZDEN

Milli Tarım Projesi Lansmanı'nda konuşan Yıldırım, 'Gübre tarımda maliyeti en fazla arttıran bir unsur. İkinci ne, mazot. Gübreyle ilgili söyledim yüzde 23 indirim sağlandı. Mazotta da şimdi bir karar verdik. Çiftçinin kullandığı mazotunun yarısı kendinden yarısı bizden. Bol bol ekin, Allah bin bereket versin. Hayırlı uğurlu olsun.' dedi.