İngiltere Başkonsolosu'ndan Türkçe Övgüsü

Birleşik Krallık İstanbul Başkonsolosu Turner: 'Türkçe öğrenirken, çoğu zaman bu dilin zenginliği karşısında hayrete düşüyorum' '77 milyon Türkçe konuşan insan, tadını çıkartmamız, içine girmemiz ve daha iyi konuşmaya çalışmamız gereken son derece zengin bir dil oluşturmuş ve oluşturmaya devam ediyor'.

Birleşik Krallık'ın İstanbul Başkonsolosu Leigh Turner, Türkçe öğrenirken, çoğu zaman bu dilin zenginliği karşısında hayrete düştüğünü kaydetti.

İngiltere Dışişleri Bakanlığının resmi internet sitesinin blog bölümünde Türkçe bir yazı kaleme alan Turner, Türkçenin renkli yönlerini, deyim ve atasözlerinin İngilizce karşılıklarını paylaştı.

'Tamam, dürüst olalım, benim Türkçem o kadar da iyi değil' diyerek yazısına başlayan Turner, neredeyse üç yılı aşkın bir süredir düzenli olarak Türkçe dersleri aldığını ve daha iyi konuşabilmeyi çok istediğini belirtti.

Turner, 'Ama gene de mükemmel öğretmenlerim sayesinde bayağı bir ilerleme kaydettim diyebilirim, mesela ağustos 2013’te yaptığım ilk Türkçe video-blogum ile Temmuz 2015’te yaptığım 'komplo teorileri videomu' karşılaştırabilirsiniz' ifadelerini kullandı.

- 'Espiri ve kültür açısından çok zengin'

Türkçede Arapçadan, Fransızcadan ve Farsçadan unsurların olduğunu aktaran Turner, şöyle devam etti:

'Türkçe, gerçekten espri ve kültür açısından çok zengin bir dil. Ama en güzeli, Türkiye’nin kültürünü ve dilin zengin mirasını gösteren sayısız deyim ve ifade kullanıyor olması.'

Turner buna örnek olarak şu Türkçe deyimleri verdi ve bazıların da İngilizce dilindeki karşılığını yazdı:

– 'Yenilen pehlivan güreşe doymaz' Anlamı: Kaybeden, başarana kadar tekrar tekrar aynı şeyi denemeye devam etmek isteyecektir.

– 'Deli deliyi görünce değneğini saklarmış' Anlamı: Kendiniz kadar asabi biriyle karşı karşıya olduğunuzu fark ettiğinizde, sakinleşmeniz gerekir.

– 'Meyve veren ağaç taşlanır' Anlamı: Fikir üreten kişi hep eleştirilir. İngilizce karşılığı: Tall poppy syndrome.

– 'Dereyi görmeden paçaları sıvama' Anlamı: Başarı için aceleci olmayın. İngilizce karşılığı: Don’t count your chickens (before they’re hatched).

– 'Su akarken testini doldur' Anlamı: İmkanınız varken para biriktirmelisiniz. İngilizce karşılığı: Make hay while the sun shines.

– 'Bal tutan parmağını yalar' Anlamı: Paradan sorumlu olan kişiler, bundan kişisel kazanç sağlayacaktır.

– 'Ayağını yorganına göre uzat' Anlamı: Bütçene göre harcama yap. İngilizce karşılığı: Cut your suit according to your cloth.

– 'Her koyun kendi bacağından asılır' Anlamı: Herkes kendi hareketlerinden sorumludur (bu deyimin bir başka versiyonu da 'Hamama giren terler'. İngilizce karşılığı: As you make your bed, so you must lie on it.

– 'Horozu çok olan köyün sabahı geç olur' Anlamı: Bir konu üzerinde çok fazla tartışma olursa, o konuda çözüme ulaşılamaz. İngilizce karşılığı: Too many cooks spoil the broth.

– 'İti ite kırdırmak” Anlamı: Kötülüğe kötülükle cevap vermek. İngilizce karşılığı: Set a thief to catch a thief.

– 'Ağaç yaşken eğilir' Anlamı: Bir kişiyi genç yaşta eğitmek, öğretmek. İngilizce karşılığı: Give me the child, and I’ll give you the man (veya You can’t teach an old dog new tricks).

– 'Damlaya damlaya göl olur' Anlamı: Küçük tasarruflarla zengin olunur. İngilizce karşılığı: Look after the pennies and the pounds will look after themselves.

– 'Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yer' Anlamı: Deneyim kazandıkça temkinli olmaya başlarsın. İngilizce karşılğı: Once bitten, twice shy veya A burnt child dreads fire.

– 'Yalancının mumu yatsıya kadar yanar' Anlamı: Yalan eninde sonunda ortaya çıkar. İngilizce karşılğı: Truth will out. (Ayrıca başka dillerde şu şekilde bir kullanım da duydum “Yalanların kısa bacakları vardır”).

Turner bu deyimlerin, atasözlerinin ve kendi bulduğu İngilizce karşılıklarının iki ülke insanlarının hayatlarıyla ilgili neler anlattığı konusunda sayfalarca kompozisyon yazılabileceğini belirterek, 'Ayrıca, atasözlerinin evrensel değerleri gösterip göstermediği hakkında da ikinci bir kompozisyon yazılabilir' görüşünü paylaştı.

Turner okuyucularına, 'Eğer yukarıdaki deyimlerin, atasözlerinin daha doğru tercümeleri varsa comments/yorumlar bölümünden benimle paylaşmanızı isterim' şeklinde seslenerek katkı yapmalarını da istedi.

Turner yazısını şöyle sonlandırdı:

'Bir diğer kompozisyon da Türk karikatüristlerin kıvrak zekası üzerine yazılabilir. Gene de şunu söylemek lazım, 77 milyon Türkçe konuşan insan, tadını çıkartmamız, içine girmemiz ve daha iyi konuşmaya çalışmamız gereken son derece zengin bir dil oluşturmuş ve oluşturmaya devam ediyor. Bu da bence, Türkçe’yi sevmek için 77 milyon tane nedenimiz var demek.'

Kaynak: AA