Padişah Kumaşı Sof Belgesel Oluyor

Ankara keçisi tiftiğinin tezgahlarda dokunmasıyla elde edilen ve Osmanlı saraylarında padişahların ve seçkin insanların kullandığı sof kumaşının üretimi belgesel oluyor

Ankara keçisi tiftiğinin tezgahlarda dokunmasıyla elde edilen ve Osmanlı saraylarında padişahların ve seçkin insanların kullandığı sof kumaşının üretimi belgesel oluyor.

Tiftik ve Sof Araştırma ve Geliştirme Derneğinin hazırladığı "Ankara’nın tarihi Sof Kumaşının Şehrin Kültürel ve Ekonomik Hayatına Yeniden Kazandırılması Projesi" Ankara Kalkınma Ajansı, Kazan Kaymakamlığı ve belediyenin desteğiyle 2013 yılında Kazan'da hayata geçirilmişti.

Artık unutulmaya yüz tutmuş sof kumaşının yeniden gün yüzüne çıkması ve endüstriyel kumaş olarak piyasalarda yerini alması için Kazan'da başlatılan üretim çalışmaları üniversitelerin de dikkatini çekti.

Hazırladığı "Bozkırdan Çıkan Mucize Tiftik" isimli projeyi Kültür Bakanlığı'na sunan Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi akademisyenlerinden Levent Bulut ve öğrencileri, Ankara’nın önemli değerlerinden Ankara keçisi ve bu keçiden elde edilen önemli bir endüstriyel ürün olan sof kumaşın tanıtılması amacıyla Kazan’da sof kumaşının işlendiği tezgahların başında kumaşın elde edilmesi ve işlenmesi hakkında bilgi aldı.

Sof kumaşının tüm aşamalarının mercek altına alınacağı projede, keçilerin otlak alanlarında kırkılmasından kumaş haline gelmesine kadar geçen süreç kayıt altına alınacak. Bulut ve öğrencileri, montajın ardından film haline getirdikleri çalışmalarını Kültür Bakanlığı’na teslim edilecek.

Sof kumaşının üretimi hakkında çeşitli araştırmaları bulunan Bünyamin Zile, sof kumaşının yazın sıcakta terletmeyen, kışın da soğuktan koruyan, anti sters özelliği de olan son derece yumuşak ve değerli bir kumaş olduğunu belirterek, "Bu kumaş hiçbir kimyasal içermez, ultraviyole ışınları yansıttığı için insanı radyasyondan da korur. Hatta astronot giysilerinin üretiminde de bu kumaştan yararlanılmaktadır" dedi.

Sofun özellikleri itibarıyla çok pahalı bir kumaş olduğunu söyleyen Bünyamin Zile, "Bu kumaşı İstanbul’daki seçkin kişiler, padişah ve etrafı ile yabancı ülkelerde yine saray halkı kullanıyorlardı" Şeklinde bilgi verdi.
Kaynak: AA