DAEŞ İle Mücadele
Doğal Kararlılık Operasyonları Birleşik Ortak Görev Gücü komutanlarından Tuğgeneral Kevin Killea, DAEŞ'e karşı operasyonlarda Türkiye'deki üslerinin ABD ve bazı koalisyon ülkelerinin kullanımına açılmasının örgüte karşı yürütülen mücadelede olumlu etkisinin olacağını söyledi.
Killea, Pentagon muhabirlerinin Suriye ve Irak'ta DAEŞ'e karşı verilen mücadeleye ilişkin sorularını Güneybatı Asya'dan video konferans yoluyla yanıtladı.
Koalisyon güçlerinin hava saldırılarıyla Suriye'nin kuzeyinde kimi desteklediklerine yönelik bir soru üzerine, Killea, Suriyeli Kürtlerin, Sünni Arapların ve taramadan geçirilen Suriyeli ılımlı muhaliflerin yer aldığı sahadaki "güvenilir" güçleri desteklediklerini kaydetti.
"Bu güçler ülkenin kuzeyinde DAEŞ'e karşı mücadeleye odaklanmış olan bizim destek verdiğimiz güçlerdir" diyen Killea, YPG güçlerinin de DAEŞ'e karşı verilen savaşta "güvenilir" partnerlerden olduğunu vurguladı.
- "Üslerin açılması pozitif etki sağlayacak"
Killea, Ankara ile Washington arasında varılan mutabakatla, Türkiye'deki hava üslerinin ABD ve bazı koalisyon ülkeleri tarafından kullanıma açılmasının DAEŞ'e karşı mücadeleye olumlu yansıyacağını belirtti.
Türkiye ile üslerin kullanılması noktasında görüşmelerin devam ettiğinin altını çizen Killea, "Yeni tesislerin açılması DAEŞ'e karşı yürütülen çabalarımıza pozitif etki sağlayacaktır. Yürütülen görüşmeler şu anda başlangıç aşamasında ve bunların ne zaman sonuçlanacağına dair bir şey diyemem" ifadesini kullandı.
Killea, bir soru üzerine, Türkiye'nin DAEŞ'le mücadele kapsamında oluşturulan uluslararası koalisyonun güçlü bir partneri olduğunu dile getirdi.
Koalisyon güçlerinin eylemlerine Türkiye'nin operasyonel olarak katılmasına ihtiyaç olduğunu belirten Killea, "Bunun sadece DAEŞ'e karşı savaşta değil, aynı zamanda Türkiye-Suriye ve Türkiye-Irak sınırını güvenli kılmak ve bu sınırların güvenliğini sağlamada da çok yararı olacaktır" diye konuştu.
Türkiye'nin kuzey Irak'ta terör örgütü PKK'yı hedef alan saldırılarının "koalisyon güçlerinin operasyonlarını nasıl etkilediğinin" yöneltilmesi üzerine Killea, "Türkiye'nin kendi savunma hakkına saygı duyuyoruz" dedi. Killea, Türkiye'nin eylemlerinin operasyonlar üzerinde ne tür bir etkisi olacağına yorum yapmayacağını ifade etti.
- Suriye'de alıkonulan eğit-donat ekibi
Killea'ya eğit-donat programına katıldıktan sonra Suriye'ye geçen muhalif savaşçıların Al-Nusra Cephesi tarafından alıkonulması da soruldu. Buna dair haberleri medyada gördüklerini belirten Killea, "Ancak bunların bizim eğitip donattığımız 'Yeni Suriyeli Güçler'le bir ilgisi bulunmuyor. Bizim eğittiklerimizin Suriye'de alıkonulduğuna dair hiçbir belirti bulunmuyor" dedi.
"Yeni Suriyeli Güçler"in Suriye'nin kuzeyindeki DAEŞ karşıtı güçlerin bir parçası olduğuna işaret eden Killea, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Eğit-donat programına katılanların hiçbirinin alıkonulmadığını size açıkça söyleyebilirim. Onların alıkonulduğuna dair haberlerin nereden çıktığını bilmiyorum ama bizdeki tüm bilgilere göre 'Yeni Suriyeli Güçler'den hiçbiri alıkonulmadı"
- Suriye ve Irak'ta DAEŞ'e yönelik 5 bin 600 hava saldırısı yapıldı
Killea, toplantının başında Irak ve Suriye'de DAEŞ hedeflerine yönelik düzenlenen hava saldırılarına ilişkin rakamsal bilgiler paylaştı. Bugüne kadar her iki ülkedeki örgütün hedeflerine dönük 5 bin 600 hava saldırı yapıldığı bilgisini veren Killea, "Suriye ve Irak'ta düzenlenen hava saldırıları DAEŞ'in manevra kabiliyetinin yanı sıra saldırı yapmalarını ve şehirleri açık alanlarda kontrol etmelerini zayıflatmış durumda" dedi.
Killea, "DAEŞ'in sahada pozisyonuna baktığımızda onların saldırıdan daha çok savunmada olduğunu görüyoruz. Saldırıları daha küçük boyutlarda ve kalıcı değil" ifadesini kullandı.
Killea, Irak'ta Ramadi'nin DAEŞ'in elinden alınması için başlatılan operasyonun planlandığı gibi gittiğini belirtti. Ramadi'nin kontrolünün geri alınması için operasyonun 12 Temmuz'da başladığı bilgisini veren Killea, bugüne kadar da DAEŞ militanlarının kentteki gücünün kırıldığını vurguladı. Killea, "Bir sonraki aşama kentin DAEŞ militanlarından temizlenmesi" diye konuştu.
Kaynak: AA
Koalisyon güçlerinin hava saldırılarıyla Suriye'nin kuzeyinde kimi desteklediklerine yönelik bir soru üzerine, Killea, Suriyeli Kürtlerin, Sünni Arapların ve taramadan geçirilen Suriyeli ılımlı muhaliflerin yer aldığı sahadaki "güvenilir" güçleri desteklediklerini kaydetti.
"Bu güçler ülkenin kuzeyinde DAEŞ'e karşı mücadeleye odaklanmış olan bizim destek verdiğimiz güçlerdir" diyen Killea, YPG güçlerinin de DAEŞ'e karşı verilen savaşta "güvenilir" partnerlerden olduğunu vurguladı.
- "Üslerin açılması pozitif etki sağlayacak"
Killea, Ankara ile Washington arasında varılan mutabakatla, Türkiye'deki hava üslerinin ABD ve bazı koalisyon ülkeleri tarafından kullanıma açılmasının DAEŞ'e karşı mücadeleye olumlu yansıyacağını belirtti.
Türkiye ile üslerin kullanılması noktasında görüşmelerin devam ettiğinin altını çizen Killea, "Yeni tesislerin açılması DAEŞ'e karşı yürütülen çabalarımıza pozitif etki sağlayacaktır. Yürütülen görüşmeler şu anda başlangıç aşamasında ve bunların ne zaman sonuçlanacağına dair bir şey diyemem" ifadesini kullandı.
Killea, bir soru üzerine, Türkiye'nin DAEŞ'le mücadele kapsamında oluşturulan uluslararası koalisyonun güçlü bir partneri olduğunu dile getirdi.
Koalisyon güçlerinin eylemlerine Türkiye'nin operasyonel olarak katılmasına ihtiyaç olduğunu belirten Killea, "Bunun sadece DAEŞ'e karşı savaşta değil, aynı zamanda Türkiye-Suriye ve Türkiye-Irak sınırını güvenli kılmak ve bu sınırların güvenliğini sağlamada da çok yararı olacaktır" diye konuştu.
Türkiye'nin kuzey Irak'ta terör örgütü PKK'yı hedef alan saldırılarının "koalisyon güçlerinin operasyonlarını nasıl etkilediğinin" yöneltilmesi üzerine Killea, "Türkiye'nin kendi savunma hakkına saygı duyuyoruz" dedi. Killea, Türkiye'nin eylemlerinin operasyonlar üzerinde ne tür bir etkisi olacağına yorum yapmayacağını ifade etti.
- Suriye'de alıkonulan eğit-donat ekibi
Killea'ya eğit-donat programına katıldıktan sonra Suriye'ye geçen muhalif savaşçıların Al-Nusra Cephesi tarafından alıkonulması da soruldu. Buna dair haberleri medyada gördüklerini belirten Killea, "Ancak bunların bizim eğitip donattığımız 'Yeni Suriyeli Güçler'le bir ilgisi bulunmuyor. Bizim eğittiklerimizin Suriye'de alıkonulduğuna dair hiçbir belirti bulunmuyor" dedi.
"Yeni Suriyeli Güçler"in Suriye'nin kuzeyindeki DAEŞ karşıtı güçlerin bir parçası olduğuna işaret eden Killea, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Eğit-donat programına katılanların hiçbirinin alıkonulmadığını size açıkça söyleyebilirim. Onların alıkonulduğuna dair haberlerin nereden çıktığını bilmiyorum ama bizdeki tüm bilgilere göre 'Yeni Suriyeli Güçler'den hiçbiri alıkonulmadı"
- Suriye ve Irak'ta DAEŞ'e yönelik 5 bin 600 hava saldırısı yapıldı
Killea, toplantının başında Irak ve Suriye'de DAEŞ hedeflerine yönelik düzenlenen hava saldırılarına ilişkin rakamsal bilgiler paylaştı. Bugüne kadar her iki ülkedeki örgütün hedeflerine dönük 5 bin 600 hava saldırı yapıldığı bilgisini veren Killea, "Suriye ve Irak'ta düzenlenen hava saldırıları DAEŞ'in manevra kabiliyetinin yanı sıra saldırı yapmalarını ve şehirleri açık alanlarda kontrol etmelerini zayıflatmış durumda" dedi.
Killea, "DAEŞ'in sahada pozisyonuna baktığımızda onların saldırıdan daha çok savunmada olduğunu görüyoruz. Saldırıları daha küçük boyutlarda ve kalıcı değil" ifadesini kullandı.
Killea, Irak'ta Ramadi'nin DAEŞ'in elinden alınması için başlatılan operasyonun planlandığı gibi gittiğini belirtti. Ramadi'nin kontrolünün geri alınması için operasyonun 12 Temmuz'da başladığı bilgisini veren Killea, bugüne kadar da DAEŞ militanlarının kentteki gücünün kırıldığını vurguladı. Killea, "Bir sonraki aşama kentin DAEŞ militanlarından temizlenmesi" diye konuştu.