Yeşilay'ın İftarı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, küreselleşmenin avantajları yanında gençlerin zararlı maddelere bağımlılığını teşvik eden sorunlu yönlerinin de bulunduğunu belirterek, "Bu durum bizim zararlı alışkanlıklarla yürüttüğümüz mücadeleyi daha güçlü daha yaygın ve daha etkin şekilde sürdürmemizi gerekli kılıyor" dedi.

Yeşilay'ın İftarı
Erdoğan, Sepetçiler Kasrı'nda düzenlenen Yeşilay iftar programında, öğrencilik yıllarında Yeşilay ile münazaralarda hep içiçe bulunduğunu belirtti.

Yeşilay'ın, Cağaloğlu'ndaki merkez binasının ve hemen onun yakınındaki Milli Türk Talebe Birliği'nin, kendileri için hareket noktası olduğunu anlatan Erdoğan, "Yeşilay'a gider, münazara ile ilgili rakiplerimizi öğrenir, konularımızı alır, ondan sonra da Milli Türk Talebe Birliği'nin salonunda yarışma için o tarihi bekler ve ondan sonra da yarışmaya hazırlanırdık. Benim gönül dünyamda böyle farklı bir yeri var" dedi.

Yeşilay'ın tarihinde önemli bir yeri olan Enver Baytan hocayı da bu vesileyle anmak istediğini dile getiren Erdoğan, "O yıllarda Yeşilay'ın gençlik kolları, bizlerle muhatap oluyordu. Oradan bu yana takip ettiğimiz Yeşilay'da bir dönem başladı ki Yeşilay adeta yokluğa mahkum oldu" diye konuştu.

Başbakan olduktan sonra Yeşilay ile ilgili adımlar atıldığını ifade eden Erdoğan, Prof. Dr. İhsan Kahraman'ın Yeşilay'ı iyi sahiplendiğini ve iyi bir ekip oluşturduğunu, bu ekiple Yeşilay'ın bir tırmanışın içine girdiğini söyledi.

Yeni dönemde yapılan bayrak değişimiyle Yeşilay'ın başına Prof. Dr. Mücahit Öztürk'ün geçtiğini hatırlatan Erdoğan, Yeşilay'ın aynı kararlılıkla bu tırmanışını devam ettireceğine inandığını belirtti.

Kızılay ve Yeşilay'ı, attıkları ve atacakları adımlarla uluslararası arenada çok farklı bir konumda görmek istediklerini aktaran Erdoğan, bunun adımlarının atıldığını ifade etti.

Ramazanın bu manevi temizlenme yanında, vücudun fiziki arınmasını sağlayan bir yanı olduğuna da inandığını söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu:

"Diğer zamanlarda gün boyu sigara kullanan bir çok insanın ramazanda bu alışkanlığını gündüzleri mecburen terk ettiğini, akşamları da azalttığını görüyoruz. Hatta diğer aylarda zaman zaman alkol alan, kumar oynayan pek çok kişinin de ramazanda bu illetten uzak durduğu ifade ediliyor. İstatistikler bunu gösteriyor. Yılın tamamını ramazan gibi değerlendirebildiğimiz zaman Yeşilay çatısı altında verdiğimiz mücadelenin başarı oranının kat be kat yükseleceği açıktır. 2008 yılında çıkan kanundan bu yana bu konuda kat ettiğimiz mesafeye baktığımızda böyle bir iklimi oluşturmamız halinde elde edeceğimiz sonuçtan heyecan duymamak mümkün değil.

Küreselleşmenin avantajları yanında gençlerin zararlı maddelere bağımlılığını teşvik eden sorunlu yönleri de bulunuyor. Bu durum bizim zararlı alışkanlıklarla yürüttüğümüz mücadeleyi daha güçlü daha yaygın ve daha etkin şekilde sürdürmemizi gerekli kılıyor. Ramazan ayı bize bu mücadelenin manevi boyutunun en az yasaklar ve cezalar kadar önemli olduğunu gösteriyor. Zararlı alışkanlıklara karşı toplumsal bilinç oluşturma anlayışının en somut karşığılı, değerler dünyamızda bu konuda zaten var olan dinamikleri harekete geçirmektir. "

- "Bir Müslüman'ın ne uyuşturucuyla, ne içkiyle, ne kumarla işi yoktur"

Bir Müslüman'ın ne uyuşturucuyla, ne içkiyle, ne kumarla zaten asla hiç bir işi olacağını dile getiren Erdoğan, "Ben mekruh kabul edilen sigarayı da bu kapsamda değerlendiriyorum" dedi.

Sigaranın vücuda zarar verdiğinin bilimsel olarak teyit edildiğini belirten Erdoğan, "Bazı bilimadamı sözde olanlar bakıyorsun hoca, koskoca profesör ama sigarayı da alkolü de hepsini götürüyor. Kendisiyle bunu konuştuğunuz zaman da savunuyor. Ama öbür tarafta yok kalpten yok böbrekten şuradan buradan bir sıkıntıyla karşısına gelindiği zamanda da 'Sigarayı bırakman lazım' veya 'Alkolü bırakman lazım'. Tamam da bunu diğer zamanlarda da savunma. Bunu açık ve net ortaya koy. Koyun ki insanlığı bizler katletmeyelim. İnsanlığın zararına çalışmayalım" diye konuştu.

Bu konuda medyayla çok savaş verdiğini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Anayasa'nın 58. Maddesi'nde, gençliğin korunmasına yönelik Anayasa maddesi olduğu halde... O zaman belediye başkanıyım. Ben bu konuda bazı televizyon programlarında açık, net tavrımı koyduğum için eleştirenler oldu. Ama ben mücadeleden yılmadım. Yine de yılmayacağım. Bunu alıp İslami noktada değerlendirenler oldu. İslam doğruyu emrediyor, kötüyü emretmiyor ki. Bunu İslam emrediyor diye buna karşı çıkmanın anlamı nedir? İlla bunun bilimsel izahını sana ayrıca mı getireceğiz. O da getirilmiş. Bütün bunlara rağmen bu mücadeleler sürdü.

Şu anda zaman zaman söyleriz; tinerciler, tinerciler... Zaman zaman söyleriz; alkol partilerinde ölenler, öldürülenler... Bunları hep konuşuyoruz. Doktorlarımızın açıklamalarını dinliyoruz. Bunlara rağmen inadına bir mücadele var. Yeşilay işte bunların karşısında bu mücadelesini her safhada sürdürecektir. Ramazan sonrasında da hem manevi bakımdan hem de kötü alışkanlıklardan uzak durma bakımından, bu mübarek ayda elde edilen kazanımların korunmasını temenni ediyorum."

(Sürecek)

Kaynak: AA