Mustafa Kemal Üniversitesi'nden 3D Harita

HATAY – Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) tarafından Hatay’ın üç boyutlu haritası hazırlandı. Coğrafi Bilgi Sistemleri tekniği ile yapılan 3D harita görselliği ön plana çıkarıyor.

Mustafa Kemal Üniversitesi'nden 3D Harita
Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Atasoy, Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Hatay’ın üç boyutlu duvar haritasının üretildiğini belirtti.

Atasoy, "Aşağı Asi Nehri Havzası’nın Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Uzaktan Algılama Teknikleriyle Erozyon Analizi” adlı kitabın ön hazırlıkları sırasında Harita Genel Komutanlığı’ndan 1/25000 ölçekli paftalar temin edildiğini belirterek, bu raster atlıkların birleştirilerek üç boyutlu Hatay haritasının üretildiğini söyledi.

Harita üzerinde Amanos Dağları ve Amik Ovası’ndaki kıvrımların en ince ayrıntılarına varıncaya kadar bütün özellikleri ile seçilebildiğini vurgulayan Atasoy, "İsteğe bağlı olarak harita üzerinde iklim, toprak, bitki, maden, nüfus, yerleşme, arazi kullanımı, fay hatları, daha önce meydana gelen depremler, tarım arazileri, şehir fonksiyon alanları gibi özellikler rahatlıkla gösterilebiliyor" dedi.

Çeşitli görevler sırasında İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı okulların duvarlarına asılı bulunan bazı duvar haritalarını incelendiklerini ve çok çeşitli hatalara rastladıklarını söyleyen Atasoy, “Değişen günün koşullarına göre bu tür hataları en az seviyeye indirmek mümkündür. Mustafa Kemal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü’nün alt yapı imkanları ve öğretim elemanı, yörenin ve Türkiye’nin atlasları ile duvar haritalarını üretebilecek kapasiteye sahiptir. Bu tür çalışmalarda yer almak elbette ki bizlere büyük bir heyecan vermektedir” diye konuştu.

Görselliği ön planda olan bu haritaların tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de çok çeşitli Coğrafi Bilgi Sistemleri ile üretilebildiğini belirten Doç. Dr. Atasoy, şöyle devam etti:

“Bu sistem, hazır bir bellektir ve sürekli geliştirilmektedir. Bu sistem, devlet kurumlarının ihtiyaç duyduğu bilgiyi çok hızlı bir şekilde üretilebilme becerisine sahiptir. Daha önce yaptığımız erozyon analizini bu sistemle yaptık ve başarılı sonuçlar elde ettik. Sistem özellikle Tarım, Hayvancılık ve Gıda Müdürlüğü ile Devlet Su İşleri’nin ihtiyaçlarına yönelik verileri üretmede büyük kolaylıklar sağlamaktadır. Örneğin DSİ’nin bütün dereler üzerinde akım ölçüm istasyonlarının olmadığını biliyoruz. Derelerin uzun yıllık ortalama akım değerleri, taşkın kontrolü ile sulama göleti ve içme suyunun sağlanması konusunda çok önemlidir. Ancak Coğrafi Bilgi Sistemleri bilinen (sıcaklık ve yağış) hareketle bilinmeyeni tahmin etmekte de üstünlükler sağlamaktadır. Yağış havzaları oluşturulup, buraya düşen yağış miktarı hesaplandığında ortaya aylık ortama akım değerleri çıkmaktadır.”

Coğrafi Bilgi Sistemleri’nin bitki çalışmalarında istenilen bitkilerin ve istenilmeyen bitkilerin takibinde oldukça başarılı sonuçlar sunduğunu da kaydeden Doç. Dr. Atasoy, haritanın aynı zamanda doğal ve kültürel özellikleri aynı anda sorgulayarak farklı amaçlara yönelik çalışmalarda kolaylıklar sağladığını kaydetti.

Kaynak: İHA