Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sabancı Açıklaması

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, "Kız çocukları gelin olmasın, çocukluklarını yaşasın. Evet iyi eğitilsinler, hiç değilse 18 yaşına kadar eğitim alsınlar. Sonra kendi ayakları üzerinde durabilsinler" dedi.

Sabancı Vakfı'nın "Çocuk Gelin Olmasın" projesi kapsamında düzenlenen basın toplantısında, "Kız Leyla" şarkısının klibi gösterildi.
Sabancı, burada yaptığı konuşmada, "Kız Leyla" şarkısındaki emeklerinden dolayı Sertap Erener'e, Sezen Aksu'ya ve Çağan Irmak'a teşekkür etti.
Çocuk gelin sorununun çok çeşitli gerekçeleri olduğunu bildiren Sabancı, "Ama bu tekrarlamaktan yılmamamız, gündemde tutmaya devam etmemiz gereken bir konu" şeklinde konuştu.

Kız çocuklarının hakları için sürekli ve el ele çalışılması gerektiğine işaret eden Sabancı, toplumun her kesiminin bu konuda yapacak işi, verecek desteği olduğunu dile getirdi.
"Kız Leyla" şarkısının yapılacak şeyleri hatırlatmak açısından önemli olduğuna inandığına vurgulayan Sabancı, "Bu sorunun bir çok boyutu var. Ama bir gerçek var; kız çocukları gelin olmasın, çocukluklarını yaşasın. Evet iyi eğitilsinler, hiç değilse 18 yaşına kadar eğitim alsınlar. Sonra kendi ayakları üzerinde durabilsinler" ifadelerini kullandı.

- "Elif Şafak ile 'Kız Leyla' şarkısının İngilizce versiyonunu yazmaya başladık"

Sanatçı Sertap Erener ise "Kız Leyla" şarkısını bir gece Sezen Aksu ile muhabbet ederken yazma fikrinin ortaya çıktığını, sonrasında da Güler Sabancı ile temasa geçtiklerini anlattı.
Çocuk gelinler konusu toplumsal bir sorun gibi görülse de bu konuda herkesin bireysel olarak sorumluluk hissedebileceğini aktaran Erener, "Bu konu erkekleri de içine alan bir konu. Erkeklerin de bu konuya sahip çıkacağından eminim. Esas mesele de zaten bunu hep birlikte çözebilmemiz" diye konuştu.

Erener, bu yıl bu konu ile ilgili Sabancı Vakfı ile çalışacağını bildirdi.
Çocuk gelin konusunun sadece Türkiye'nin problemi olmadığına işaret eden Erener, yazar Elif Şafak ile "Kız Leyla" şarkısının İngilizce versiyonunu yazmaya başladıklarını, bunu bütün dünya ile paylaşmayı planladıkları bilgisini verdi.
Farkındalığın artırılması için burada olduklarını belirten Erener, klibin sonunu mümkün olduğunca umutlu bıraktıklarını, eğer umut olmazsa pek çok konuda hayatın kolay olmayacağını vurguladı.
Çağan Irmak'ın bu konuda emeğinin büyük olduğuna dikkati çeken Erener, "Çağan, bu işe, 'Bu klibi bir tek ben çekmek isterim, başka kimse çekemez' gibi o kadar sahip çıktı. Bence de güzel bir iş çıktı. Çağan'a çok teşekkür ederiz. Sezen de bugün rahatsızlığı dolayısıyla burada olamadı. Ama biliyorum ki o da konuya ilişkin ne yapılması gerekiyorsa projenin içinde olacaktır" diye konuştu.

Kendi ailesinde çocuk gelin probleminin olmadığını, ancak araştırıldığında çevrede kolay bulunabilecek bir öykü olduğunu aktaran Erener, özellikle Çin ve Hindistan'da hatta ABD'de dahi hatırı sayılır oranda çocuk gelinin bulunduğunu söyledi.


- "Sadece kadın konusuna 15 milyon liraya yakın kaynak ayırdık"

Sabancı Vakfı Genel Müdürü Zerrin Koyunsağan da kuruluşlarından bugüne gerçekleştirdikleri çalışmalar hakkında bilgi vererek, "çocuk gelinler" konusunun da bunlardan biri olduğunu söyledi.

Kadın meselesinin Sabancı Vakfı'nın odağında olduğunu vurgulayan Koyunsağan, 2006 yılından itibaren daha toplumsal projelere yöneldiklerini; amaçlarının, kadınların eğitim ve sağlık alanları dahil topluma eşit katılımını sağlamak olduğunu anlattı.
Koyunsağan, erken yaşta evlilikler ile kadın hakları gibi kadın meselesini destekleyen pek çok konuda çalışmalar yürüttüklerini dile getirerek, sadece kadın konusunda yürütülen işlere 15 milyon liraya yakın kaynak ayırdıklarını bildirdi.
Yaptıkları projelerden doğrudan 140 bin, dolaylı yoldan da 600 bin kişinin yararlandığını aktaran Koyunsağan, "Bir kişiye eğitim verdiğinizde o orada kalmıyor. Bir öğretmene eğitim verdiğinizde o gidiyor öğrencilerine, müdürüne anlatıyor. Dolayısıyla dolaylı olarak bakıldığında 600 bin kişiye ulaşmak önemli bir rakam" diye konuştu.

Koyunsağan, 18 yaşını doldurmadan evlenmiş her kadının "çocuk gelin" olduğunu ifade etti.

Türkiye'de ve dünyada çocuk gelinlerin bir sorun ve gerçek olduğunun altını çizen Koyunsağan, şöyle devam etti:
"Gelişmekte olan ülkelerde her 3 kız çocuğundan biri 18 yaşından önce evleniyor. 9 kız çocuğundan biri ise 15 yaşından önce evleniyor. Eğer biz şimdiden herhangi bir önlem almazsak, 2050 yılına gelindiğinde 1,2 milyar kız çocuğunun 18 yaşından önce evlenmiş olacağı gibi bir hesaplama var. Bu işleri durdurmanın zamanı şimdidir. Liseye devam etmeyen kızların evlendirilme durumu daha fazla. Erken yaşta evlilik erken yaşta doğumları beraberinde getiriyor. Hem annenin hem bebeğin üzerinde erken evliliklerin ciddi zararı var. 15 yaşından önce doğum yapan kız çocuklarının kendisinin doğumda ölme oranı diğerlerine göre 5 kat daha fazla. 18 yaşından önce doğumlarda ise bebeklerin ölüm riski diğerlerine göre yüzde 60 daha fazla."
Koyunsağan, ayrıca bu kız çocuklarının gerek kendi ailesi gerekse eşi tarafından şiddete maruz kaldığını ve kendini savunamadığını belirterek, bu kadar sıkıntıya karşın hala çocuk gelinlerin olmasının nedenlerinin başında yoksulluğun geldiğini söyledi.

Koyunsağan, şunları kaydetti:
"Başlık parası ailenin geçim kaynağı oluyor. Gelenekler ergenliğe girmiş kız çocuğunun evlendirilmesine işaret ediyor. En tehlikeli hatalardan biri ise dini bilgilerin yanlış yorumlanması ve evliliklerin din ekseninde meşrulaştırılmaya çalışılmasıdır. Kız çocukları küçüklükten itibaren evlenmek ve çocuk doğurmak üzere yetiştiriliyor. Çocuk toplumsal cinsiyet rollerini benimsiyor ve bu durumu yadırgamadan çocuk kendi isteğiyle evlenebiliyor. Böyle bir problemi çözmek için bütünsel bir yaklaşıma ihtiyaç var. Yerelde bir farkındalık oluşturmak ve önleme mekanizması kurarak bu çözülebilir. Ulusal düzeyde görünürlük, küresel düzeyde de önyargıları yıkmak gerekiyor. Bunun bir suç olduğunu bilmeliyiz. Zorunlu eğitim takibini ciddi şekilde yapmalıyız. Erken yaştaki evliliklerle ilgili davalar takip edilmeli ve medyada geniş yer bulmalı."
Kaynak: AA