Araplardan Siyasi Partilere İlkeli İttifak Çağrısı

Beyt Nahreyn Arap-Arami Birliği’nce, 7 Haziran seçimlerine ilişkin yapılan açıklamada, siyasi partilere eleştirilerde bulunuldu.

Açıklamada, siyasi partilere ilkeli ittifak çağrısında da bulunuldu.
Beyt Nahreyn Arap-Arami Birliği’nce, 7 Haziran seçimlerine ve siyasi partilerin seçim çalışmaları ile ittifak girişimlerine ilişkin yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, ret, inkar ve asimilasyoncu tahakkümcü politikaların temel prensibinin kendisi dışındaki dinamikleri yok sayma ve tahakkümü altına alma baskısı olduğu belirtilerek, bu politikaların 100 yıldır Türkiye’de yaşayan tüm etnik ve dinsel azınlıklara karşı sürdürüldüğü ve son gelişmelere baktığımızda sürdürülmeye devam edildiği ifade edildi. Tüm partilerin seçim çalışmalarına bakıldığında nüans farklılıkları dışında hepsinin Arap-Arami halk topluluklarına karşı aynı ret, inkar ve tahakkümcü politikalarını devam ettirme eğilimini devam ettirdiğine dikkat çekilen açıklamada, "Sanki halkların sorunu birilerini aday göstermekmişçesine, Bir yandan sesinizi çıkarmayın zaten sizden birilerini aday gösteriyoruz size bazı rantlar sağlayacak sizde çevrenizi yemleyin derken diğer yandan bazıları da lütfedercesine tamam sizden bazılarını aday göstereceğiz ancak etnik kimliğinizi ön plana çıkarmadan bizim politikalarımıza biat etmelisiniz. Hatta bazı kesimler lütfedercesine genel merkezlerinin Arapların yoğun olduğu yerlerde birer Arap aday göstermeleri için talimat yolladıklarını bir lütuf gibi propagandasını yaparak halklarımızın dinamiklerinin ilkeli ittifak, ilkeli temsiliyet politikasını boşa çıkarmayı amaçlamaktadırlar" denildi.

"SENARYOLARIN TARAFI OLMAYACAĞIZ"
Beyt Nahreyn Arap-Arami Birliği’nin artık tarihin çöplüğüne atılması gereken insanlık suçlarının argümanları olan köhnemiş zihniyetlerin politikaları olan bu girişimleri çok net gördüğünün aktarıldığı açıklamada, şunlar kaydedildi:
"En önemlisi bu onurlu sorumluluğun bir milletvekilliği veya rantlara pazarlık edilmemesini anlayacak ve bu onuru gösterebilecek kararlılıktadır. Arap ve Arami Birliği olarak, önümüzdeki seçimde bugüne kadar uygulanan halklarımızı ve kültürel varlığımızı görmemezlikten gelen, bizlerle ilkeler çerçevesinde ittifak yapmayan senaryoların tarafı olmayacağız. Ne yazık ki hali hazırda tüm siyasi partilerin tavırlarında eski senaryonun tekrarını gözlemliyoruz. Unutulmamalı ki bizler bin yıllardır bu coğrafyadayız ve bin yıllar boyunca da kültürümüzün temelini teşkil eden barış ve kardeşlik anlayışıyla var olmaya devam edeceğiz. Tüm siyasi aktörlere, bizler bu coğrafyanın demografik, kültürel, siyasal bir aktörü olduğumuzu ve her geçen gün daha etkili bir aktörü olmaya devam edeceğimizi hatırlatmak istiyoruz. Bu sebeple miadı geçmiş yöntemlerin bir argümanı olan ‘yanımda Arap'ım var, ret ve inkar politikalarını ciddiye almayacağız’ kimsenin vitrin süsü olmayacağız. Arap-Arami halklarının dinamiklerini yok sayan, bin yıllık gasp edilen özlemlerini ilkeli ittifaklar çerçevesinde ele almayan politikaların figüranı olmayacağımızı belirtmek istiyoruz."

"İNKARI BİTİRECEK TEMSİLİYETLER YANSITILMALI"
Arap-Aramilerin desteğini almak isteyen siyasi aktörlerin halkları ile ilgili düşüncelerini programlarına yansıtarak temsile dayalı ve halkların dinamikleriyle ilkeli ittifaklar aramaları gerektiğine de işaret edilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Bir halkın, onu yok sayanlara, onu yok sayan politikalara karşı mücadelesi meşruiyetini içinde barındırır. Bu kural uluslararası benimsenmiş bir kuraldır. Bu sorunun en köklü ve tek çözüm yolu da diyaloglar ve diyalogların yol göstericiliğinde belirlenecek, inkarı bitirecek temsiliyeti yansıtmayı esas alacak ilkeler çerçevesinde ittifaklardan geçer. Bu sebeple Beyt Nahreyn Arap-Arami Birliği sorunları çözmeyen aksine derinleştiren ve yapıcı olmayan rekabeti, çatışmayı değil, çözümleyici olan diyaloğu ve ilkeli ittifakları esas almaktadır. Ben güçlüyüm, kendime göre oluşumlarda oluşturmuşum her kesimi temsil ediyorum her kesim lütuflarıma tabi olsun anlayışı, tekçi ve dayatmacı bir yaklaşımın ifadesi olacaktır ve sadece var olan statükoyu devam ettirme niyetini yansıtacaktır. Böylesi bir yaklaşım tarzı bizce diyalogun ve ilkeli ittifakların yolunu kapatmak anlamını taşıyacaktır. Çünkü her halk kendi özgün yapılanmasıyla temsil edilir. Bu tür anlayış sahiplerine şunu hatırlatmakta fayda vardır. Bu gücü elde etmenizde tüm toplumsal dinamiklerin katkıları vardır. Bu coğrafyada siyasal güç haline gelebilmiş tüm yapılanmalarda istisnasız Türk'ün, Kürt'ün, Arap’ın, Çerkez’in, Ermeni’nin yani 26 etnisitenin ve dinsel azınlıkların dinamiklerinin şu veya bu şekilde katkısı vardır, olacaktır, olmalıdır. Ortaklığın temellerini kuracak diyalog ve ittifaklar bu yaklaşımlarla sürdürülmelidir. Ancak o zaman bizim dışımızdakilerin var olduğunu ve bizim sahip olmayı istediğimiz haklarımız kadar bizim dışımızdakilerin de haklarıyla var olmaları gerektiği algısını oluşturabiliriz."

"İLKELER ÇERÇEVESİNDE İTTİFAK ÇAĞRISI YAPIYORUZ"
Arap-Arami Birliği olarak tüm siyasi aktörlere, demokratik ve kültürel haklarına yönelik programlarını açıklamalarını ve bu programlarını somut olarak toplumsal yaşama temsiliyeti yansıtacak ilkeler çerçevesinde ittifak çağrısı yaptıklarının da vurgulandığı açıklamada, şöyle denildi:
"Bu çerçevede her düzeyde ittifaka hazır olduğumuzu deklere ediyoruz. Adı konmamış, suçlayıcı, dışlayıcı, hakaret içeren boş söylemleri dikkate almayacağımızın bilinmesini istiyoruz. Arap-Arami Sami halk toplulukları halklarına, demokratik kültürel ve siyasal haklarımızı, adını koyarak programlarına almayan ve somut olarak temsiliyete yansıtmayan partilere oy vermemeleri çağrısında bulunuyoruz. Eğer bir partiye veya politik bir gruba üye veya destekçisiyseniz onlara bu taleplerinizi iletiniz ve programlarına almaları için çaba gösteriniz. Kimseye diyet borcumuz yok ve kimsenin vitrin süsü olmamalıyız. Arap-Arami Birliği olarak kimseden bir lütuf beklentisi içinde değiliz. Hakkaniyet ve ilkesel bir temsiliyetin olması gerektiğine inanıyoruz. İttifakı, ittifak yapacağımız yol arkadaşlarımızın gücünden yararlanmak, lütuf beklemek, sırtına kambur olarak değil, ittifakın yükleyeceği sorumlulukların bilincinde katkıda bulunarak önümüzdeki sürecin belirlenmesinde yol arkadaşlığı olarak değerleniyoruz. Etnik ve kültürel varlığımızı kerhen söylenen, karşılığı olmayan söylemlere değil, etnik ve kültürel varlığımızın kabulünü temsile yansıtan politikalara destek vereceğiz. Politikalarını varlığımızın inkarı üzerine dayandıran, yok sayan programlar üzerine kurmuş olan partilerden birini seçmek zorunda değiliz."
Kaynak: İHA