KTO Karatay Üniversitesi'nde Üniversite Farkındalık Etkinliği
Etkin Rehberlik ve Denetim Yoluyla Kayıtlı İstihdamın Teşviki Projesi Üniversite Farkındalık Etkinliği KTO Karatay Üniversitesi’nde gerçekleşti.
Türkiye’de kişisel gelişimin önemine değinen Yavuz, “Bizim ülkemizde kariyer gelişimi ne kadar cesur olduğunuza bağlı” diyerek kişisel gelişim ve kültür arasındaki ince çizgiye dikkat çekti. SGK İl Müdürü Yavuz, “Her zaman endişelenip hiç eyleme geçmeyiz. Kesin ve kararlı olun. Hiçbir birey yoktur ki gelecek kaygısı taşımasın. Bu kaygıdan arınmak ve endişeli ruh halinden kurtulmak için kesin ve kararlı, atılgan bireyler olunuz” dedi.
Pamukkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kamil Orhan da, kariyer gelişiminin sadece para kazanmak olmadığına değinerek; bilginin hedeflenmesi gerektiğinin altını çizdi. Orhan, öğrencilerin çalışan gruba göre daha avantajlı olduğunun; bunun nedeninin ise çalışan gruba hiçbir zaman kariyerinizi planladınız mı sorusunun yöneltilmediğinin olduğunu bildirdi.
“EYLEM PLANI ÇERÇEVESİNDE HAREKETE GEÇMELİSİNİZ “
Doç. Dr. Kamil Orhan, yaşanan en büyük sorunlardan birinin gençlerin gerçekleştirmek istedikleri hedefleri olduğunu ama bu hedefleri nasıl gerçekleştirmeleri gerektiğini bilmediklerini ifade etti.
İnsanların kaygılarının yüzde 70’inin gelecekle, yüzde 12’sinin geçmişle, yüzde 10’unun ise sağlıkla ilgili olduğunu belirten Orhan, bu kaygıların yersiz olduğunu, geleceğin henüz belirsiz, geçmişin ise düzeltilemeyeceğini gerçeğini savunarak kaygı artışının insan sağlığı üzerinde ki olumsuz etkilerinin altını çizdi. Orhan, ancak insan kaygılarının yüzde 7-8’inin gerçekten endişelenmeyi hak ettiği görüşünü savundu.
Bireylerin kendilerine sık sık, “Neredeyim?”, “Nereye gitmek istiyorum?”, “Nereye gideceğim?” sorularını yöneltmeleri gerektiğini vurgulayan Pamukkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kamil Orhan bunun yapılmadığı taktirde insanın nereye gideceğinin bir önemi olmadığının altını çizdi. “Kişilerin esas hedefi mutlu ve huzurlu olmaktır” görüşünü dile getiren Kamil Orhan; bunu başarmanın yolunun ise gelecekte bireylerin kendilerini mutlu edecek şeyleri keşfetmesinden geçtiğini belirtti.
Orhan, katılımcılara, “Bugün neredesin?”, “Nasıl geldin?”, “Nerede olacaksın?” sorularını sık sık kendilerine sormaları gerektiğini söyleyerek, kendilerini keşfetmelerini tavsiye etti.
Kamil Orhan, öncelikle bireylerin kendilerini tanımaları gerektiğini fakat fikirlerin sürekli değişken olmasından dolayı bunun oldukça zor olduğunu ifade ederek, “Kişilerin mesleklerini belirlerken kişilikleri dikkate almaları gerekir. Kişiliği aktif olan bireylerin hareketli pozisyonlarda, kişiliği pasif olan kişilerin ise; rutin pozisyonlarda yer almaları gerekir. İnsanlar ancak sevdikleri işi yaparak, başarı oranlarını artırabilir. İşinizde ihtiyacınız olan niteliklerinizi artırın. Gizli yeteneklerinizi keşfedin, çekinik yeteneklerinizi baskın çıkarın. Ben başaramam, ben yapamam gibi düşüncülerin kişilerin bulunduğu ortamdaki avantaj ve dezavantajları ayırt etmesini engelliyor. Öğrenilmiş çaresizlik sendromundan kurtulun, motive olun” dedi.
Doç. Dr. Kamil Orhan, iş hayatında yer alan kişilerin ölçülü bir şekilde çalışmadıkları takdirde, ilerleyen dönemlerde pişman olabileceklerini sözlerine ekledi.