İzmir'in Kırsal Kalkınma Reçeteleri Masaya Yatırıldı

Başkan Kocaoğlu, “Helale haram katmadan, son derece esnek, üreten, kooperatiflerin yapısına ve işine müdahale etmeyecek yeni bir oluşum öngörüyoruz” dedi.

Üreticiler adına konuşan Bademli Fidancılık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Selçuk Bilgi ise “Türkiye’de bir ilk başlıyor. Bu girişimi İzmir’de yeni bir güneş olarak değerlendiriyoruz” diye konuştu.


İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu; üretici kooperatifleri ve ziraat odaları başkanlarıyla bir araya gelerek kırsalda kalkınma reçetelerini masaya yatırdı. Bazı akademisyenlerin de katıldığı Tarihi Havagazı Fabrikası’ndaki toplantının ana konusu, üretici örgütlerinin tedarik ve pazarlama gücünün artırılması oldu.

10 yıllık çalışmalarındaki en önemli kazanımlardan birisinin, kırsalla Büyükşehir Belediyesi arasında “tereddütsüz bir güven ortamının tesis edilmesi” olduğuna dikkat çeken Başkan Aziz Kocaoğlu, “Büyükşehir Belediyesi bu işlerden para kazanılacağını, ürün çeşitliliğinin artacağını ve anlaşmalı üretim modelini ortaya koydu, hepsinden önemlisi de önderlik yapabilmek için bir güven tesis etti. Bu kazanımdan sonra, birbirine güvenen insanların yola çıktıklarında başarılı olma şansı kat be kat artıyor. 2004’ten önce 111 bin hektar olan alanımız, Büyükşehir Yasası’yla 550 bin hektar oldu, 30 Mart’tan itibaren ise yeni bağlanan 9 ilçeyle bu rakam 1 milyon 250 bin hektara ulaştı. Türkiye’deki 24 tane havzanın 4’ü artık İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin sınırları içinde. Bu büyük bir avantaj” diye konuştu.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu tarihten bu yana, tarımdan elini hiç çekmediğini ve çekmeyeceğini söyleyen Başkan Kocaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
“Üretimde bilimi kullanarak planlama yapmak, ama mutlaka ve mutlaka girdilerin tedarikinde ve ürünlerin pazarlamasında düzenleyici bir üst kurumun aktif olarak görev alması gerekir. Üst birlikten kastımız, kooperatiflerin üstüne bir şey koymak değil! Son derece esnek, üreten, kooperatiflerin yapısına ve işine müdahale etmeyecek bir yeni bir oluşum öngörüyoruz. Bunun sınırlarını çok iyi çizmek gerekir. İyi çizemezsek, örgütlenmedeki hiyerarşiyi arttırarak, iş kararlar mekanizmasında boğulabilir. Bizde çeşitli konularda çok sayıda kooperatif ve birlik var. Bunlar gücün, pazarlamanın ve tedarikin bölünmesine neden oluyor. Kooperatifle bir taraftan çiftçiyi güçlendirirken, verimliliğini ve karını arttırmaya çalışırken, özel sektörü de keskinlikle bu olayın dışında tutmamamız gerekiyor. Böyle bir birliktelik ve dayanışmayla ürünün miktarı, değeri, satış ve ihracatı artacak, bu artıştan çiftçi ve kooperatifçimiz de yararlanacaktır.”
Hedefin, ürünlerin mevsimsel dalgalanmalara göre korunmasını sağlayacak yatırımların yapılması olduğunu kaydeden Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Hedef önce yakın pazar ve sonra da bu bölgenin ihtiyacını karşılayacak ürün yelpazesini oluşturmak, sonra da bunların mevsimsel dalgalanmalardan korunması için gerekli yatırımı yapmaktır. Kooperatiflerin gerekiyorsa birleşerek, bir bölgedeki ürünü bölge ya da ilçe bazında örgütlenmesi gibi çalışmaları zaman içinde gerçekleştirmek istiyoruz. Bu toplantıdan sonra yine tarım sanayisiyle uğraşan kurumlarla da toplantılar yapacağız; herkesin birikimlerinden faydalanarak katılımcı bir yönetim anlayışıyla yeni bir model oluşturmaya çalıştıracağız. Helale haram katmadan bu işi başarmalıyız. Önemli olan ‘pazarı nasıl büyütürüz, gerçek rekabette nasıl rol buluruz, ihracatı nasıl arttırırız’ gibi sorulara yanıt bulup, hayata geçirmektir” diye konuştu.

Toplantıda konuşan Tire Süt Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Eskiyörük, İzmir için hayal denilen bir adımın atıldığını belirtti.

Eskiyörük, “Büyükşehir Belediyesi’nin tarıma katkılarıyla İzmir’deki çiftçinin cebine daha fazla para girdi, göç etmediler. Biz bunu daha da yaygınlaştırmak istiyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde bir AR-GE birimi oluşturarak envanteri çıkartıp ihtiyaçlarımızı belirleyebiliriz. Birlikte çalışmanın iyi sonuçlar vereceğini düşünüyorum” dedi.

İzmir’deki tarım potansiyelinin Türkiye ortalamasının çok üstünde olduğunu belirten Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Akın Olgun ise, “İzmir’in bu avantajını iyi kullanması gerekiyor. Pazara yakınlık avantajı, jeotermal seracılık potansiyeli, ürün çeşitliliği değerlendirilmelidir. En büyük sorun örgütlenme eksikliğidir. Büyükşehir Belediyesi’ne bu olanağı yarattığı için teşekkür ediyorum” diye konuştu.

İzmir Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Erdalllı, “Tarımının desteklenmesi konusunda devletin bize verdiği teşvik, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin arazi yollarının asfaltlanması, kooperatiflerden yapılan alımlar gibi desteklerinin yanında 10’da 1 oranında kalıyor” dedi.

Bademli Fidancılık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Mehmet Selçuk Bilgi, “Türkiye’de bir ilk başlıyor. Bu girişimi İzmir’de yeni bir güneş olarak değerlendiriyoruz. Kendi kendine yeten, alt yapısı yeterli, tarımda kalitenin ve standartın olduğu bir pazarlama organizasyonun kurulacağının işaretini aldık, teşekkür ediyorum. Hepimize üretmek düşüyor” diye konuştu.

Gödence Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Özcan Kokulu, görüşlerini “Başkan Kocaoğlu, Türkiye’de model olarak bir ilki gerçekleştirmek için yola çıktı, teşekkür ediyoruz” cümlesiyle özetlerken, Bademler Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Mehmet Sever, “Bölündükçe güçsüzleşiyoruz. İzmir’deki mücadele, kırsal kalkınmayı sağlarken örgüt bütünlüğü de sağlayacaktır” dedi.