Çanakkale ve Milli Mücadele'de Askerin Ekmeği; 'Seferberlik Çöreği'

Balıkesir'in Savaştepe ilçesine bağlı Sarıbeyler beldesinden Çanakkale Savaşları ve Kurtuluş Savaşı'nda cepheye giden askerler için yapılan "seferberlik çöreği", yaklaşık 100 yıldır aynı yöntemle üretiliyor.

Tarhana, zeytinyağı, yoğurt, un, şeker ve susam içeren, besleyici ve enerji verici çöreğin, iki aya kadar dayanabilmesi dolayısıyla o dönemde askerlerin en önemli azıkları arasında yer aldığı biliniyor.
Sarıbeyler Belediye Başkanı Lütfü Arslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 500 yılı aşkın bir tarihi bulunan beldelerinin, seferberlik çöreğiyle tanındığını söyledi.

Bu ekmek türünün ilk kez, Çanakkale Savaşları'nda cepheye giden askerler için o dönemde eldeki imkanlarla üretildiğinin bilindiğini anlatan Arslan, şöyle konuştu:
"Çöreğimiz, Çanakkale'den sonra Kurtuluş Savaşı'nda çarpışan askerlerimizin de yiyeceği olmuş. Milli Mücadele yıllarında Savaştepe yakınında oluşturulan cephede, Yunanlılarla karşı çarpışan Türk askerine de beldemiz kadınları bu çörekten yapıp götürmüş. Zeytinyağı, tarhana, şeker, un ve susam içerdiği için besleyici, enerji verici ve oldukça sağlıklı bu çörek, iki ay dayanabildiği için cephedeki askerin en önemli azığı olmuş. Giden her askerin çantasına, yakınları ya da belde sakinleri bu çörekten koymuş. Bu çörek beldemizde yaklaşık 100 yıldır üretilmektedir. Dini bayramların birkaç gün öncesinde hazırlanan çörekler, komşu ve akrabalara dağıtılır. Asker uğurlamaları ve düğünlerde yapılan bu çörek, düğün öncesinde oğlan evinden kız evine (ailenin bütçesine göre değişen en fazla 100 çörek) özel sepetler içinde törenle gönderilir. Kız evi, bu çöreklerin içine oğlan evinden gelen helvayı da koyarak düğün davetiyesi olarak akrabalarına dağıtır."
Kültür ve Turizm Bakanlığına "Sarıbeyler seferberlik çöreği" adıyla "Somut Olmayan Kültürel Miras" başvurusunda bulunduklarını anlatan Arslan, sadece bu çörek için beldelerinde hemen her ailenin kendine yetecek kadar susam ürettiğini dile getirdi.
- Sarıbeyler seferberlik çöreğinin üretim aşamaları
Belde sakinlerinden Fikriye Ayaz da çöreğin mayasının, bir gün öncesinden yoğurt, tarhana, şeker, zeytinyağı karışımından hazırlandığını belirterek, yapılışıyla ilgili şu bilgileri verdi:
"Bir gün bekleyen maya, un ve suyla karıştırılır. Hamuru oluşturduktan sonra küçük parçalara ayırıp her birini bolca susamlarız. Yaklaşık 3 saat dinlenen hamuru, pişirmeye hazır hale geldikten sonra hemen her evimizin bitişiğinde bulunan odun fırınlarında pişiririz. Bu ekmek, uzun süre bayatlamaz. Özellikle kuruduktan sonra aylarca dayanabilir. Bu yüzden savaş yıllarında askerlerimizin en önemli yiyeceği olmuş. Bu ekmekte, ürettiğimiz susamları kullanırız. Susamları, odun külü ve sıcak su karışımına atarız. Bir süre bu karışım içinde duran susamı, yıkadıktan sonra tüketime hazır hale getiririz."
- Çocukların bayram şekeri; "çakçak"
Gülsen Saruhan ise beldelerindeki her evde mutlaka bir odun fırını bulunduğunu kaydederek, kültürel bir yemek mirası bu çöreğin şimdilerde özel gün yiyeceği olduğunu söyledi.

Bir çeşit ekmek olan çöreğin, eskiden çok miktarda yapılıp tavan araları ya da kilerlerde kurutulduğunu, ihtiyaç duyuldukça asıldığı yerden çıkarılarak tüketildiğini ifade eden Saruhan, savaşta askerin ekmeği olan seferberlik çöreğinin, halen bölgelerindeki en sevilen ekmek türü olduğunu anlattı.
Ramazan ve Kurban bayramlarında çocuklar için özel olarak şekillendirilmiş çörekler yaptıklarına da değinen Saruhan, "Bu da aynı hamurdan yapılıyor ve adına 'çakçak' deniliyor. Bir bakıma çocukların bayram şekeridir. Çocuklar çok sever bu çöreği. Şeker de toplarlar ama fırınların başına giderek evin kadınından bu çörekten mutlaka alırlar" ifadesini kullandı.
Kaynak: AA