Kent Konseyi’nde Filografi ve Ebru Sanatı Üzerine Hasbihal

Kültür Sanat Haftası dolu dolu devam ediyor. Ressam Şefik Bursalı-RŞB Sanat Galerisi’ndeki programın ikinci gününde ebru sanatı üzerine atölye çalışmaları yapıldı. Bursalıların ilgi gösterdiği çalışmaların söyleşi bölümünde ise filografi ve ebru sanatçıları tecrübelerini aktardı.

BKK Başkanı Semih Pala, Büyükşehir Belediyesi’nin katkıları ve BKK’nin organizasyonuyla insana ve şehri faydalı çalışmalar yaptıklarını hatırlattı. 4 Meclis, 30 çalışma grubu, yüzlerce gönüllü katılımcıyla Türkiye’ye örnek olduklarını belirten Pala, Kültür Sanat Haftası programının yoğun şekilde yürütüldüğünü ifade etti.

Pala, “Gönüllülük esasıyla Kültür Sanat Haftası’na katkı koyan eser sahiplerine teşekkür ediyorum. Bir hafta sürecek olan faaliyette sergimiz sürekli açık olacak. Bunun yanında bilgilendirici toplantılar ve atölye çalışmaları yapılacak. Sanatçılar tecrübelerini insanlarımıza aktaracak” dedi.

Folgrafi ustası Saim Devrilmez, programı düzenleyenlere ve eserleriyle katkı koyanlara teşekkür etti. Çivileri çakıp, tellerle örerek ortaya şekil çıkartma sanatı olan filografinin çok hızlı şekilde Türkiye’ye yayıldığını ve meraklılarının arttığını anlatan Devrilmez, filografinin sanat değil zanaat olduğunu söyledi.

Özellikle Bursa’da çok sayıda filografi hocası bulunduğunu dile getiren Devrilmez, “Filografi bana göre bir tedavi yöntemidir. İnsan çivileri vurdukça mutlu oluyor. Sonunda ortaya ne çıkacağını bilmiyorsunuz. Benim bir ustam yok. Yurtdışındayken tamamen merak üzerine bu çalışmalara başladım. Sanat, insanları mutlu etmek için vardır” diye konuştu.

‘Ebru ile hasbihal’ bölümünde konuşan Mahmut Peşteli ise, 14 yıldan beri ebru sanatıyla uğraştığını söyledi.

Osmanlı döneminde büyük önem verilen, saray tarafından desteklenen sanat kollarının günümüzde geri kaldığını anlatan Peşteli, “Evine para götüremeyen bir millet sanata para ayıramaz. Osmanlı’nın son dönemleri, Cumhuriyetin ilk yıllarındaki savaşlar yüzünden ebru, hat gibi sanatlarımız fetret dönemi geçirdi. Birçok sanatçı ya şehit olmuş, ya da elini eteğini çekmiş. Özellikle batı kültürü merakı ve empoze edilmesi sonucu başka sanatlara öncelik tanınmış. Atalarımızdan gelen ve bize ait olan sanat kolları ötekileştirilmiş. Çok şükür Türkiye’nin son yıllardaki kalkınma sürecine girmesiyle gerek belediyeler, gerek insanımızın gayretiyle bu alanda kıpırdanmalar başladı.

İnşallah bu merak sürer” diye konuştu.

Ebru ustası Tuğba Balcıoğlu da, ebru sanatına başlayalı 11 sene olduğunu, İstanbul’un dışında birçok Anadolu şehrinde ebru sanatının hızla geliştiğini ve sanatçılar yetiştiğini dile getirdi. Ebrunun klasik bir sanat yönünü öğrenip öğrencilik kısmını geçtikten sonra yeni çiçek denemeleri yaptığını söyleyen Balcıoğlu, “Her çiçeğin ayrı bir hikayesi vardır. Bunun olması gerektiğine inanıyorum. Herkesin kendi üslubu olmalıdır. Sanatın da amacı budur” dedi.

Konuşmaların ardından sanatçılar, dinleyicilerin sorularını cevapladı. Programın sonunda BKK Başkanı Semih Pala, BKK Kültür Sanat Çalışma Grubu Temsilcisi Gülay Ünal, BKK Gençlik Meclisi yürütme Kurulu üyesi Esma Işığıbol tarafından sanatçılara plaket takdim edildi.