'Parktaki Hayvanlara Ballı, İncirli Kış Menüsü'
Farklı iklim koşullarından yüzlerce yaban hayvanının yaşadığı İzmir Doğal Yaşam Parkı'nda "kış moduna" geçildi. Özellikle sıcak iklim hayvanlarının, sıcaklığın 3 derecelere kadar düştüğü geceleri rahat geçirebilmesi için yiyecek miktarları, menüleri ve barınakları doğadaki yaşam şartlarına göre düzenlendi.
Sasalı'da 425 dönümlük alanda kurulu parkta yaşayan yaklaşık bin 500 yaban hayvanının, kışı yaşam koşullarına en uygun ortamlarda geçirebilmeleri için tedbirler alındı.
Metabolizmaları yaz ve kış aylarında farklı çalışan hayvanların menüleri değiştirildi. Kış soğuğundan vücudundaki yağ oranını artırarak korunan kaplan, aslan gibi kedigiller familyası hayvanlarının yiyecek miktarları artırıldı. Sıcaklığın düşük olduğu günlerde daha az hareket eden yaban hayvanlarının yiyecekleri ise azaltıldı. Kışın daha az yiyecek tüketen şahin, akbaba gibi yırtıcı kuşlara, yüzde 10 civarında daha az yemek veriliyor.
Fil, maymun, zürafa gibi soğuk günlerde fazla enerjiye ihtiyaç duyan hayvanların da menülerinde değişiklik yapıldı. Bu hayvanların menülerine bal, kuru üzüm, kuru incir gibi enerji değeri yüksek yiyecekler eklendi. Kanatlılarla geviş getirenler de enerjisi yüksek mısır ve yoncayla besleniyor.
Doğal yaşam parkında hayvanların barınakları, merkezi ısıtma sistemi ile rahat edecekleri ısılarda tutuluyor. Fillerin iç barınaklarının ısısı 12-13 derecenin altına düşürülmüyor. Tropik iklim hayvanı lemurlar da elektrikli ısıtıcılarla soğuktan korunuyor.
Tropik iklimlerde yaşayabilen balık, yılan, timsah ve kuşların bulunduğu tropik merkez, özel ısıtma ve nemlendirme sistemiyle tüm yıl 26 derecede tutuluyor.
İzmir Doğal Yaşam Parkı Müdürü Şahin Afşin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, parktaki yaban hayvanlarının farklı iklimlerden geldiğini vurgulayarak, hava sıcaklıklarının ciddi oranda düşmesiyle onlara en uygun ortamı oluşturmak için çalıştıklarını söyledi.
Park sakinlerinin soğuk havada rahat etmesini sağlayacak hazırlıkları tamamladıklarını aktaran Afşin, şunları kaydetti:
"Burası doğal yaşam parkı, hayvanat bahçesi değil. Yani doğal ortamlarına yakın değil, doğal yaşam ortamlarının birebir aynısını oluşturuyoruz. Türkiye'de ilk fil doğumu burada oldu. Kedigiller türlerinden yavru alabildik. Bunlardan şunu anlayabiliyoruz, doğal yaşam parkı, ortamlarına birebir uygun olduğundan bu türler üremelerine devam ediyor."
Kaynak: AA
Metabolizmaları yaz ve kış aylarında farklı çalışan hayvanların menüleri değiştirildi. Kış soğuğundan vücudundaki yağ oranını artırarak korunan kaplan, aslan gibi kedigiller familyası hayvanlarının yiyecek miktarları artırıldı. Sıcaklığın düşük olduğu günlerde daha az hareket eden yaban hayvanlarının yiyecekleri ise azaltıldı. Kışın daha az yiyecek tüketen şahin, akbaba gibi yırtıcı kuşlara, yüzde 10 civarında daha az yemek veriliyor.
Fil, maymun, zürafa gibi soğuk günlerde fazla enerjiye ihtiyaç duyan hayvanların da menülerinde değişiklik yapıldı. Bu hayvanların menülerine bal, kuru üzüm, kuru incir gibi enerji değeri yüksek yiyecekler eklendi. Kanatlılarla geviş getirenler de enerjisi yüksek mısır ve yoncayla besleniyor.
Doğal yaşam parkında hayvanların barınakları, merkezi ısıtma sistemi ile rahat edecekleri ısılarda tutuluyor. Fillerin iç barınaklarının ısısı 12-13 derecenin altına düşürülmüyor. Tropik iklim hayvanı lemurlar da elektrikli ısıtıcılarla soğuktan korunuyor.
Tropik iklimlerde yaşayabilen balık, yılan, timsah ve kuşların bulunduğu tropik merkez, özel ısıtma ve nemlendirme sistemiyle tüm yıl 26 derecede tutuluyor.
İzmir Doğal Yaşam Parkı Müdürü Şahin Afşin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, parktaki yaban hayvanlarının farklı iklimlerden geldiğini vurgulayarak, hava sıcaklıklarının ciddi oranda düşmesiyle onlara en uygun ortamı oluşturmak için çalıştıklarını söyledi.
Park sakinlerinin soğuk havada rahat etmesini sağlayacak hazırlıkları tamamladıklarını aktaran Afşin, şunları kaydetti:
"Burası doğal yaşam parkı, hayvanat bahçesi değil. Yani doğal ortamlarına yakın değil, doğal yaşam ortamlarının birebir aynısını oluşturuyoruz. Türkiye'de ilk fil doğumu burada oldu. Kedigiller türlerinden yavru alabildik. Bunlardan şunu anlayabiliyoruz, doğal yaşam parkı, ortamlarına birebir uygun olduğundan bu türler üremelerine devam ediyor."