Kurban Etini Haşlayarak Tüketin!

Karboksipunktur Uzmanı Dr. Fevzi Özgönül, Kurban Bayramında, doğru yöntemler ile pişirilen kurban etlerinin hem kavurma hem de haşlama olarak yenilmesinin sağlık açısından çok faydalı olduğunu ve bu sayede bedenimizin daha güçlü olacağını belirtti.

Kurban Etini Haşlayarak Tüketin!

Özgönül, “Havaların tam soğumaya başladığı bu günlerde Kurban Bayramı büyük bir kurtarıcı olarak kapımıza geldi.Havalar soğuyup enfeksiyon hastalıkları görülmeye başlandığında protein bakımından daha da zengin beslenmemiz gereklidir. Özellikle hayvansal proteinler bu dönemde çok önemlidir. Vücut bağışıklık sisteminin güçlü olması gerektiği sonbahar ve kış aylarında dikkatinizi vücudun en önemli ihtiyaçlarından biri olan çinko mineraline çekmek istiyorum. Çinko vücudun savunma ve tamir mekanizmalarında çok önemli rol oynar, birçok enzimin yapısına girer, aynı zamanda besin seçiminde etkisi olan, tat alma duyumuzun oluşmasında da rolü vardır. Kışın hastalıklara karşı direncimizi artırır.Faydalarını saymakla bitiremeyeceğimiz çinko mineralini en rahat kurban etlerinden alabiliriz.” Dedi.

Genelde kilo problemi yaşayanların yanlış bilgilendirmeden dolayı ben haşlamayı tercih ettiğini ifade eden Özgönül, “Aslında iç yağı ile yapılan bir kavurma hem vücudumuzu güçlendirir hem de kilo ile mücadelemizde bize fazlasıyla yardımcı olur. Bilinenin aksine yağlı yemekler bizi şişmanlatmaz ,yağ ve proteini yememek veya onların sindirimini sağlayamamak bizi güçsüzleştirir ve kilo almamıza neden olur. Biz tüm hastalarımıza, ister kavurma ister haşlama olsun, bu bayram da et yemeklerinden uzak durmamalarını ve mümkün olduğu kadar sağlıklı pişirilen kurban etlerinden bol bol tüketmeleri gerektiğini belirttik.” Diye konuştu.

Özgönül, kurban bayramında en güzel kurban eti pişirme tarifini ise şöyle anlattı; “Kurban etimizin çok yağlı kısımlarını iyice temizleyip küp küp doğrayalım, Eti rahatlıkla pişeceği büyüklükte bir tencereye alalım, Kesinlikle tere yağ veya kuyruk yağı koymayalım, et kendi ağı ile pişmeye başlamalıdır. Çatal, bıçak gibi delici bir gereçle karıştırmayalım yoksa etin içerisindeki su fazlası ile dışarı çıkar, böylece etim hem tadı hem de besin değeri kaybolur. Eti mutlaka çok kısık ateşte ve tencerenin kapağı tam kapalı şeklide kendi suyunda pişirelim. Bu dönemde tuz eklemeyelim. Etin tam anlamı ile pişmesine gerek yoktur. Suyunun azalması ve yarı yarıya pişme işlemi gerçekleşmesi yeterlidir. Etin besin değerini kaybetmemesi için çok hızlı pişirmememiz gerekiyor. Büyükçe bir derin tavaya iç yağını(organları çevreleyen ve besin değeri çok yüksek olan yağ) çok küçük parçalara ayırıp bu tavada yavaş ateşte iyice eriyene kadar pişirin. Bu yağın miktarı etin %25 i kadar olmalıdır, Yani bir kilo ete karşılık 250 gr iç yağ olmalıdır. Daha sonra bu yağı pişirdiğimiz etin içerisine karıştırıp pişirmeye devam etmeliyiz. Etin suyu tam olarak çekildiğinde tuz ve baharatlar ekleyerek afiyet ile yiyebiliriz. Çatal, bıçak gibi delici bir gereçle karıştırmayalım yoksa etin içerisindeki su fazlası ile dışarı çıkar, böylece etim hem tadı hem de besin değeri kaybolur.”
Kaynak: İHA