Ak Parti’li Uslu’dan Çarpıcı Açıklamalar

Ama aynı kişi Adana ve Hatay’dan geçen TIR’ları durdurmaya koşarak gidiyor. Sonra ne yapılmak isteniyor. Türkiye’nin gerek Yasin El Kadı üzerinden, gerek El Kaide ve El Nursa ile ilişkileri kurulmak suretiyle Türkiye terörist devlet gösterilmek ve Başbakanımız da terörist olarak ilan edilmek ve dünyada dışlanmak suretiyle, hatta mümkünse dünya ile ilişkileri kesilmek suretiyle Türkiye’nin dışına çıkması engellenmek isteniyor. Kırmızı bültenle aranan adam haline getirilmek isteniyor. Neden çünkü Başbakanımız yerli düşünüyor, milli düşünüyor ve bu ülkenin geleceğini düşünüyor. Tüm bu olup bitenler sosyal medya aracılığı ile de manipüle edilmeye çalışılıyor” dedi.


AK Parti Çorum İl Danışma Meclis toplantısında konuşan AK Parti Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Salim Uslu, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı engellemek isteyenlerin, rahatsız olanların rahatsızlıklarını ekonomik olarak ülkeye zarar vererek, siyasal olarak karıştırarak, seçimleri manipüle etmeye çalıştığını kaydeden Uslu, yaşananlardan Türkiye’nin zarar gördüğünü belirtti.

17 Aralık’ta ortaya konan operasyonda ciddi hukuki hatalar yapıldığını savunan Uslu, birbirinden ayrı konuların tek dosyada birleştirilerek insanların kafalarının karıştırılmaya, vicdanların esir alınmaya çalışıldığını söyledi.

Gezi olayları ile 17 Aralık operasyonu arasında bağlantı kurmanın mümkün olduğunu belirterek, Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş’ı sert bir dille eleştiren Uslu, “Kanalistanbul projesi 50 milyar dolardan daha büyük. Üçüncü havaalanı 30 milyardan daha büyük. Üçüncü köprü 4 milyar. Hızlı tren yatırımlarının toplamı 4 milyar. Kültür Tabiat ve Varlıklarını Koruma Kurulu’nda yapılan aramada Kanalistanbul projesinin sır gibi saklanan planları şimdi maalesef birilerinin eline geçmiş durumda. Kimlerin eline geçtiği, içeride ve dışarıda ne maksatla kullanılacağı tartışılır. Gezi olaylarını Başbakan Yardımcımız Bülent Arınç’la görüşen Gezi Platformu üyeleri ne diyordu. Az önce rakamlarla ifade ettiğim Kanalistanbul, üçüncü havaalanı ve köprü, HES’ler olmasın diyordu. Savcı Akkaş ne yaptı. 3. köprünün, havaalanının müteahhidine tutuklama kararı verdi. Gezi olaylarıyla 17 Aralık operasyonu arasında bir bağlantı kurmak mümkün mü? Evet, mümkün. Dün yatırımlarımız olmasın diyenler ağaç diye yola çıkmışlardı, bugün de başka bahanelerle yola çıkanlar o yatırımların müteahhitlerine tutuklama kararı çıkardılar. Oysa belli çevreler hiçbir zaman bu savcı tarafından tahkikata uğramadı. Bu savcı, Sabancı suikastının arkasındaki gerçekleri ortaya çıkartamayan savcıdır. Bir türlü sonuçlanamayan Hrant Dink davasının savcısı bu savcıdır. MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı tutuklamak isteyen savcı bu savcıdır. Başbakan’ın evine baskın yapmak isteyen yine bu savcı Akkaş’tır” diye konuştu.

Halkbank operasyonunda ayakkabı kutularında bulunan paraların nasıl bir düzmece olduğunun ortaya çıkacağını söyleyen Uslu, “Çünkü biz insanların aklını ve vicdanlarını esir alan bu tür kurgulara çok aşinayız. Çok tanıdık geliyor bize. Fadime Şahin olayından biliyoruz, Kalkancı olayından biliyoruz. Bu tür olayları geçmişte çok gördük. ABD yetkilileri 24 Nisan 2012’de yaptırım istedi. 17 Aralık’ta Halkbank’a yönelik operasyonda genel müdür tutuklandı. El konulan bilgisayarda Türkiye’nin en mahrem sırları vardı. Bu sırların CIA ya da MOSSAD’a servis edildiğinden derin kaygılar duyuyoruz. Bu operasyonlara en çok ise İsrail, Batı’da Türkiye’nin gelişmesinden rahatsız olan çevreler sevindi” ifadelerini kullandı.

TÜSİAD’ın açıklamalarına da değinen Uslu, “TÜSİAD’ın söylediklerine itibar etmeyin. TÜSİAD’ın demokrasi sicili bozuktur. Onlar böyle zor zamanlarda fırsat kollar, şartlar kendileri için elverişli olduğunda kafalarını çıkarırlar. Bülent Tanır vardı. Bir hukuk profesörü idi. Demokratikleşme ve Anayasa önerisi hazırladı TÜSİAD’a. TÜSİAD bu anayasa önerisini önce kamuoyuyla paylaştı, sonra gizledi. Kendi hazırlattıkları öneriye sahip çıkmadıkları gibi onu hazırlayana da sahip çıkmadılar. En son TÜSİAD toplantısında İshak Alaton’u yuhaladılar. TÜSİAD demokratikleşme iddialarından vazgeçti. 12 Eylül referandumunda demokratikleşmeye karşı çıktı. 28 Şubat’ta, 27 Nisan muhtırasında sesini çıkarmadı. 12 Eylül’de esas duruşa geçti. Bunlar hükümetlere diz çöktürmeye alışmışlar. TÜRKONFED Başkanı Erdem Çenesiz Anadolu sermayesini temsil ediyor diye tahammül edemediler, bir gece darbesiyle uzaklaştırdılar. Onun için TÜSİAD’a itibar etmeyiniz” şeklinde konuştu.

AK Parti Çorum Milletvekili Cahit Bağcı ise, 17 Aralık operasyonuyla Recep Tayyip Erdoğan’sız bir hükümetin istendiğini, operasyonun gerçek yüzünün de yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladığını belirtti.

Gezi olaylarında yeşil kılıfa bürünenlerin hükümete operasyon düzenlediğini, bugün de yolsuzluk kılıfına bürünülerek aynı operasyonun tekrarlandığını dile getiren Bağcı, bu çevrelere milletin en güzel cevabı sandıkta vereceğini söyledi

Toplantıya Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, AK Parti Çorum İl Başkanı Ahmet Sami Ceylan, AK Parti Merkez İlçe Başkanı Mustafa Köse ve partililer katıldı.