Türkiye Kent Konseyleri Platformu Kuşadası'nda Toplandı

AYDIN - Türkiye Kent Konseyleri Platformu 11. Buluşması Kuşadası'nda yapıldı.

Dönem Başkanı Söke Belediyesi Başkan Yardımcısı Levent Tuna, toplantıda yaptığı konuşmada kent konseylerinin daha iyi bir çevre, yaşanabilir çağdaş kentler yaratmayı kendine amaç edindiğini belirterek, "Bizlere düşen geçmiş kültür mirasımıza sahip çıkıp, günümüzün yaşanabilir, çağdaş kentlerini kurmak ve yaşatmaktır" dedi.

Dönem başkanı olarak toplantıyı iki olguya ithaf etmek istediklerini kaydeden Tuna şöyle konuştu:

"Birincisi 43 yıl önce muhataplarına sorulmadan, onları karar sürecine dahil etmeden çıkarılmak istenen çalışma yasalarını protesto eden işçi sendikalarının protestolarının kanlı bir şekilde bastırılmasında hayatlarını kaybeden, haklarını savunan o işçilere ithaf ediyorum. İkinci ithafım ise çiçeğiyle, böceğiyle, ağacıyla, parkıyla kentini savunan, yaşadığı kenti daha yaşanabilir kılmak için mücadele eden, İstanbul Gezi Parkı direnişinedir."

Toplantıya katılan, Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi Üyesi Murat Karayalçın, Gezi Parkı olaylarının siyasi bakış açısıyla tartışıldığına işaret ederek, gelinen noktadan sonra tartışma konusunun kentsel katılım olacağını kaydetti.

Karayalçın, Gezi Parkı projesinin siyasi meşruiyeti de teknik meşruiyeti de olmadığını savunarak, "İnsanlarımız bir meşruiyet zeminin temeline dayanmayan projelere bardağın son damlasının aşması gibi tepki göstermektedir. Bir kararda, hem teknik hem siyasi meşruiyet yoksa o karar kuvvetli bir kaprisin ürünüdür" dedi.

İstanbul'da gündeme gelen Kanal İstanbul, 3.Köprü ile 3. Havalimanı projelerinin hükümet tarafından seçim sürecinde gündeme getirildiğini söyleyen Karayalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu projelerin siyasi meşruiyeti vardır. Ancak teknik ve vicdani meşruiyeti yoktur. Bir kentin anayasası çevre düzeni planlarıdır. İstanbul'un anayasasını 500 teknik insan birlikte hazırladı. 2009 yılında İstanbul Belediye Meclisinde oy birliği ile kabul edildi. İstanbul meclisi kentin doğu ve batı kesimlerine göre büyümesini öngördü. Bunu karar bağladı. Bunun nedeni İstanbul'un akciğeri ve su kaynaklarının kuzey-güney bölgelerinde olmasıdır. Bugün gündeme gelen üç proje bu planlarda yoktur."

Projelerin mali portresinin, kamuoyunun maliyetleri konusunda hiçbir şey bilmediğini dile getiren Murat Karayalçın, şunları kaydetti:

"Projelerin Yüksek Planlama Kurulu tarafından kabul edildiği açıklanmıştır. Bir projenin YPK tarafından kabul edilmesi demek eski bir başbakan yardımcısı olarak söylüyorum, o projenin yapılabilirlik raporunun, ÇED raporunun hazır olduğunu gerektirir. Maalesef bizler Kanal İstanbul projesinin maliyetini bilmiyoruz. Türkiye ne kadar harcayacak veya ne kadar borçlanacak. 40 milyar dolara çıkacağı tahmin ediliyor. 3. köprü, 3. havalimanını eklediğinizde, bu üç projenin toplam maliyeti 60 milyar dolar dolaylarında olacağı söyleniyor. Neredeyse Türkiye milli gelirinin yüzde onu bu üç proje için harcanacak. Böyle bir şey olabilir mi? Türkiye milli gelirin üç proje alacak ama teknik meşruiyeti nedir onu tam olarak kimse bilmeyecek."

Kent konseylerinin temsilcilerinin de konuştuğu toplantı sonunda, Gezi Parkı olaylarının gündeme eklenerek sonuç bildirgesinde yer alması kararlaştırıldı.

Kaynak: AA