Ab Bakanı ve Başmüzakereci Bağış Açıklaması
ANKARA - AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Taksim Gezi Parkı odaklı gösterilerin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın karşılaştığı ilk zorluk olmadığını belirterek, "Bütün politik kariyeri kriz yönetimi üzerine kurulmuştur. Ancak her kriz onu daha güçlü kılmıştır. İnanıyorum ki Başbakan bu süreçten eskisinden daha güçlü olarak çıkacaktır" dedi.
Egemen Bağış, Wall Street Journal'ın Gezi Parkı odaklı gelişmelere ilişkin sorularını yanıtladı.
Avrupa Parlamentosu'nun Gezi Parkı'nda ağaçların kesilmek istenmesi iddiasıyla başlayan gösteriler sonrası Türkiye aleyhinde aldığı kararı eleştiren Bağış, AP tarafından yapılan açıklamaların bazılarının yakışıksız ve olup bitenlerle alakasız olduğunu belirtti.
"Gerçkten bu eleştirinin neden kaynaklandığını anlamaya çalışıyorum" ifadesini kullanan Bağış, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eylemcilerle ilk günden itibaren diyalog kurmaya çalıştığını, eylemcilerin temsilcileriyle dört buçuk saat geçirdiğini ve onları gerçekten anlamaya çalıştığını vurguladı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın da Taksim Platformu üyeleriyle bir görüşme gerçekleştirdiğini hatırlatan Bağış, AP üyelerinin kendi ülkelerinde polis şiddeti olduğunda bu tarz çağrılarda bulunmadıklarına dikkati çekti.
-Avrupa'nın en yenilikçi hükümeti
AB'nin Genişlemeden Sorumlu Komiseri Stefan Füle ve AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton'ın, AP'yi ve üye devletleri müzakerelerde 23. ve 24. fasılların açılması yönündeki çağrısını olumlu karşıladığını belirten Bağış, bazı çevrelerin Türkiye'nin gelişmesinden rahatsızlık duyduğunu dile getirdi. Bağış şunları kaydetti:
"Avrupalı bazı politikacıların Türkiye ile ilişkileri dondurma çağrısında bulunduklarını işitiyorum. Bu gerçekten çok kötü bir atmosfer oluşturur. Bu tarz bir yaklaşım sadece Türkiye için değil, aynı zamanda AB üyelerinin menfaatleri için de oldukça zarar verici olacaktır. Bence bazıları Türkiyenin gelişmesini hazmedemiyor. Bugün Türkiye, Avrupa'daki en ilerici, kendine güvenen bir ülkesi, hükümeti en yenilikçi hükümettir. Aynı zamanda Erdoğan da Avrupa'daki en popüler liderdir."
"Neden bazıları Türkiye'nin gelişmesini istemiyor?" sorusuna Bağış, "Çünkü eskiden, enflasyon ve faiz oranları çok yüksekken, bazı gruplar bundan ciddi rant elde ediyordu. Şimdi ise öyle değil ve bu durum onları rahatsız ediyor olabilir" yanıtını verdi.
Gösterilerle ilgili yabancı medyanın yayınlarının hükümet tarafından eleştirildiğinin hatırlatılması üzerine ise Bağış, uluslararası medyanın olaylara yaklaşımının "emsalsiz" olduğunu vurguladı. CNN International'ın geçtiğimiz aylarda meydana gelen Boston Maratonu patlamalarına, Avrupa'daki gösterilere ve Suriye'deki olaylara bu kadar yer vermediğine dikkati çeken Bağış, "Suriye'de bir diktatör hergün kendi halkından yüzlerce insanı öldürüyor. CNN International ise bunu görmemezlikten gelirken, Taksim'den aralıksız 3 saat naklen yayın yapıyor" değerlendirmesini yaptı.
Emniyet güçlerinin aşırı güç kullandığı eleştirileri sonrası bazı polislerin cezalandırıp cezalandırılmayacağının sorulması üzerine de Bağış, üç polis yetkilisinin İzmir'de açığa alındığını, aşırı güç kullanımıyla ilgili diğer vakalarla ilgili de soruşturma başlatıldığını belirtti.
İçişleri Bakanı Muammer Güler'in bu soruşturmaları bizzat takip ettiğini vurgulayan Bağış, sonuçların parlamentoya rapor olarak sunulacağını belirtti.
-"Başbakan bu süreçten de güçlenerek çıkacak"
Egemen Bağış, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın üslubuyla ilgili yöneltilen soruya ise şu yanıtı verdi:
"Sayın Başbakan'ın tarzı son 12 yıldır değişmedi. Bu tarz ona 2002'de oyların yüzde 35'ini, 2007'de yüzde 47'sini ve 2011'de yüzde 50'sini kazandırdı. Onun tarzı, onun tarzıdır. Halkını düşünüyor. Ülkesinin şimdiye kadarki en başarılı başbakanı. Kendisi önceki başbakanlarla karşılaştırıldığında, halkına çok daha fazla bireysel haklar verdi. İnsanların alkol tüketmesine ilişkin bir yasaklama söz konusu değil. Sadece alkol tüketmenin onlar için iyi olmadığını söylüyor. Kendisi de hiçbirini kullanmayarak halkına örnek oluyor. Ama insanlar ne istiyorlarsa yapmakta özgürler. Şahsen, ben onların başbakanımızı anladıklarını düşünmüyorum. Son 12 yılda Başbakan Erdoğan'la çok yakın çalıştık. Biliyorum ki halkını gerçekten seviyor ve kendini halkına adadı, kendini sevmeyenlere bile."
Eylemlerin nasıl sona ereceğiyle ilgili yöneltilen soruya da Bağış, "Bu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın baş etmek zorunda olduğu ilk kriz değil. Bütün politik kariyeri kriz yönetimi üzerine kurulmuştur. Ancak her kriz onu daha güçlü kılmıştır. İnanıyorum ki, Başbakan bu süreçten eskisinden daha güçlü olarak çıkacaktır" cevabını verdi.
Kaynak: AA
Avrupa Parlamentosu'nun Gezi Parkı'nda ağaçların kesilmek istenmesi iddiasıyla başlayan gösteriler sonrası Türkiye aleyhinde aldığı kararı eleştiren Bağış, AP tarafından yapılan açıklamaların bazılarının yakışıksız ve olup bitenlerle alakasız olduğunu belirtti.
"Gerçkten bu eleştirinin neden kaynaklandığını anlamaya çalışıyorum" ifadesini kullanan Bağış, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eylemcilerle ilk günden itibaren diyalog kurmaya çalıştığını, eylemcilerin temsilcileriyle dört buçuk saat geçirdiğini ve onları gerçekten anlamaya çalıştığını vurguladı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın da Taksim Platformu üyeleriyle bir görüşme gerçekleştirdiğini hatırlatan Bağış, AP üyelerinin kendi ülkelerinde polis şiddeti olduğunda bu tarz çağrılarda bulunmadıklarına dikkati çekti.
-Avrupa'nın en yenilikçi hükümeti
AB'nin Genişlemeden Sorumlu Komiseri Stefan Füle ve AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton'ın, AP'yi ve üye devletleri müzakerelerde 23. ve 24. fasılların açılması yönündeki çağrısını olumlu karşıladığını belirten Bağış, bazı çevrelerin Türkiye'nin gelişmesinden rahatsızlık duyduğunu dile getirdi. Bağış şunları kaydetti:
"Avrupalı bazı politikacıların Türkiye ile ilişkileri dondurma çağrısında bulunduklarını işitiyorum. Bu gerçekten çok kötü bir atmosfer oluşturur. Bu tarz bir yaklaşım sadece Türkiye için değil, aynı zamanda AB üyelerinin menfaatleri için de oldukça zarar verici olacaktır. Bence bazıları Türkiyenin gelişmesini hazmedemiyor. Bugün Türkiye, Avrupa'daki en ilerici, kendine güvenen bir ülkesi, hükümeti en yenilikçi hükümettir. Aynı zamanda Erdoğan da Avrupa'daki en popüler liderdir."
"Neden bazıları Türkiye'nin gelişmesini istemiyor?" sorusuna Bağış, "Çünkü eskiden, enflasyon ve faiz oranları çok yüksekken, bazı gruplar bundan ciddi rant elde ediyordu. Şimdi ise öyle değil ve bu durum onları rahatsız ediyor olabilir" yanıtını verdi.
Gösterilerle ilgili yabancı medyanın yayınlarının hükümet tarafından eleştirildiğinin hatırlatılması üzerine ise Bağış, uluslararası medyanın olaylara yaklaşımının "emsalsiz" olduğunu vurguladı. CNN International'ın geçtiğimiz aylarda meydana gelen Boston Maratonu patlamalarına, Avrupa'daki gösterilere ve Suriye'deki olaylara bu kadar yer vermediğine dikkati çeken Bağış, "Suriye'de bir diktatör hergün kendi halkından yüzlerce insanı öldürüyor. CNN International ise bunu görmemezlikten gelirken, Taksim'den aralıksız 3 saat naklen yayın yapıyor" değerlendirmesini yaptı.
Emniyet güçlerinin aşırı güç kullandığı eleştirileri sonrası bazı polislerin cezalandırıp cezalandırılmayacağının sorulması üzerine de Bağış, üç polis yetkilisinin İzmir'de açığa alındığını, aşırı güç kullanımıyla ilgili diğer vakalarla ilgili de soruşturma başlatıldığını belirtti.
İçişleri Bakanı Muammer Güler'in bu soruşturmaları bizzat takip ettiğini vurgulayan Bağış, sonuçların parlamentoya rapor olarak sunulacağını belirtti.
-"Başbakan bu süreçten de güçlenerek çıkacak"
Egemen Bağış, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın üslubuyla ilgili yöneltilen soruya ise şu yanıtı verdi:
"Sayın Başbakan'ın tarzı son 12 yıldır değişmedi. Bu tarz ona 2002'de oyların yüzde 35'ini, 2007'de yüzde 47'sini ve 2011'de yüzde 50'sini kazandırdı. Onun tarzı, onun tarzıdır. Halkını düşünüyor. Ülkesinin şimdiye kadarki en başarılı başbakanı. Kendisi önceki başbakanlarla karşılaştırıldığında, halkına çok daha fazla bireysel haklar verdi. İnsanların alkol tüketmesine ilişkin bir yasaklama söz konusu değil. Sadece alkol tüketmenin onlar için iyi olmadığını söylüyor. Kendisi de hiçbirini kullanmayarak halkına örnek oluyor. Ama insanlar ne istiyorlarsa yapmakta özgürler. Şahsen, ben onların başbakanımızı anladıklarını düşünmüyorum. Son 12 yılda Başbakan Erdoğan'la çok yakın çalıştık. Biliyorum ki halkını gerçekten seviyor ve kendini halkına adadı, kendini sevmeyenlere bile."
Eylemlerin nasıl sona ereceğiyle ilgili yöneltilen soruya da Bağış, "Bu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın baş etmek zorunda olduğu ilk kriz değil. Bütün politik kariyeri kriz yönetimi üzerine kurulmuştur. Ancak her kriz onu daha güçlü kılmıştır. İnanıyorum ki, Başbakan bu süreçten eskisinden daha güçlü olarak çıkacaktır" cevabını verdi.