Kadavradan Organ Naklinde "Yetersiz" Artış

İçel - Organ bağışının artırılması için Sağlık Bakanlığı koordinesinde yapılan çalışmalarla kadavradan nakil sayısının yetersiz oranda arttığı bildirildi.

Sağlık Bakanlığı Organ Nakli ve Diyaliz Hizmetleri Daire Başkanlığı verilerine göre, 2011 yılında bin 291 kişinin beyin ölümü gerçekleşti. Beyin ölümü gerçekleşen hastalardan 333'ünün ailesi organ nakli için onay verdi. Ailesi tarafından onay alınan 310 hastanın organları nakil için kullanıldı.

Geçen yıl ise beyin ölümü gerçekleşen bin 478 hastadan 345'inin ailesi nakil için onay verdi. Bunların 343'ünün organları başka hastalara umut oldu.

İçel Üniversitesi Tıp Fakültesi Karaciğer Nakil Merkezi Sorumlusu Doç. Dr. Hakan Canbaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyada organ yetmezliğine bağlı organ ihtiyacı hızla arttığı için insanların bağış konusunda daha duyarlı olması gerektiğini söyledi.

Türkiye'de organ bağışının yetersiz olması nedeniyle organ nakillerinin yüzde 70 gibi büyük bir bölümünün canlı vericiden yapıldığını belirten Canbaz, şunları kaydetti:

"Türkiye'de yapılan organ nakilleri dünya standartlarında oldukça başarılı bir şekilde gerçekleştiriliyor. Organ nakilleri ve başarısı konusunda Avrupa ülkeleriyle aynı paralellikte ilerliyoruz. Organ bağışı konusunda ise Avrupa ülkelerinden biraz geriyiz. Çünkü Avrupa ülkelerinde kadavradan organ bağışı milyon kişide 20'ler civarındayken bu rakam ülkemizde maalesef milyonda 5'lere düşüyor. Birçok alanda olumlu gelişmelerin yaşandığı ülkemizde organ bağışı konusunda gelişmiş ülkelerden geri kalmamız kabul edilebilir bir durum değildir. Bu sayının artması için Sağlık Bakanlığımız tarafından yoğun bir çalışma sürdürülüyor. Yapılan çalışmalar bağış sayısını milyonda 2'den 5'e çıkardı ancak bu sayı Türkiye için yeterli değil. 2011 yılında kadavradan 310 nakil gerçekleştirilirken 2012 yılında bu rakam 343'e çıktı. Bu yıl için ise şu an bu rakam 160'ı aştı. Bakanlık önderliğinde sağlık kurumları tarafından yürütülen çalışmalar bu sayıyı daha da artacaktır."

-"Yanlış bilgi ve algılar ortadan kaldırılmalı"

Türkiye'de 30'u aşkın kişinin akciğer, 20 binden fazla kişinin böbrek, 300'den fazla kişinin kalp, 2 bini aşkın kişinin karaciğer ve 4 bini aşkın kişinin de kornea nakli beklediğini dile getiren Canbaz, organ nakli bekleyen hastalara yardım eli uzatılmasının insanlık adına zorunluluk olduğunu vurguladı.

Organ bağışının yetersiz oluşunda, halk arasındaki bilgi eksikliği ve yanlış bilgilerin etkili olduğuna dikkati çeken Doç. Dr. Canbaz, şöyle devam etti:

"Birçok insan hala organ nakliyle ilgili çoğu sorunun yanıtını tam olarak bilmiyor. Maalesef organ bağışının günah olduğunu hatta bağışlanan organların parayla satılabileceğini bile düşünen vatandaşlarımız var. Böyle bir şey mümkün değil. Bu yanlış bilgi ve algıların ortadan kaldırılmasında özellikle biz hekimlere, basına ve halkımıza önemli görevler düşmektedir. Bir insanın beyin ölümü gerçekleştikten sonra organları bağışlandığında, Türkiye Organ Nakli Koordinasyon Sistemi devreye girer. Bu sistem gereğince bağışlanan organlar Sağlık Bakanlığı'nın Ulusal Koordinasyon ve Bölge Koordinasyon Merkezi'ne bildirilir. Organların hangi hastalara en uygun olduğunun belirlenmesi ve nakil merkezlerine dağıtımı bu koordinasyon kerkezleri tarafından yapılır. Türkiye'de Sağlık Bakanlığının mevcut sistemi dışında organ bağışının ve naklinin yapılması mümkün değildir, suçtur ve hapis gibi ağır bir cezası vardır."

Dünya standartlarında başarıyla organ nakillerinin yapıldığı Türkiye'nin temel sorununun organ bağışındaki sayının yetersiz olduğunu belirten Canbaz, "Tek tedavi şansının organ nakli olduğu hastalara ancak organ temin edebilirsek bu tedaviyi gerçekleştirebiliriz. Bu durumda çözüm organ bağışının arttırılmasındadır. Toplumumuza birçok konuda öncülük eden insanlarımızı ve tüm halkımızı organ nakli konusunda duyarlı olmaya ve organ bağışında bulunmaya davet ediyorum. Organ bağışı cana, hayata bağıştır" diye konuştu.

Kaynak: AA