"Araştırma ve Yenilikte Örgüt Kültürünü Dönüştürmek Projesi" Hayata Geçirildi

Ankara Üniversitesince , akademik hayatta cinsiyet eşitliğini desteklemek ve güçlendirmek için "Araştırma ve Yenilik Süreçlerinde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği için Örgüt Kültürünü Dönüştürmek Projesi" başlatıldı.

Ankara Üniversitesi Rektörlüğü 100. Yıl Salonunda tanıtım ve açılış toplantısı gerçekleştirilen projeyle, Türkiye'de ilk kez AB 7. Çerçeve programı kapsamında kurumsal düzeyde toplumsal cinsiyet eşitliğini güçlendirmeye yönelik araştırma ve uygulamalar yapılacak.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı Aşkın Asan, toplantıda yaptığı konuşmada, Ankara Üniversitesi'nin toplumsal cinsiyet eylem planı hazırlayan ilk üniversite olmasının heyecan verici olduğunu söyledi.

Kadın ve erkeğin toplum içindeki statüsünün, özel veya kamusal alanda duracağı yerlerin toplumsal cinsiyet kavramıyla belirlendiğini dile getiren Asan, Bakanlığın toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik çalışmalar yaptığını hatırlattı.

Asan, kadın ve erkek arasında eğitim, istihdam, sağlık ve karar alma mekanizmalarında uçurumlar olduğunu ve bu uçurumları yok etmek gerektiğini söyledi.

Kadınların istihdama katılımının yüzde 30 erkeklerin ise yüzde 70'ler de olduğuna dikkati çeken Asan, Bakanlığın bu uçurumu kaldırma konusunda da bir çok programı devreye soktuğunu belirtti.

Asan, şunları kaydetti:

"Ülkedeki kadın öğretim elemanı yüzde 40. Bu kapsamda profesörler içinde kadın oranı yüzde 28,2, doçentler içerisinde yüzde 46,9, öğretim görevlileri içerisinde ise yüzde 38 olarak görülüyor. Türkiye'de 162 üniversite var, bunun sadece dokuzunda kadın rektör görev yapıyor. Mimarların yüzde 39,8'i kadın, avukatların yüzde 38'i kadın, bankacıların yüzde 50'si kadın ama bürokraside üst düzey yöneticilerin yüzde 89'u erkek. Karar alma mekanizmasında masada kadınların da olması gerekiyor, kadınların duygularını, düşüncelerini, sıkıntılarını o masaya getirebilmek için."

Kadın ve erkeğin sorunları birlikte çözmesi gerektiğini vurgulayan Asan, projenin bu anlamda önemli olduğunu, Bakanlık olarak her aşamada destek vereceklerini söyledi.

-"Son 10 yılda Türkiye'de değişmeler oldu"-

TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı Azize Sibel Gönül ise üniversitelerde toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak üzere kadın merkezleri bulunduğunu, bu merkezlerin varlığının insan kaynağını yetiştirme ve bu konuda farkındalık yaratma açısından önemli olduğunu vurguladı.

Akademik düzeyde kadın varlığının kötü olmadığını ancak daha iyi olabileceğini dile getiren Gönül, bu alandaki farkın az olmasının ülkenin gelişmişlik seviyesini belirlediğini söyledi.

Son 10 yılda bu anlamda Türkiye'de değişmeler olduğuna işaret eden Gönül, "Medeni Kanunu'nda, Ceza Kanunu'nda, İş Kanunu'nda, Anayasa'da çok önemli düzenlemeler yapıldı. Bu düzenlemeler özellikle eşitsizliği ortadan kaldırma açısından, kadının statüsünü güçlendirme açısından önemli kanunlar" dedi.

Komisyonun 2009 yılında kurulduğunu hatırlatan Gönül, yasama görevinin yanında eşitsizlikle ilgili dışarıdan dilekçe almak, ulusal düzenlemelerin takibini yapıp kamuoyunu bilinçlendirmek gibi geniş yetkileri olduğunu anlattı.

Gönül, projenin önemine değinerek AÜ'ye böyle bir çalışma yaptığı için teşekkür etti.

-"Cinsiyet eşitliğine yönelik politikalar önemli"-

AÜ Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş de cinsiyet eşitliğine yönelik politikaların önemli olduğunu vurgulayarak, yenilikçi politikaları saptamak ve bu konuda yeni politikalar geliştirmek gerektiğini ifade etti.

İbiş, kadın-erkek işbirliğine yönelik adımlar atmanın akademik dayanışmayı, verimliliği artırması anlamında da önem taşıdığını söyledi.

Projenin bilimsel koordinatörü Prof. Dr. Çiler Dursun ve projenin genel koordinatörü olan Bradford Üniversitesinden Prof. Dr. Uduak Archibong'un konuşmasının ardından Ankara Üniversitesi Eşitlik Politikaları Koordinatörü Prof. Dr. Serpil Sancar da"Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Akademi" konulu sunum yaptı.

Muhabir: Merve Yıldızalp

Yayıncı: Şükran Yücel
Kaynak: AA