Ayvalık Emek Demokrasi Güçleri:
Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, ‘Emek ve Demokrasi Güçleri’ bir basın açıklaması yaparak geçtiğimiz günlerde Hatay’ın reyhanlı ilçesinde meydana gelen patlamaları protesto etti.
Kaygısız; seslendirdiği açıklamada, “Türkiye tarihinin en büyük kitle katliamlarından biri önceki gün Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde yaşanmıştır. Acımız tarifsizdir. Yaşamını 46 insanımızın yakınlarına ve halklarımıza başsağlığı diliyor, patlamalarda yaralanan 51’i ağır, 200 yurttaşımıza acil şifalar diliyoruz” ifadelerini kullandı. Reyhanlı katliamının AK Parti hükümetinin Suriye politikasının bir sonucu olduğunu belirten Şükrü Kaygısız açıklamasında; “Tıpkı Akçakale’ye düşen top mermileri gibi, tıpkı Cilvegözü sınır kapısındaki patlama gibi. Rüzgar eken fırtına biçer. NATO güdümündeki, Özgür Suriye Ordusu’nu (ÖSO) silahlandıran, Hatay’daki kamplarda eğiten ve Suriye’ye gönderen yaralı ÖSO militanlarına sağlık hizmetleri veren hükümet, 2 yıldır Suriye’de iç savaşı kışkırtıyor. Pek çok ülkeden Türkiye’ye gelen çete elemanları ülkemizde eğitilerek, Suriye’ye savaşmaya yollanıyor. Yine Rojava’da Kürt halkının yönetimini yıpratmak için ÖSO çeteleri Türkiye güdümünde saldırılar düzenliyor. Bugün Reyhanlı’da 50 yurttaşımızın canına mal olan bu kitle katliamı AKP’nin izlediği savaş siyasetinin bir sonucudur. Reyhanlı katliamının tüm siyasi sorumluluğu AKP hükümetine aittir” ifadelerini kullandı.
Kaygısız açıklamasında, “Böyleyken, İçişleri Bakanı Güler daha patlamanın üzerinden 7 saat geçmişken, ‘Örgüt belli, kişiler büyük oranda belli, Suriye muhalefetiyle alakası yok. Olay El Muhaberat ile bağlantılı’ açıklaması yaptığına işaret eden Ayvalık Emek ve Demokrasi Güçleri Sözcüsü Şükrü Kaygısız, “Devlet bu açıklamayla olaya dair her türlü yoruma ipotek koymuş, hemen ardından TV’lere yayın yasağı getirmiştir. Yayın yasağı, katliama dair her türlü bilgi üretimine getirilmiş bir sansürdür. Roboski katliamını, üzerinden 500 gün geçtiği halde aydınlatamayanların Reyhanlı’da bütün bağlantıları 7 saatte, açığa çıkarmaları manidardır. Daha yaşamını yitiren yurttaşlarımızın kimliği belli olmamışken, bombalayanların kimliklerinin belirlendiği iddiası trajikomiktir. Hükümet gerçekleri kuru ithamlarla değil, belge ve delillerle ve zaman geçirmeden ortaya koymalıdır” dedi.
“HALKIMIZI, AKP HÜKÜMETİNİN SURİYE’YE DÖNÜK SAVAŞ KIŞKIRTICILIĞINA KARŞI MÜCADELEYE ÇAĞIRIYORUZ”
Gerek bombalamanın doğrudan halkı hedeflemesi, gerekse bombalı araçta bir esirin kelepçelenmiş oluşu, halk düşmanı çetelerin ve oluşumların hareket tarzını anımsattığını savunan Şükrü Kaygısız, “Reyhanlı halkı patlamaların ardından sokaklara çıkarak, ‘Erdoğan İstifa’ sloganlarını atmıştır. Reyhanlı katliamı Suriye devleti ile ilişkilendirilerek, Türkiye adım adım savaşa itiliyor. Reyhanlı’da yaşanılan acı, çok daha büyük başka acıların basamağı yapılmak isteniyor. Bizler Reyhanlı katliamını lanetliyoruz. Suriye’ye dönük savaş siyasetine ve Özgür Suriye Ordusu çetelerinin Türkiye’de eğitilmesine derhal son verilmesini istiyoruz. Halklarımızı demokrasi, barış ve emek güçlerini Reyhanlı katliamına ve AKP hükümetinin Suriye’ye dönük savaş kışkırtıcılığına karşı mücadeleye ve sesini yükseltmeye çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.
Şükrü Kaygısız’ın ardından konuşan ADD Ayvalık Şube Başkanı Ahmet Üzgeç ise yaptığı açıklamada, “Çok net biçimde ifade ediyoruz ki; Komşu ülkelerimizle bizleri savaşın eşiğine getiren siyasi iktidar, Reyhanlı’daki saldırıların tek sorumlusudur. Irak’ı işgal ile başlayan süreç Arap baharıyla orta doğuyu ve kuzey Afrika’yı kan ve gözyaşına boğmuş, sıra Türkiye’ye gelmiştir. Eş Başkan Reyhanlıdaki Anaların gözyaşını dindirmek için “Özgür Suriye ordusu” nu Reyhanlı’dan göndermeyi düşünüyor mu acaba? BOP Eş başkanlarına, emperyalizmin taşeronlarına elinizi Türkiye’den, Suriye’den, Kuzey Afrika’dan orta doğudan çekin diyoruz. Bu karanlık günleri halkımızla birlikte aşacağımıza inanıyor, Reyhanlı’da ki bombalı saldırıları nefretle kınıyor, Yüce milletimize ve Reyhanlıda ki yaşayan halkımıza başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz” ifadelerini kullandı.