Babacan: 'mali Disiplin Kesintisiz Devam Edecek'

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, mali disiplinin kesintisiz olarak devam edeceğini söyledi.

Düşünce kuruluşu SETA tarafından düzenlenen “AK Parti Dönemi Türkiye Ekonomisi” paneline Başbakan Yardımcısı Babacan’ın yanı sıra IMF Türkiye Temsilcisi Mark Lewis ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri de katıldı.

Panelde bir konuşma yapan Lewis, Türk ekonomisini övdü. Türkiye’de kişi başına düşen milli gelirin 90’lı yıllardan bugüne üç kat arttığını belirten Lewis, Türkiye’de ayrıca çok dinamik bir özel sektör gördüklerini ifade etti.

2011-2012 yılında Türk ekonomisinde yumuşak bir inişin olduğunu belirten Lewis, “Şu an tüm dünya küresel ekonomik kriz yaşamakta. Türkiye ise bu mali iklimde konumunu ciddi bir şekilde korumuş durumda” dedi.

Lewis, güçlü bir bankacılık ve kamu maliye sistemi ve reformlar olduğu sürece Türkiye’nin 2023 hedefini yakalayacağına inandığını söyledi.

Tasarrufların artırılması için daha fazla yerel kaynakların kullanılması gerektiğine işaret eden Lewis, Türk özel sektörünün rekabet gücünün sağlanması ve üretkenliğin artırılması gerektiğini ifade ederek, “Bu reformlar Türkiye’yi 2023 hedeflerine ulaştıracaktır” diye konuştu.

Başbakan Yardımcısı Babacan ise, ekonomik istikrarının siyasi istikrarla sağlanacağına işaret etti. Euro Bölgesi’nden ziyade Japonya’da bir krizin yaşanmaması gerektiğini belirten Babacan, “Japonya, dünyanın 3. büyük ekonomisi. Orada olacak sarsıntı küresel felaketi de beraberinde getirir” dedi

Babacan, önümüzdeki dönem mali disiplinin kesintisiz devam edeceğini söyledi.

Babacan, ayrıca Merkez Bankası’nın operasyonel bağımsızlığı çerçevesinde yürüttüğü politikanın da devam edeceğini ifade etti.

Nükleer enerji ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kendileri için önemli olduğunu belirten Babacan, linyit kaynaklarının enerji üretiminde kullanılmasının teşvik edildiğini söyledi.

Babacan, 2023 yılı için AR-GE harcamaları için yüzde 3’lük bir hedef koyduklarını ifade etti.

Ekonomide büyüme için hukuki reformların önemine işaret eden Babacan, bu konunun kendilerinin önceliği olduğunu belirtti.

Babacan, 2010 yılında yapılan anayasa değişikliğinin yeterli olmadığını ifade ederek, “Demokrasi ve insan hakları konusunda ideal noktada değiliz. Hukuk alanında reformlara ihtiyaç var” dedi

Eğitimin de önemine dikkat çeken Babacan, “Bu konuda durumumuz hiç iç açıcı değil. Toplumun okulda geçirdiği yıl ortalama 6.5 yıl. Yani eski tabirle orta 2 terk. Böyle bir eğitimin olduğu yerde kişi başına düşen milli gelirde 10 bin doları yakalamışız. Ama dünyada bu eğitim seviyesi ile 25 bin doları yakalayan yok. Onun için eğitime önem vermeliyiz” şeklinde konuştu

Eğitimde en önemli faktörün öğretmen olduğuna dikkat çeken Babacan, iyi eğitim veren öğretmen olmadığı sürece eğitime yapılan yatırımların bir işe yaramayacağını ifade etti.

Babacan, Avrupa ülkelerinde yaşanan krizlerin birçoğunun nedeninin siyasilerin kısa vadeli çözümler üreterek buna göre adım atmasından, siyasi şov yaparak olmayacak vaatlerde bulunulmasından kaynaklandığını belirterek, Macaristan’ı bu konuda örnek gösterdi

Konuşmasının sonunda Babacan bir sürprizle karşılaştı. Panele katılan Macaristan Büyükelçisi Janos Havari söz alarak, Babacan’ın söylediği gibi ülkesinde bir krizin olmadığını söyledi.

Macaristan elçisini karşısında gören Babacan şaşırarak, ‘Pot kırdık’ ifadesini kullandı. Babacan’ın bu sözleri herkes güldürdü. Babacan, Macar Büyükelçisi Havari’ye 2009 yılından bu yana G-20’de başka ülkelerin ekonomik politikalarının açıkça dile getirildiğini belirterek, “Dünya artık o kadar küçük ki bir ülkedeki problem başka ülkelere de sirayet ediyor. O yüzden ülkelerle ilgili eleştiriler yapıyoruz” dedi.

Babacan, Macaristan ile Türkiye arasında iyi ilişkiler olduğunu belirterek, Türkiye’nin NATO üyeliği için Macaristan’a destek verdiğini, yine Macaristan’ın Türkiye’nin AB üyeliğini desteklediğini ifade etti.

Babacan, “Ekonomi konusunda hep dikkatli olalım diyoruz aman bir gücenme falan olmasın” dedi.

Babacan ve Büyükelçi Janos Havari arasında yaşanan diyalog hem Babacan’ı hem de salondakileri güldürdü

Panelde gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Babacan, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın Merkez Bankası ile ilgili eleştirisinin anımsatılması üzerine Bakan ile Merkez Bankası arasında herhangi bir sorunun olmadığını söyledi.

Merkez Bankası’nın operasyonel bağımsızlık çerçevesinde ve hükümetin politikalarına uygun hareket ettiğini belirten Babacan, zaman zaman hükümet üyeleri arasında bile görüş ayrılığı olabileceğini belirterek, bunun bir kriz olarak yansıtılmaması gerektiğini ifade etti.

Babacan, tüketici kredilerine yönelik bir soru üzerine, “Alınan krediler sadece tüketim için kullanılırsa bundan endişe duyarız. Bu konuda hassasiyetimiz var. Bununla ilgili çalışmalarımız önümüzdeki dönem de devam edecek” dedi

Kaynak: İHA