Vali Harput'un Açıklaması
Bursa'da, 2013, ''İpek Yılı'' ilan edildi.
Vali Şahabettin Harput, Çarşamba Mahallesi'nde valilik binasında düzenlenen ''İpek Yılı'' konulu toplantıda, konuşmasına İstiklal Marşı şairi Mehmet Akif Ersoy'un ''Sahipsiz olan bir memleketin batması haktır, sen sahip olursan bu vatan batmayacaktır'' dizeleriyle başladı.
Buradan hareketle, bir şeyin sahipsiz kalması halinde yok olmaya, yıkılmaya mahkum olduğunu ifade eden Harput, ''İşte onlardan bir tanesi de bizim ipeğimiz. Maalesef uzun bir süredir ipeğimize sahip çıkamadık ve ipeğimiz de yok olmaya mahkum oldu'' dedi.
Harput, Bursa'da son 50 yılda otomotiv ve tekstilin ön plana çıktığını, ancak eskiden ''Bursa'' denilince akla ipeğin geldiğini hatırlatarak, ''Geldiğimiz günden beri, bu kentin değerlerine sahip çıkmaya çalıştık. Bu değerleri yaşatmak ve onlarla beraber yaşamak zorundayız. Şüphesiz sanayileşme Bursa'yı ekonomik ve refah manasında ciddi yükseltti. Ama bu bizim diğer değerlerimizi ihmal etmemizi ve onları ikinci plana atmamızı gerektirmez'' diye konuştu.
Bu kapsamda, son yıllarda Bursa'nın değerlerini yükseltmek ve yaşatmak için sürekli bir gayret içinde olduklarını anlatan Harput, her sene Bursa'nın inciri, armudu ve kestanesi gibi değişik ürünlerini ele alarak yaşatmaya çalıştıklarını belirti.
Harput, 2013'ü ise tarımın bir ayağı olan ipek böceğini ele alarak ''İpek Yılı'' olarak ilan ettiklerini belirterek, ''Bunu kirazla beraber ipek böceğini ihya etmek amacıyla topyekun manada bir hareket başlatalım istedik. Bu manada bugün ipek ve ipek böceğini masaya yatırdık. Aslında iki yıldan bu yana bu konuda çalışmalar yapmaktayız'' dedi.
Son yıllarda ipek konusunda Çin ile ucuz maliyetler nedeniyle rekabet edilemediğinden yakınan Harput, ''Ancak bir ürünün pazar bulmasına etken, sadece fiyat değildir. Bir ürünün marka olmasıdır onun pazar bulmasını sağlayan. Esasen Bursa ipeği yok oymaya yüz tutmuş bir markadır. Biz ipeğimizi yeniden bir marka ürün halinde Türkiye ve dünya pazarlarında yeniden gündeme getirebiliriz'' görüşünü kaydetti.
-''Gelir asgari ücretin 1 yıllık toplamından daha fazla''-
Vali Yardımcısı Hüseyin Eren de süreçle ilgili görsel verilerle destekli bir bilgilendirme yaptı. Eren, çalışmalar kapsamında 2012'de fidan, tohum-larva ve fiyat desteklemeleriyle HAGEL'in çelik konteyner besi evi destekleri düzenlendiğini belirtti.
2013'te ise başta koza üretiminin artırılmasının hedeflendiğini ifade eden Eren, tarım meslek lisesinde ipek böcekçiliği bölümü açılması ve Bursa'ya özgü İpek ürünlerinin geliştirilmesini hedeflediklerini bildirdi.
Eren, kamuoyu ve genç kuşağın ipek böcekçiliğine yoğunlaştırılmasını hedeflediklerini vurgulayan Eren, şunları kaydetti:
''Fidan, tohum, fiyat desteği ve alım garantisi olan bir üründür. 2 ayda 3 kutu tohumla ortalama 100-125 kilogram üretilerek 2 bin 500 ila 4 bin TL kazandırıyor. Yine 2 aylık bir emekle, 12 kutu, yani 400 kilo koza üretebilen bir üretici, ortalama 10 bin veya 12 bin TL kazanabilir. Bu gelir ise asgari ücretin 1 yıllık toplamından daha fazla.''
Türkiye'de azalmakta olan tütün ekim alanlarında ipek böcekçiliğinin tekrar alternatif ürün olarak önem kazandığına dikkat çeken Eren, dut yaprağından kozaya sadece 27 gün içeren bu önemli gelir kapısı ile ortalama 500 bin kişiye istihdam sağlanabileceğini ifade etti.
Muhabir: Haluk Yüksel
Yayıncı: Kamuran Akkuş
Kaynak: AA
Buradan hareketle, bir şeyin sahipsiz kalması halinde yok olmaya, yıkılmaya mahkum olduğunu ifade eden Harput, ''İşte onlardan bir tanesi de bizim ipeğimiz. Maalesef uzun bir süredir ipeğimize sahip çıkamadık ve ipeğimiz de yok olmaya mahkum oldu'' dedi.
Harput, Bursa'da son 50 yılda otomotiv ve tekstilin ön plana çıktığını, ancak eskiden ''Bursa'' denilince akla ipeğin geldiğini hatırlatarak, ''Geldiğimiz günden beri, bu kentin değerlerine sahip çıkmaya çalıştık. Bu değerleri yaşatmak ve onlarla beraber yaşamak zorundayız. Şüphesiz sanayileşme Bursa'yı ekonomik ve refah manasında ciddi yükseltti. Ama bu bizim diğer değerlerimizi ihmal etmemizi ve onları ikinci plana atmamızı gerektirmez'' diye konuştu.
Bu kapsamda, son yıllarda Bursa'nın değerlerini yükseltmek ve yaşatmak için sürekli bir gayret içinde olduklarını anlatan Harput, her sene Bursa'nın inciri, armudu ve kestanesi gibi değişik ürünlerini ele alarak yaşatmaya çalıştıklarını belirti.
Harput, 2013'ü ise tarımın bir ayağı olan ipek böceğini ele alarak ''İpek Yılı'' olarak ilan ettiklerini belirterek, ''Bunu kirazla beraber ipek böceğini ihya etmek amacıyla topyekun manada bir hareket başlatalım istedik. Bu manada bugün ipek ve ipek böceğini masaya yatırdık. Aslında iki yıldan bu yana bu konuda çalışmalar yapmaktayız'' dedi.
Son yıllarda ipek konusunda Çin ile ucuz maliyetler nedeniyle rekabet edilemediğinden yakınan Harput, ''Ancak bir ürünün pazar bulmasına etken, sadece fiyat değildir. Bir ürünün marka olmasıdır onun pazar bulmasını sağlayan. Esasen Bursa ipeği yok oymaya yüz tutmuş bir markadır. Biz ipeğimizi yeniden bir marka ürün halinde Türkiye ve dünya pazarlarında yeniden gündeme getirebiliriz'' görüşünü kaydetti.
-''Gelir asgari ücretin 1 yıllık toplamından daha fazla''-
Vali Yardımcısı Hüseyin Eren de süreçle ilgili görsel verilerle destekli bir bilgilendirme yaptı. Eren, çalışmalar kapsamında 2012'de fidan, tohum-larva ve fiyat desteklemeleriyle HAGEL'in çelik konteyner besi evi destekleri düzenlendiğini belirtti.
2013'te ise başta koza üretiminin artırılmasının hedeflendiğini ifade eden Eren, tarım meslek lisesinde ipek böcekçiliği bölümü açılması ve Bursa'ya özgü İpek ürünlerinin geliştirilmesini hedeflediklerini bildirdi.
Eren, kamuoyu ve genç kuşağın ipek böcekçiliğine yoğunlaştırılmasını hedeflediklerini vurgulayan Eren, şunları kaydetti:
''Fidan, tohum, fiyat desteği ve alım garantisi olan bir üründür. 2 ayda 3 kutu tohumla ortalama 100-125 kilogram üretilerek 2 bin 500 ila 4 bin TL kazandırıyor. Yine 2 aylık bir emekle, 12 kutu, yani 400 kilo koza üretebilen bir üretici, ortalama 10 bin veya 12 bin TL kazanabilir. Bu gelir ise asgari ücretin 1 yıllık toplamından daha fazla.''
Türkiye'de azalmakta olan tütün ekim alanlarında ipek böcekçiliğinin tekrar alternatif ürün olarak önem kazandığına dikkat çeken Eren, dut yaprağından kozaya sadece 27 gün içeren bu önemli gelir kapısı ile ortalama 500 bin kişiye istihdam sağlanabileceğini ifade etti.
Muhabir: Haluk Yüksel
Yayıncı: Kamuran Akkuş