Şeref Malkoç: Savcılıkta Kuvvetli Deliller Olmalı Ki Karadayı'yı İfadeye Çağırdı

28 Şubat sürecinde dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan’ın en yakınındaki isimlerden olan Şeref Malkoç, dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı’nın 28 Şubat soruşturması kapsamında gözaltına alınmasını “Demek ki kuvvetli deliller var” şeklinde değerlendirdi.

Karadayı’nın 28 Şubat döneminde Genelkurmay Başkanı olması hasebiyle Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde olup bitenleri “en iyi bilen insan” olduğunu söyleyen Malkoç, “TSK’nın içindeki o illegal yapılanmanın faaliyetlerini de bilen bir insandır” dedi.

Karadayı’nın 28 Şubat’taki rolü nedir, bilgisi dâhilinde mi yapılmıştır veyahut da onun emir ve talimatları var mıdır, cuntada görevi var mıydı? Bunları kamuoyu bilmiyor, biz bilmiyoruz” diyen Malkoç, bu konuda Ankara Savcılığı'na da dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir tarafından verilmiş bir şikâyet dilekçesi olduğunu hatırlattı. Karadayı İLE CUNTA ARASINDAKİ İRTİBATI EN İYİ ÇEVİK BİR BİLİR Çevik Bir’in dilekçesinde o dönemde olup bitenler, hukuksuzluklar, insan hakları ihlalleri, anayasanın dışına taşan uygulamalarda Karadayı’nın da bilgisinin olduğunu söylediğini kaydeden Şeref Malkoç, “Çevik Bir 28 Şubat’ın en önemli aktörüydü. Karadayı ile 28 Şubat arasındaki irtibatı en iyi bilen de oydu” dedi.

Hukuk kökenli eski Trabzon milletvekili olan Şeref Malkoç, 28 Şubat sürecinde Başbakan Necmettin Erbakan’ın yanındaki isimlerden biri olarak Refah’ı kapatma davasında da partisini savunmakla görevlendirilmişti. Kapatılmadan önce HAS Parti’de Genel Başkan Yardımcılığı görevi yapan Malkoç, Cihan Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada “Bununla ilgili kuvvetli deliler var ki savcılık gözaltına aldı ve ifadesine başvuruyor” diye ekledi. Malkoç, “Savcılığın elinde ne var bilmiyoruz; ama bir Genelkurmay Balkanı’nın gözaltına alınması için güçlü deliller olması gerekiyor. Bu anlamda en önemli kaynak, Çevik Bir’in verdiği ifade ve bilgilerdir” şeklinde belirtti.

Karadayı’nın gözaltına alınmasının, “Türkiye’de yanlış yapanların, yanlış üzerinden zaman geçse de bu yanlışın yanlarına kar kalmayacağının bir emaresi” olduğunu vurgulayan Malkoç, “Kim hangi görevde makamda bulunursa bulunsun, kanunlara ve anayasaya uymak zorundadır. Bu Türkiye’nin demokratikleşmesi ve geleceği umutla bakması için gereklidir” dedi.

Karadayı’nın gözaltına alınmasının gecikmiş bir gelişme olup olmadığı konusunda ise Malkoç, şu ifadeleri kullandı: “Karadayı ile ilgili savcılığın soruşturması, Çevik Bir’in dilekçesi ile hızlanmıştır. Dolayısıyla gecikmiş de denemez. Savcılığın bir takım önemli bilgi ve belgelere ulaşması zaman alıyor, o açıdan gecikmiş denemez.” 28 ŞUBAT'IN SADECE ASKERİ AYAĞI DEĞİL SİVİL AYAĞI DA SORUŞTURULMALI 28 Şubat olayının askeri cuntanın işlediği suçlardan oluştuğunu; ancak onların bu suçları işlemesine yardım ve yataklık eden basın mensupları, STK’lar ve onları suç işlemeye teşvik eden iş adamları olduğunun altını çizen Malkoç, “Onlarla ilgili de mutlaka işlem yapılması gerekir. Kamuoyu bunu da merakla bekliyor. Soruşturmanın sadece askerlerin üzerinde yürütülmesi soruşturmanın eksik yürütülmesi olur” diye kaydetti.