Dinmeyen Acı Başbağlar'da Teröre Lanet Okundu
Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde 19 yıl önce teröristlerce düzenlenen baskınla 33 masum vatandaşın katledildiği Başbağlar'da teröre lanet okundu.
Şehitler köyü Başbağlar sakinleri, katliamın yıl dönümünde faillerin bulunamamasına tepki gösterdi. Köy sakinleri, acılarının devam edeceğini, ancak faillerin bulunması ile bu acıların azalacağını kaydetti.
Erzincan'ın Başbağlar köyü 5 Temmuz 1993 günü, katliam yaşadı. 28 vatandaşın kurşuna dizildiği, 5 vatandaşın evlerde diri diri yakıldığı katliamın üzerinden 19 yıl geçti. Başbağlar’da katliamın izleri ortadan kalkarken, masum vatandaşların katledilmesinin acısı halen yürekleri yakıyor. Başbağlar köyü sakinleri olayın faillerinin bulunmasını istiyor. Şehitler köyü Başbağlar’da her yıl olduğu gibi yine teröre lanet okundu. Başbağlar köyü sakinlerinin erkeği ve kadını, yaşadıkları acının halen yüreklerinde aynı sıcaklığı ile durduğunu ve olayın faillerinin yakalanmamasının kendilerini üzdüğünü kaydetti.
Erzincan’a 202 kilometre uzaklıktaki Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde düzenlenen törene Vali Selman Yenigün, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Testici, AK Parti Erzincan Milletvekili Sebahattin Karakelle, AK Parti Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, AK Parti Malatya Milletvekili Hüseyin Cemal Akın, AK Parti Elazığ Milletvekili Şuay Alpay, CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, CHP İstanbul Milletvekili Aykut Aydoğdu, CHP Amasya Milletvekili Ramis Topal, CHP Erzincan Milletvekili Dr. Muharrem Işık, CHP Adıyaman Milletvekili Salih Fırat, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Bağımsız Milletvekili İhsan Barutçu, Erzincan Belediye Başkanı Yüksel Çakır ve çok sayıda vatandaş katıldı.
5 Temmuz 1993'te yaklaşık 100 kişilik terör örgü mensubunun saldırdığı köydeki katliamdan 3 kurşun yarasıyla sağ olarak kurtulmayı başaran Başbağlar Köyü Muhtarı Ali Akarpınar, olayın faillerinin halen bulunamadığını ifade ederek, birlik ve beraberlik mesajları verdi. Akarpınar, “Gerek Sivas katliamı, gerekse Başbağlar köyü katliamının amacı, sonucu birçok yönü ile benzer olduğu halde maalesef Sivas olaylarına gösterilen ilgi ve hassasiyet, kamuoyunu yönlendiren kuvvetler ile sivil toplum kuruluşlarının bir kısmı tarafından Başbağlar katliamına gösterilmemiştir. Başbağlar köyü katliamını yapanların bıraktığı bildiride açıkça Sivas katliamının hesabı sorulmuştur denilerek Başbağlar katliamı Sivas katliamının sebebi değil sonucu olduğu halde her nedense bu gözardı edilmiştir.” dedi.
"FAİLLERİN BULUNMASI ASLİ GÖREVİMİZ OLMALI"
CHP Erzincan Milletvekili Dr.Muharrem Işık ise konuşmasında şunları dile getirdi: “19 yıl önce bugün Başbağlarımıza bir ateş düştü. Buradaki canlarımızdan 33'ü vurularak ve yakılarak öldürüldü. Bu acı tabi öncelikle buranın halkının yüreğine düştü. Acıyı kesmek ve azaltmak için en önemli yöntemlerden birisi yalnız bırakmamak, ancak en önemlisi de faillerini bulmaktır. Çünkü en azından yapanların yanına kar kalmadı dememek için bunları bulmak bizim asli görevimiz olmalı. Failler hala bulunamadı, bulunanlar ise serbest bırakıldı.”
"OYUNA GELMEYECEĞİZ"
AK Parti Erzincan Milletvekili Sebahattin Karakelle de şöyle konuştu: “Bizim huzur ve güvenimizi, kardeşliğimizi, istikrarımızı görüp de bundan rahatsız olanların Sivas’ta, Kahramanmaraş’ta, Çorum’da, Başbağlar'da dış güçlerin içimizdeki hainler eliyle yaptıklarının amacı belli. Bu toprağın çocuklarını, bu milleti bölüp parçalamak. Asıl amaç şu idi PKK terör örgütünün; nasıl yaparım da Erzincan’da, Sivas’ta Alevi-Sünni çatışması meydana getiririm. Nasıl yaparım da Başbağlar'daki katliamı bir diğer Alevi hemşehrilerimizin üzerine yıkarım. Ama çok şükür bu necip millet ki, Çanakkale’de Kürdü ile, Türkü ile, Lazı ile, Çerkezi ile, Alevisi ile, Sünnisi ile birlikte can vermiş, kan vermiş bu toprağa. Bizim sağduyumuz bu oyunu bozdu. Onların bizim birlik ve beraberliğimizi bozmaya güçleri yetmeyecektir. İnşallah bu oyuna gelmeyeceğiz zaten. Sonları gelmiştir onların, biz burada bugün Başbağlar'da terörist başına terörist demeyen, PKK terör örgütünün ağzıyla konuşan, onların siyasi uzantılarını ben buradan kınıyorum.”
"TÜRK MİLLETİ BUNUN ÜSTESİNDEN GELECEKTİR"
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici ise şunları söyledi: “Bugün gerçek anlamda terörle mücadele edildiği söylenemez. Türk milleti büyüktür. Türk Devleti Büyüktür. Bugün bunun da üstesinden gelecektir. Belki Başbağlar’ın failerinin dün hesabı sorulmamıştır. Bugün de sorulmamıştır. Ama herkes bilsin ki yarın mutlaka sorulacaktır. Bu kan burada kalmayacaktır. Mutlaka bunun hesabı sorulacaktır. Biz milliyetçi hareketiz. Bizim milliyetçiliğimiz etnik bir kökene dayanmaz. Bu bayrağın altında bir ve beraber yaşama iradesi gösteren, Türkünden Kürdün de, Alevinin de, Boşnağın da, Lazın da, Çerkezin de milliyetçisiyiz. Yeter ki bu bayrağın altında bir ve beraber yaşama iradesini göstersin, aynı kararlılığı ortaya koysun.”
"BU KİRLİ OYUNU VE TEZGAHI BİRLİKTE BOZMALIYIZ"
Anma töreninde son olarak konuşan Erzincan Valisi Selman Yenigün, “Buraya 19 yıl önce yaşanmış bu acıyı tazelemek için değil; terörü, karanlık elleri ve odaklarını bir kez daha lanetlemek üzere geldik. 19 yıl önce bu şirin köyümüzde, tertemiz, pırıl pırıl, masum insanların uğradığı bu hain saldırıyı gerçekleştiren kirli ellerin ne denli insanlıktan uzak olduklarını ve terörün mantığının olmadığını tüm dünyaya bir kez daha duyurmak için buradayız. Terörün sağı, solu ve mantığı olmaz. Nereden gelirse gelsin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının en temel hakkı olan yaşama hakkına saldırı düzenleyenler karşılarında güvenlik güçlerimizi ve devletimizi bulacaklardır. Şimdi hep birlikte bu kirli oyunu, bu çirkin tezgâhı bozmak durumundayız. Terörü besleyen kaynağı kurutmak, gelişmemizin, yükselmemizin önündeki en büyük engellerden biri olan bu terör belasından kurtulmak zorundayız. Ortak akılla ve her ferdin üzerine düşen görevi en güzel şekilde yapmasıyla bu işi başarabiliriz. Terörü besleyen cehaletle topyekûn savaşmak suretiyle bu işin üstesinden gelebiliriz. Terörün birinci hedefi birliğimizi ve beraberliğimizi bozmaktır. Bunu asla unutmadan, bir ve beraber olduğumuzu sarsılmaz bir şekilde ortaya koymakla bu belayı alt edebiliriz." şeklinde konuştu.
Anma töreninde daha sonra, Başbağlar şehitleri için yapılan ‘Başbağlar Şehitlik Anıtı’ ziyaret edildi ve şehitler için dua okundu. 5 Temmuz 1993 günü gerçekleştirilen ve 33 sivilin öldürüldüğü katliamın failleri hâlâ bulunamadı. Olaylarla ilgili 20 kişi gözaltına alındı. Bunlardan 18'i beraat etti, 2'si mahkûm oldu. Başbağlar davasının duruşması önce Erzincan'da başladı, 4. celseden sonra İzmir DGM'ye nakledildi. İzmir’in çok uzak olduğunu ama çevredeki üç şehirde de (Malatya, Elazığ ve Erzincan) DGM’nin olması mahkemenin seyrini değiştirdi. Köylüler davaya müdahil olmak istedi. Bir kısmı kabul edildi, bir kısmı rededildi. Başbağlar köyü sakinleri, 19 yıl önce yaşanan katliamın faili meçhul kalmaması gerektiğini ifade etti.
Erzincan'ın Başbağlar köyü 5 Temmuz 1993 günü, katliam yaşadı. 28 vatandaşın kurşuna dizildiği, 5 vatandaşın evlerde diri diri yakıldığı katliamın üzerinden 19 yıl geçti. Başbağlar’da katliamın izleri ortadan kalkarken, masum vatandaşların katledilmesinin acısı halen yürekleri yakıyor. Başbağlar köyü sakinleri olayın faillerinin bulunmasını istiyor. Şehitler köyü Başbağlar’da her yıl olduğu gibi yine teröre lanet okundu. Başbağlar köyü sakinlerinin erkeği ve kadını, yaşadıkları acının halen yüreklerinde aynı sıcaklığı ile durduğunu ve olayın faillerinin yakalanmamasının kendilerini üzdüğünü kaydetti.
Erzincan’a 202 kilometre uzaklıktaki Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde düzenlenen törene Vali Selman Yenigün, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Testici, AK Parti Erzincan Milletvekili Sebahattin Karakelle, AK Parti Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, AK Parti Malatya Milletvekili Hüseyin Cemal Akın, AK Parti Elazığ Milletvekili Şuay Alpay, CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, CHP İstanbul Milletvekili Aykut Aydoğdu, CHP Amasya Milletvekili Ramis Topal, CHP Erzincan Milletvekili Dr. Muharrem Işık, CHP Adıyaman Milletvekili Salih Fırat, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Bağımsız Milletvekili İhsan Barutçu, Erzincan Belediye Başkanı Yüksel Çakır ve çok sayıda vatandaş katıldı.
5 Temmuz 1993'te yaklaşık 100 kişilik terör örgü mensubunun saldırdığı köydeki katliamdan 3 kurşun yarasıyla sağ olarak kurtulmayı başaran Başbağlar Köyü Muhtarı Ali Akarpınar, olayın faillerinin halen bulunamadığını ifade ederek, birlik ve beraberlik mesajları verdi. Akarpınar, “Gerek Sivas katliamı, gerekse Başbağlar köyü katliamının amacı, sonucu birçok yönü ile benzer olduğu halde maalesef Sivas olaylarına gösterilen ilgi ve hassasiyet, kamuoyunu yönlendiren kuvvetler ile sivil toplum kuruluşlarının bir kısmı tarafından Başbağlar katliamına gösterilmemiştir. Başbağlar köyü katliamını yapanların bıraktığı bildiride açıkça Sivas katliamının hesabı sorulmuştur denilerek Başbağlar katliamı Sivas katliamının sebebi değil sonucu olduğu halde her nedense bu gözardı edilmiştir.” dedi.
"FAİLLERİN BULUNMASI ASLİ GÖREVİMİZ OLMALI"
CHP Erzincan Milletvekili Dr.Muharrem Işık ise konuşmasında şunları dile getirdi: “19 yıl önce bugün Başbağlarımıza bir ateş düştü. Buradaki canlarımızdan 33'ü vurularak ve yakılarak öldürüldü. Bu acı tabi öncelikle buranın halkının yüreğine düştü. Acıyı kesmek ve azaltmak için en önemli yöntemlerden birisi yalnız bırakmamak, ancak en önemlisi de faillerini bulmaktır. Çünkü en azından yapanların yanına kar kalmadı dememek için bunları bulmak bizim asli görevimiz olmalı. Failler hala bulunamadı, bulunanlar ise serbest bırakıldı.”
"OYUNA GELMEYECEĞİZ"
AK Parti Erzincan Milletvekili Sebahattin Karakelle de şöyle konuştu: “Bizim huzur ve güvenimizi, kardeşliğimizi, istikrarımızı görüp de bundan rahatsız olanların Sivas’ta, Kahramanmaraş’ta, Çorum’da, Başbağlar'da dış güçlerin içimizdeki hainler eliyle yaptıklarının amacı belli. Bu toprağın çocuklarını, bu milleti bölüp parçalamak. Asıl amaç şu idi PKK terör örgütünün; nasıl yaparım da Erzincan’da, Sivas’ta Alevi-Sünni çatışması meydana getiririm. Nasıl yaparım da Başbağlar'daki katliamı bir diğer Alevi hemşehrilerimizin üzerine yıkarım. Ama çok şükür bu necip millet ki, Çanakkale’de Kürdü ile, Türkü ile, Lazı ile, Çerkezi ile, Alevisi ile, Sünnisi ile birlikte can vermiş, kan vermiş bu toprağa. Bizim sağduyumuz bu oyunu bozdu. Onların bizim birlik ve beraberliğimizi bozmaya güçleri yetmeyecektir. İnşallah bu oyuna gelmeyeceğiz zaten. Sonları gelmiştir onların, biz burada bugün Başbağlar'da terörist başına terörist demeyen, PKK terör örgütünün ağzıyla konuşan, onların siyasi uzantılarını ben buradan kınıyorum.”
"TÜRK MİLLETİ BUNUN ÜSTESİNDEN GELECEKTİR"
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici ise şunları söyledi: “Bugün gerçek anlamda terörle mücadele edildiği söylenemez. Türk milleti büyüktür. Türk Devleti Büyüktür. Bugün bunun da üstesinden gelecektir. Belki Başbağlar’ın failerinin dün hesabı sorulmamıştır. Bugün de sorulmamıştır. Ama herkes bilsin ki yarın mutlaka sorulacaktır. Bu kan burada kalmayacaktır. Mutlaka bunun hesabı sorulacaktır. Biz milliyetçi hareketiz. Bizim milliyetçiliğimiz etnik bir kökene dayanmaz. Bu bayrağın altında bir ve beraber yaşama iradesi gösteren, Türkünden Kürdün de, Alevinin de, Boşnağın da, Lazın da, Çerkezin de milliyetçisiyiz. Yeter ki bu bayrağın altında bir ve beraber yaşama iradesini göstersin, aynı kararlılığı ortaya koysun.”
"BU KİRLİ OYUNU VE TEZGAHI BİRLİKTE BOZMALIYIZ"
Anma töreninde son olarak konuşan Erzincan Valisi Selman Yenigün, “Buraya 19 yıl önce yaşanmış bu acıyı tazelemek için değil; terörü, karanlık elleri ve odaklarını bir kez daha lanetlemek üzere geldik. 19 yıl önce bu şirin köyümüzde, tertemiz, pırıl pırıl, masum insanların uğradığı bu hain saldırıyı gerçekleştiren kirli ellerin ne denli insanlıktan uzak olduklarını ve terörün mantığının olmadığını tüm dünyaya bir kez daha duyurmak için buradayız. Terörün sağı, solu ve mantığı olmaz. Nereden gelirse gelsin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının en temel hakkı olan yaşama hakkına saldırı düzenleyenler karşılarında güvenlik güçlerimizi ve devletimizi bulacaklardır. Şimdi hep birlikte bu kirli oyunu, bu çirkin tezgâhı bozmak durumundayız. Terörü besleyen kaynağı kurutmak, gelişmemizin, yükselmemizin önündeki en büyük engellerden biri olan bu terör belasından kurtulmak zorundayız. Ortak akılla ve her ferdin üzerine düşen görevi en güzel şekilde yapmasıyla bu işi başarabiliriz. Terörü besleyen cehaletle topyekûn savaşmak suretiyle bu işin üstesinden gelebiliriz. Terörün birinci hedefi birliğimizi ve beraberliğimizi bozmaktır. Bunu asla unutmadan, bir ve beraber olduğumuzu sarsılmaz bir şekilde ortaya koymakla bu belayı alt edebiliriz." şeklinde konuştu.
Anma töreninde daha sonra, Başbağlar şehitleri için yapılan ‘Başbağlar Şehitlik Anıtı’ ziyaret edildi ve şehitler için dua okundu. 5 Temmuz 1993 günü gerçekleştirilen ve 33 sivilin öldürüldüğü katliamın failleri hâlâ bulunamadı. Olaylarla ilgili 20 kişi gözaltına alındı. Bunlardan 18'i beraat etti, 2'si mahkûm oldu. Başbağlar davasının duruşması önce Erzincan'da başladı, 4. celseden sonra İzmir DGM'ye nakledildi. İzmir’in çok uzak olduğunu ama çevredeki üç şehirde de (Malatya, Elazığ ve Erzincan) DGM’nin olması mahkemenin seyrini değiştirdi. Köylüler davaya müdahil olmak istedi. Bir kısmı kabul edildi, bir kısmı rededildi. Başbağlar köyü sakinleri, 19 yıl önce yaşanan katliamın faili meçhul kalmaması gerektiğini ifade etti.