'önlükler Fukaralığı Örtüyor, Ortadan Kaldırmıyor'

Bunun sözcülüğünü de Türkiye yapıyor” dedi.

Okullardaki kılık kıyafet serbestliğini de değerlendiren Kurtulmuş, "Çocuklarımızın önlükleri, milletimizin arasındaki sınıf farkını gizliyor. O kılık kıyafetler fukaralığı kaldırmıyor. Fakirliğin üstünü örtüyor. Biz o fukaralığın memlekette hiç kalmaması için gayret sarf ediyoruz” diye konuştu.

AK Parti Yalova İl Başkanlığı tarafından İhlas Armutlu Tatil Köyü'nde düzenlenen ve iki gün sürecek olan eğitim seminerine, Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un yanı sıra çok sayıda partili katıldı.

Kurtulmuş’u Yalova milletvekili ve protokolünün yanı sıra İhlas Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yavuz Özgün karşıladı. Bütçe döneminde olduklarını ifade eden Kurtulmuş, dünyadaki ekonomik krizin etkisiyle en son Güney Kıbrıs Rum Kesimi Başkanının ağlayarak iflası açıkladığını belirterek, “Güney Kıbrıs Rum Kesimi çöktü. Yunanistan, İspanya ve birçok Avrupa ülkelerinde fevkalade derin, büyük krizler var. Bu krizler belki Avrupa’nın başka ülkelerini de etkileyecek. Sadece Avrupa ile de kalmayacak. ABD'de ve dünyanın birçok ülkesine bu krizler devam edecek. Bu krizler sadece birtakım hükümetlerin yanlış politikalarıyla çıkmış olan krizler değildir. Bu krizler sadece ekonomik ya da finansal krizler de değildir. Bu krizler topyekun dünyada 1970’den bu yana gelişen, özellikle 1980-1990'la güçlenen neoliberal paradigmanın çökmesidir. Yani her şeyi para zanneden, paradan para kazanmak üzere bir ekonomik sistem kuran, içinde adaletin, paylaşmanın, insaniyetin, yardımlaşmanın, dostluğun, vefanın olmadığı bir ekonomik sistem aslında gümbür gümbür çöküyor. Avrupa’da bu çöküntü sesleri de bunun ilk habercileridir. Türkiye’nin bu süreçte sadece bizim için değil, dünya için önemli bir yerinin olduğunu düşünüyoruz” dedi.

“TÜRKİYE KENDİ HİKAYESİNİ YAZIYOR” Son krizlerle birlikte gelişmiş ülkelerin büyük sıkıntılar içine girdiğini, gelişmekte olan ülkelerin ise tırmanışa geçtiğini anlatan Kurtulmuş, “Siyasi anlamda da ekonomik anlamda da gelişmiş ülkelerin merkez olduğu sistem değişiyor. Bunun yerine bizim gibi ülkelerin merkez ülke olacağı yeni bir döneme giriyoruz. Türkiye bu süreçte önemli bir örnek teşkil ediyor. Türkiye bu süreçte kendi hikayesini oluşturuyor, kendi öyküsünü yazıyor. Türkiye 10 yıllık süreçte bize telkin edilen, zorlanan programlar dışında kendi programını uyguladığı için başarılı oluyor. Avrupa’nın siyasi tarihinin aksine geçtiğimiz dönemde iki Avrupa ülkesinde uluslararası finans kapitalizminin önemli güçleri ihtilal yaptılar. Bunlardan biri Yunanistan’dır. Seçimle gelen Yunanistan Başbakanı Popandreou’yu uzaklaştırıp Goldman Sachs dedikleri uluslararası tefeci kuruluşunun danışmanını Yunanistan’a başbakan tayin etti. Aynı şekilde İtalya’da Berlisconi’yi görevden aldılar. Onun yerine yine uluslararası tefeci kuruluşun danışmanını başbakan tayin ettiler. Diyeceksiniz ki bu oyunu Türkiye’de de yaptılar. Hatırlayacaksınız, 2001 krizleri sırasında Kemal Derviş’i uluslararası finans çevrelerinin adamı olarak Türkiye’ye neredeyse başbakan yapmak üzereydiler. Çok şükür millet bu oyunu AK Parti’yi başa getirerek bozdu” şeklinde konuştu.

“BM ARTIK DÜNYADA BARIŞI SAĞLAMIYOR” BM’in artık dünyada barışı sağlayan bir kuruluş olmaktan çıktığını ifade eden Kurtulmuş, şunları söyledi: “BM güçlünün elini daha kuvvetli hale getiren bir kuruluştur. İsrail Gazze’de operasyon yaptı. 8 gün süren operasyonda 175 kişi öldü. Bunların içinde bebekler, nineler var. Bin 395 kişi de yaralandı. Sonuçta hiçbir şey olmuyor çünkü İsrail biliyor ki BM’de arkasında dayısı var. İsrail’i kınayan 200’e yakın karar alınmış. Ne yaparsanız yapın adam yoluna devam ediyor çünkü biliyor ki Güvenlik Konseyi'nde İsrail’e karşı bir yaptırım uygulanamaz, Amerika veto ediyor. Geliyorsunuz Suriye’ye, adam her gün onlarca masum sivili öldürüyor. O da rahat, onun da BM’de dayısı var. Onu da Rusya koruyor. Böyle bir sistem devam edebilir mi? 5 tane ülke dünyayı istediği gibi yönetecek, 195 ülke de bakacak. Bu sistem böyle devam etmez. Bunun sözcülüğünü de Türkiye yapıyor.” AK Parti'nin 10 yılda yaptığı en önemli işin demokrasi ile ekonomi arasındaki ilişkinin kuvvetlendirilmesi olduğunu ifade eden Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de maalesef bir faiz lobisi vardı. Bu faiz lobisi, elini sıcak sudan soğuk suya sokmadan milletin kaynaklarıyla bütçenin imkanlarını kullanır, devlete borç verir ve devletin yani sizin vergilerinizi alıp kendi kesesine koyardı. Ve maalesef Türkiye’deki faiz lobisi her zaman olağanüstü dönemlerin, askeri ihtilalların yanında olmuştur. Refahyol hükumeti döneminde Türkiye’de toplanan vergilerden faize giden pay yüzde 48.5’ti. Sonra 28 Şubat yapıldı. Bu irtica geliyor diye yapılmadı. 18 yaşındaki kızların baş örtüsü ile uğraşmak işin göz boyama, bu milletin değerleriyle harp etme kısmıydı. O dönemde yaklaşık 300 milyar dolar bu ülkenin bankalarından hortumlandı. Bu milletin paraları başka taraflara akıtıldı. 2001 yılında vergilerden faize giden pay yüzde 103.3 tür. AK 2012 yılında bu pay yüzde 16.6’ya inmiştir. Milletin parası kurtarılmıştır. Bu parayı Türkiye’deki kalkınma ajanslarına versek o zaman Anadolu’nun uçtuğunu göreceksiniz.” “O KILIK KIYAFETLER FAKİRLİĞİN ÜSTÜNÜ ÖRTÜYOR” Türkiye’de kılık kıyafete serbestlik getiren her şeyin yanında olduklarını belirten Kurtulmuş, “Hangi yasak kalkıyorsa onun kalkmasında bu millet için hayır vardır. Çocuklarımızın önlükleri, milletimizin arasındaki sınıf farkını gizliyor. Hükümetlerin üzerine düşen, var olan şeyi birtakım örtülerle örtmek değildir. O kılık kıyafetler fukaralığı, fakirliği kaldırmıyor, fakirliğin üstünü örtüyor. Bir o fukaralığın memlekette hiç kalmaması için gayret sarf ediyoruz” dedi.

Basına kapalı olarak devam edecek olan toplantının öğleden sonraki oturumuna Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın da katılması bekleniyor .