Yapılan Bir Araştırma, Ebeveynlerin Çocuklardaki Ateşlenme Karşısında Duydukları Endişenin, Onları Bilinçsizce Uygulamalara Sevk Ettiğini Ortaya Koydu

Suat Deniz - Vücut ısısının yükselmesine neden olan ateşli hastalıklar karşısında ebeveynlerin, büyük korku ve endişe yaşamaları nedeniyle büyük bir çoğunlukla toplumda kuşaktan kuşağa aktarılan yanlış tedavi yöntemlerine yöneldikleri bildirildi.

İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü'nce, ateşli hastalıklar karşısında ebeveynlerin tutum ve davranışlarını tespit etmek amacıyla yapılan bir araştırma, ilk etapta anne ve babalar tarafından büyük bir sıklıkla uygulanan tedavi yöntemlerinin yanlışlığını ortaya koydu.

Araştırmayı gerçekleştiren bölüm doktorlarından Kayı Eliaçık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, araştırmayla ebeveynlerin acil servise en sık başvuru nedenlerinden biri olan çocuklardaki vücut ısısı yükselmesine ilk etapta nasıl müdahale edildiğini belirlemeye çalıştıklarını söyledi.

Bunun için acil servise yüksek ateş şikayetiyle başvuru yapılan çocukların anne ve babalarına, ''yüksek ateşi ateşi bir bulgu mu, yoksa bir hastalık olarak mı gördükleri ve bu durum karşısında nasıl tepki verdiklerinin''' sorulduğunu anlatan Eliaçık, ebeveynlerin yüzde 44,5'inin, ''ateşi doğrudan hastalık'' olarak gördüklerinin ve ''ateşi düşürmeleri halinde hastalığında ortadan kalktığına'' inandıklarının tespit edildiğini ifade etti.

-''Ateş, vücudun savunma mekanizmasıdır''

Eliaçık, vücut ateşinin bir hastalık olmadığını belirterek, ''Ateş, vücudun savunma araçlarından biridir, kendi başına bir hastalık değil, hastalık belirtilerinden biridir'' dedi.

Vücudun normal ısı değerinin üzerindeki her ateşlenmenin, ebeveynler tarafından endişeyle karşılandığını ve bunun onları, toplumda kuşaktan kuşağa da aktarılan yanlış uygulamalara yönelttiğini dile getiren Eliaçık, şunları kaydetti:

''Vücutta ısı değeri 41 derecenin altında zararsızdır. Hatta 42 derecenin üzerinde olduğu durumlarda bile merkezi sinir sistemi enfeksiyonu ya da terlemeyi engelleyen bir hastalık olmadıkça tehlikeli bir durum gelişmesi beklenmez. Bu nedenle aileler paniğe kapılarak yanlış uygulamalar yapmamalı.''

-En çok yapılan yanlışlar-

Eliaçık, araştırmanın çocuklarda ateşli hastalık görülmesi halinde yapılan yanlışları da ortaya koyduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

''Araştırmada, aileler ateşi ilk tespit ettiklerinde yüzde 97,1'i giysilerini azalttığını, yüzde 90,3'ü ateş düşürücü verdiğini, yüzde 38,7'si ılık duş yaptırdığını, yüzde 16,8'i soğuk uygulama yaptığını, yüzde 5,5'i sirkeli su, yüzde 2,5'i alkol ve kolonya uyguladığını belirtti.

Oysa ebeveynlerin yaptıkları bu uygulamalar ateşe neden olan hastalığı aslında daha çok tetikleyebiliyor.''

-Ateşlenme karşısında yapılması gerekenler-

Ateşi yükselen çocuğa her şeyden önce doktor kararı olmadıkça ilaç verilmemesi gerektiğini belirten Eliaçık, çocuklarda ateş görülmesi halinde yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

''-Ateşli çocuğu doğrudan giysilerini çıkarmak yerine, giysilerin inceltilmesi ve üzerine sadece hafif bir çarşaf örtülmeli.

-Titremeye ve dolayısıyla ateşin daha da yükselmesine neden olacağından kesinlikle soğuk duş aldırmayın ve buz kullanmayın.

-Doktorun önerdiği ateş düşürücü ilacı doktorun belirttiği dozda verin. Çocuklara aspirin vermeyin

-Oda ısısının ne çok sıcak ne de soğuk olmamasını sağlayın.

-Ateş hızla sıvı kaybına neden olacağından bol su ve sıvı gıdalar verin.

-Bol bol dinlenmesini sağlayın.''

Yayıncı: Şükran Yücel
Kaynak: AA