Hristofyas: 'çamaşırcı Kadının Oğlu' Diye Beni Küçümseyenler Oldu

Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas, Mart 2013’te sona erecek 5 yıllık iktidar dönemini değerlendirdi.

Hristofyas, mütevazi bir aileden gelmiş olmaktan gurur duyduğunu söyledi.

Rum lider, kendisine 'çamaşırcı kadının oğlu' diyenlerin de olduğunu belirterek, devletin sadece zenginler ve köklü aileler için var olmadığını kaydetti.

Hristofyas, Güney Kıbrıs'taki Başkanlık görevinden ayrılmadan önce durum değerlendirmesi yaptı. Rum lider, görevi boyunca haksız ve sert eleştirilere maruz kaldığını ifade etti.

Daha önce hiçbir Rum liderin bu kadar haksız saldırıya uğramadığını dile getiren Hristofyas, "Bir demokrasi için, kurumlarının küçümsenmesinden daha kötü bir gelişme yoktur. Maalesef bu devamlı yapıldı. Bu sert saldırılarla başkanı küçülteceklerini ve aşağılayabileceklerini zannettiler." dedi.

Hristofyas, kendisi hakkında olumsuz konuşanların başardıkları tek şeyin başkanlık kurumunu küçültmek ve aşağılamak olduğunu aktardı. Rum lider," Başkan’a karşı duydukları sınıfsal, ideolojik, siyasi ve toplumsal kin, bazılarını başkanın katil olduğunu söyleyecek noktaya getirdi. Aynı zamanda Başkan’ın ‘çamaşırcı kadının oğlu olduğunu’ söyleyenler de bunlardır. Sanki devletin başkanlığı köklü aileler, zenginler ve kurulu düzen içinmiş gibi." şeklinde konuştu.

"Mütevazı bir kökenim olmasından onur ve gurur duyuyorum." ifadelerini kullanan Hristofyas şunları söyledi: "Solun Kıbrıs Cumhuriyeti Başkanlığı’na kendi liderini seçmesini asla hazmedemediler. Bu nedenle Başkan’ı, onunla birlikte Sol’u, ideolojisini, tarihini darbelemek için her fırsatı kolladılar. Talihsiz çıktık çünkü bizim başkanlığımız döneminde en kötü krizinde kapitalizmi yönetmemiz gerekti. Ancak tarihin bizi haklı çıkaracağına inanıyorum çünkü yaptığımız iş hem büyüktü hem de çeşitli alanlarda yenilikçiydi. Bu nedenle memnuniyet duyuyorum.”“TÜRKİYE’NİN DOĞALGAZ KONUSUNDA ORTAYA KOYACAĞI TAVRI BİLDİĞİMİZDEN ÇOK DİKKATLİ DAVRANDIK”Konuşmasında doğalgaz konusuna da değinen Hristofyas iktidara geldiği ilk günden beri doğalgaz araştırmaları konusunu kendisine öncelik olarak belirlediğini, hükümet olarak kapsamlı bir proje hazırladıklarını ancak Türkiye’nin ortaya koyacağı tavrı bildiklerinden bunu yaparken çok dikkatli davrandıklarını anlattı.Hristofyas, "Doğalgaz ülkemiz için büyük bir perspektif ve halkımız için büyük bir ümittir bu nedenle hepimizin, sorun çıkmaması, iç cephede bazılarının yaptığı gibi sorunu bizim çıkarmamamız için birlikte çalışmamız gerekir. Bunu söylerken KRETİK’in (Devlet Doğalgaz Şirketi) kurulmasını ve işlemesini engelleme çabalarını kastediyorum." sözlerini sarf etti. "TROYKA’NIN DOĞALGAZLA İLGİLİ TALEPLERİNİ MEMORANDUMDAN SİLMEYİ BAŞARDIK"Troyka ile müzakerelerde Kıbrıs’ın hidrokarbon yataklarından istifadede ulusal denetimi elinde bulundurmasını sağlamayı başardıklarını kaydeden Hristofyas şöyle devam etti: "İlk başta Troyka hidrokarbonlardan elde edilecek gelirin öncelikle kredi ödemelerinde kullanılmasını istiyordu. Yine hidrokarbonlarla ilgili eylem planına Troyka ile birlikte karar vermemizi talep ediyordu. Sıkı pazarlık ederek her iki talebi de sildik ve memoranduma, hidrokarbon gelirlerinin bir kısmının altyapı inkişafına, bir kısmının gelecek nesillere, bir kısmının da doğal olarak alacağımız kredi taksitlerinin ödenmesine gideceğini eklettik.”