Tim Başkanı: Spesifik, Nokta Atışı Teşviklere İhtiyacımız Var

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, yeni teşvik sistemi ile cari açığı artıran ara malı ve hammadde italatının dengelenmesi gerektiğini vurguladı.

Tim Başkanı: Spesifik, Nokta Atışı Teşviklere İhtiyacımız Var
Büyükekşi, sektörlerin spesifik, nokta atışı teşviklere ihtiyaç duyduğunun da altını çizdi.


Türkiye`nin deri ve deri mamlleri ihracatına büyük katkı sunan İstanbul Deri Fuarı (İDF) kapılarını açtı. 17-19 Ocak tarihlerini kapsayan fuara 29 ülkeden 325 firma katılıyor. TÜYAP’ta 40 bin metrekare alanda kurulan İDF`de deri üreticileri, deri kimyacıları, aksesuarcılar ve modacılar 2012-2013 trendlerini görücüye çıkarıyor. Burada ilkel yöntemlerle derinin tabaklanışını konu alan ‘Kara Tabak Show’ da yapılıyor.


Bölge ülkelerden büyük ilgi gören İstanbul Deri Fuarı’nın açılış törenine Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Türkiye Deri Vakfı (TÜRDEV) Başkanı Dr. Volkan Çandar ve Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği Başkanı Mehmet Ali Dinç katıldı. Törende söz alan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, 2011`de ihracatın 134,6 milyar dolar ile tarihi bir rekor kırdığını belirtti.


Avrupa`da kimi ülkelerin kredi notlarının kırıldığına işaret eden Büyükekşi, “Biz, evvelden bunlara gıpta ile bakar, imrenirdik. Şu an onlar dara girerken, biz izleyici konumundayız. Ne mutlu Türkiye, mali bunalım esnasında dahi ihracatı yüzde 18,2 artırdık." dedi.


Büyükekşi, sanayi ve büyüme oranlarının iyi bir görünüm ortaya koyduğunu, cari açığın da gerileme eğilimine girdiğini ifade etti.


2023 için Türkiye’nin büyük hedefler koyduğunu anlatan TİM Başkanı, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu hedeflere varmak için mutlak yeni yatırım yapmalıyız. Türkiye`nin Yunanistan ya da İtalya gibi hizmet sektörü ile bir yere gitmesi mümkün değil. Onun için sanayiye eğilmelidir. Ay sonunda yeni teşvik sistemi açıklanacak. Burada 500 milyar dolar ihracat adına ortaya koyduğumuz hedefleri yakalamak adına 3 ana başlık belirledik. Bunlar atılım, yatırım ve önderlikten oluşuyor. Yatırımda değinmemiz gereken konular olduğuna kuşku yok. Bakın Türkiye’de ilk olarak bölgesel teşvikler verildi. Ardından sektörel ve bölgesel teşvikler uygulamaya kondu. Gelinen aşamada biz bunların tamamının kâfi olmadığını gördük. Evet, bundan böyle cari açığa sebep olan ara malı ve hammadde italatını dengeleyecek yeni yatırımlara ihtiyacımız var. Mutlaka ileri teknolojiye ihtiyacımız var.


TİM olarak biz, her sektörün gereklerine göre teşviklerin verilmesini savunuyoruz. Teşvikleri ilk olarak Türkiye’nin geri bölgelerine yönlendirmeliyiz. Bu anlamda 4 bölge yeter, belki 5-6 bölgeden de söz edilebilir. Ayrıca yatırım indirimi tekrar uygulamaya konulabilir.


Diğer yandan spesifik, nokta atışı şeklide yeni teşviklere ihtiyacımız var. Örneğin deri, giyim sektörünün ihtiyacı istihdam ise o sektörlere sadece istihdam teşviki vermek yerindedir. Yeni bölgeleri nasıl destekleyeceğimizi de ortaya koymamız gerekiyor. Şu an için Türkiye’nin yapacağı en önemli şey üretime dönük yatırımların teşvik edilmesidir.”

İhracatta alınan merhaleden duyduğu memnuniyeti dile getiren Mehmet Büyükekşi, şunları kaydetti:

“Bundan 10 sene evvel ihracatın yüzde 56`sını Avrupa’ya yapıyorduk şu anda yüzda 46`sını Avrupa’ya yapıyoruz. Avrupa, artık Türkiye’nin tek satabileceği piyasa değil, dünyada yeni büyük piyasalar da var. Bugün, Kuzey Irak’a da Afrika’ya da gidiliyor. Ben ihracatçıma ‘Devamlı koşmanız gerekiyor, koşmadığınız takdirde düşersiniz.’ diyorum. Bizim, 2012’de 150 milar dolar ihracat hedefimiz var, yüzde 12 artış hedefimiz var; inşaallah bunu yakalayabileceğiz. Deri sektörü de ihracatta önemli aktörlerimizden biri. 2023 için sektöre 4,5 milyar dolarlık bir hedef koyduk.”

Büyükekşi, saraciye ile işlenmiş deride İtalya, Rusya ve Çin’in; ayakkabıda Rusya, Irak ve Libya’nın; deri ile kürk giyim’de Rusya, Almanya ve İtalya’nın öne çıkan piyasalar olacağını ekledi.


TÜRDEV Başkanı Dr. Volkan Çandar ise İDF’ye katılımın bu sene yüzde 59 arttığını bildirdi. Fuarın deri sektöründen büyük ilgi gördüğüne temas eden Çandar, “Fuarda Almanya, Avustralya, Avusturya, Belçika, Kanada, Çin, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Güney Afrika, Güney Kore, Hindistan, İran, İtalya, İzlanda, İngiltere, İrlanda, İspanya, İsveç, İsviçre, Kore, Macaristan, Norveç, Slovenya, Ukrayna, ABD, Yeni Zellanda ve Yunanistan’dan deri üreticileri, deri konfeksiyoncuları, deri kimyacıları, deri makinecileri, aksesuarcılar ile modacılar yeni trendlerini sergiliyorlar. Fuar Türk derisi ve deri mamullerini yeni piyasalara açacak.” ifadelerini kullandı.


Üretimlerinin yüzde 90’lık kısmını ihraç ettiklerini duyuran Çandar, sektörün yaklaşık 250 bin eleman istihdam ettiğini aktardı. Çandar, Türkiye deri sektörünün yaklaşık 5 milyar dolarlık bir ticaret hacmi bulunduğuna; Türkiye’de ilerlediğine, dünyada da tanınır hale geldiğine işaret etti.


Çin’e ihracatlarının yüzde 90 arttığını aktaran Dr. Çandar, hedeflerini Rusya ve İtalya’da konumlarını koruyup Çin’in büyüyen orta gelir grubuna daha fazla ürün satmak olarak açıkladı.

Deri sektöründe dünyanın güç bir dönemden geçtiğini savunan Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği Başkanı Mehmet Ali Dinç de, Avrupa’dan kendilerine gelen taleplerin daraldığından yakındı. Dinç; “Yeni bölgelere açılma ve ürün ayrıştırma gibi yollarla bu dönemi kolaylıkla atlatacağız. Bunun için Ar–Ge faaliyetleri desteklenmeli, marka ve patent konusunda bilinçlendirme ve bilgilendirme çalışmaları yapılmalı, ulusal ve uluslararası fuarlara katılımlar arttırılmalı ve muhtelif ürünlerin üretimi için yeni teknolojiler geliştirilerek rekabet gücümüz arttırılmalıdır.” önerilerinde bulundu.