Meyve Üreticiliğine Soyunan Köylüler 400 Bin Fidanı Sulamak İçin Destek Bekliyor

Yozgat’ın Kadışehri ilçesine bağlı Kabalı köyü sakinleri, kendilerine ait 600 tarlanın sınırlarını kaldırarak tek tarla haline getirdikleri 10 bin 500 dekar alanda oluşturdukları meyve bahçelerini sulama telaşına düştü.

Yozgat’ın Kadışehri ilçesine bağlı Kabalı köyü sakinleri, kendilerine ait 600 tarlanın sınırlarını kaldırarak tek tarla haline getirdikleri 10 bin 500 dekar alanda oluşturdukları meyve bahçelerini sulama telaşına düştü. Köy sakinleri 1. etap olan 5 bin 400 dekar alanda ihracata yönelik meyve üretmek amacıyla 400 bin meyve fidanı dikti. Köylüler, fidanları sulamak için kurulacak damlama sistemine devletten destek bekliyor.

    Kadışehri ilçesine bağlı Kabalı köyü halkı Kaymakam İsmail Şanlı‘nın öncülüğünde Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdi. Köy sakinleri 1. etapta 600 tarlanın sınırlarını ortadan kaldırarak tek tarla haline getirdi. Ardından Kadışehri Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliği, Kadışehri Belediyesi, Halıköy Belde Belediyesi ve Kabalı Köyü halkı bir şirket kurdu. Şirket 10 bin 500 dekar alanı 25 yıllığına kiralayarak meyve bahçesi oluşturdu. Yapılan hesaplara göre 10 bin 500 dekarlık alandan yıllık 200 bin TL kar elde edilmesi planlanıyor. Köy halkı, proje tamamlanırsa aynı alandan yıllık 60 milyon lira gelir elde edecek. Üretilen ürünlerin tamamı yurt dışına satılacak.

    10 bin 500 dekar alanın ilk etabında 5 bin dekar alana 50 bin kiraz, 350 bin de bodur ve yarı bodur elma fidanı diken köy halkı, fidanları sulayacak damlama sistemini kuracak krediyi ve desteği bulamadı. Köy halkı, fidanların yaz aylarında kuruma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını belirtiyor.

    Kabalı köyünden Ömer Aslan, Kabalı Köyü halkı olarak Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdiklerini söyledi. Aslan, “Tarlalarımızı birleştirip kimsenin yapamadığını yapıp, buraya 400 bin meyve fidanı diktik. Ancak damlama sistemini kuramadık. Şu anda traktörlerle sulamak zorunda kalıyoruz. Traktörlerle sulamanın maliyeti günlük 5 bin lira, damlama sistemi kurulsa günlük maliyet 200 TL’ye düşüyor. Biz Başbakan‘ımız Recep Tayyip Erdoğan’dan köy halkı olarak kömür ve gıda yardımı istemiyoruz, biz damlama sistemi kurulmasını istiyoruz. Damlama sistemi kurulur meyvelerimiz ürün verirse hem biz kazanırız hem de devletimiz kazanır. Şu anda çoluk çocuk hep birlikte burada meyvelerimizi sulamak için çalışıyoruz. O da çok zor oluyor.” dedi.

    Şadi Ünal isimli çiftçi de yaptıkları projenin Türkiye ve dünyada ilk sıraya girecek bir proje olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: “Köy halkı olarak modern meyvecilik yapacağız. Tarlalarımızı birleştirdik, sadece sınırların kalkmasıyla 500 dönüm alan kazandık. 400 bin meyve fidanı diktik. Ancak alan çok geniş olduğu için traktörlerle sulamak çok zor oluyor. Şu anda 25 traktörde 75 kişi çalışıyor ve maliyet yükseliyor. Damlama sistemi olsa hem maliyet düşecek hem de ilk iki yıl fidanların arasına kavun, karpuz, domates, salatalık gibi sebzeler ekilerek değerlendirilecek. Biz devletten damlama sistemine destek sağlanmasını istiyoruz. Damlama sistemi kurulmazsa bu fidanlar yaz ayları çok kurak geçtiği için kuruma riski ile karşı karşıya kalacak, verdiğimiz emekler boşa gidecek. Biz devlet yetkililerimizden bizim bu sorunumuza yardımcı olunmasını istiyoruz. Meyve alanı büyük olduğu için bir tarafı sulayıp diğer tarafı sulayıncaya kadar, tekrar sulanan yer su istiyor. Bu sulama işlemi 8. ve 9. aylarda daha yoğun olacak. O yüzden damlama sulama sisteminin bir an önce kurulması gerekir.”

    Tarlada babalarına yardım eden çocuklar da tankerle meyve fidanları sulamanın zor olduğuna dikkat çekerek, "Okuldan sonra ve hafta sonları buraya gelerek babamıza yardım ediyoruz. Hafta sonları sabahın erken saatinden itibaren burada çalışıyoruz, çok yoruluyoruz. İnşallah devletimiz bize sulama sistemi konusunda yardım eder.” ifadelerini kullandı.