Abhazya Cumhurbaşkanı Bagapş‘dan Türk İşadamlarına Yatırım Daveti
Abhazya Cumhurbaşkanı Sergey Bagapş, ülkelerinde sadece 120 bin Abhaz‘ın yaşadığını belirterek, Türkiye‘de yaşayan soydaşlarının Abhazya‘ya dönmesini bu yüzden çok istediklerini söyledi. Türk işadamlarına Abhazya‘da yatırım yapmaları çağrısında bulunan Bagapş, "Ellerini çabuk tutmaları lazım. Geç kalmış olabilirler" dedi.
İstanbul‘da basın kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya gelen Bagapş, "Sadece Türkiye‘deki Abhazları değil, Türk işadamlarını da ülkemizde yatırım yapmaya davet ediyoruz" dedi. Türkiye ile aralarındaki hava koridorunun açılması ve deniz trafiğinin 1992 yılı öncesindeki gibi sağlanmasının son derece önemli olduğunu vurgulayan Abhazya Cumhurbaşkanı Sergey Bagapş, "Bu konu çok mühim ve çözümü noktasında bazı gelişmeler de var. Ancak sizin de bildiğiniz gibi Avrupa ülkeleri ve diğer bazı devletler bu
konuya sıcak bakmıyor. Bu konuları sadece bizi tanıyan ülkelerle konuşabiliyoruz. Ama bu uzun vadeli bir süreç. Bizim için esas önemli olan Türkiye ile Abhazya arasındaki ticari ilişkiler" diye konuştu.
Bagapş, bugün Türkiye ile Abhazya arasındaki ticari ilişkilerin yıllık 200 milyon dolar gibi son derece iyi bir seviyeye geldiğini belirterek, "Rusya‘dan sonra en fazla ticaret yaptığımız ülke Türkiye. Siyasi çözümler şu aşamada biraz erken görünse de ticari ilişkileri daha ileri bir seviyeye yükseltmek için biz hazırız" şeklinde konuştu.
Bagapş, bir gazetecinin "Türkiye‘deki Abhazları neden ülkenize davet ediyorsunuz?" şeklindeki sorusunu ise şöyle yanıtladı:
"Bunlar bizim kardeşlerimiz ve biz küçük bir milletiz. Abhazya‘da sadece 120 bin Abhaz yaşıyor. Nüfus konusu bizim en önemli sorunumuz. Abhazya çok güzel bir ülke ve biz kardeşlerimizi ana vatanlarına davet ediyoruz. Abhazya kısa zamanda çok zenginleşecek ve biz bunu kendi kardeşlerimizle paylaşmak istiyoruz. Bu, kendi kültürümüzü, örf ve ananelerimizi geliştirmemiz açısından çok önemli. Biz, dilimizin kaybolmaması için elimizden geleni yapıyoruz. Bir milletin dilini kaybetmesinin, yani asimile
olmasının ne demek olduğunu siz de biliyorsunuz. Bizim Türkiye‘de çok sayıda soydaşımız var. Ancak yanlış anlaşılmasın. Biz, Türkiye gibi güzel bir ülkeyi ve her şeyinizi terk edip Abhazya‘ya gelin de demiyoruz. İstediğimiz şey, güzel bir ülke kurarken onları da yanımızda görmek ve nüfus sorununu çözmede bize yardımcı olmalarını sağlamak. Kardeşlerimizin Abhazya‘ya gelmesini tabii ki bekliyoruz."
Abhazlar dışında Çerkezleri de ülkelerine davet edip etmedikleri konusunu da açıklayan Bagapş, "Abhazya‘da parlamentonun çıkardığı kanunlar var. Buna göre dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın bütün Abhazlar gelip bizim vatandaşımız olabilir. Biz Abhazya olarak diğer Kafkas halkları ile de çok iyi ilişkiler içindeyiz. Eğer bu halklardan birisi ülkemizde yaşamak ve ticaret yapmak istiyorsa biz hazırız. Biz sadece Kuzey Kafkas halklarını da kastetmiyoruz, Ermeniler ve Rumlar da bu davetimize dahildir" diye
konuştu.
Abhazya Cumhurbaşkanı Sergey Bagapş, Kosova Sırbistan‘dan ayrılıp bağımsızlığını ilan ettiğinde kısa sürede 50‘den fazla ülke tarafından tanındığı halde Abhazya‘yı neden sadece 4 ülkenin tanıdığı sorusuna, "Kosova‘nın bağımsızlığını kazanmasına hiç itirazımız yok, fakat Abhazya‘nın durumu biraz daha farklı. Tarihine baktığınız zaman Abhazya‘nın kendi topraklarında her zaman bağımsız yaşadığını görürsünüz. Bu toprakları bize kimse vermedi. Bizim istediğimiz kendi topraklarımızda bağımsız yaşamak. 1921‘de
Sovyetler Birliği kurulduğu zaman Abhazya da bu birlikteki diğer devletlerle aynı statüdeydi ve Sovyetler Birliği ile aynı anlaşmayı imzaladı. Ancak ne yazık ki 1931‘deki yanlış bir uygulama ile Abhazya Gürcistan‘a bağlanmıştır. Bunu yapanlar Abhaz halkına karşıydılar. Kosova‘yı tanıyan ülkelerin bizi niye tanımadıkları ise sadece çifte standart tabiri ile açıklanabilir" yanıtını verdi.
Bağımsız mücadelelerinde Türkiye‘nin tutumu ile ilgili görüşlerini de açıklayan Bagapş, "Türkiye bizi tanırsa elbette çok memnun oluruz. Ama ben reel bir politikacıyım ve sizin de bildiğiniz gibi bu uzun bir süreç. Biz, öncelikle birçok ülke ile iyi ilişkiler kurup bunun sonucunda bizi tanımalarını beklemeliyiz. Birçok kardeşimizin yaşadığı, aynı denizi paylaştığımız Türkiye‘nin bizi tanımasını elbette çok isteriz. Ancak bu ileriye dönük bir süreç. Bir gün gerçekleşeceğine inanıyoruz ancak hiç kimseye
bizi tanıyın çağrısı yapmayacağız. Biz bu konuları her ülke ile diyalog ile çözmek istiyoruz. Türk işadamlarını da Abhazya‘da yatırım yapmaya davet ediyorum. Ellerini çabuk tutmaları lazım. Geç kalmış olabilirler" dedi.
Türkiye‘ye ilk defa 1999‘da Abhazya Başbakanı iken geldiğini söyleyen Bagapş, "Gürcistan ile barış görüşmeleri yapıyorduk. Organizasyonu Türkiye yapmıştı ve son derece başarılıydı. Dün Sakarya‘da Abhazya diasporası ile görüştüm. Çok güzel bir görüşme oldu. Bize bu imkanı verdiği için Türk hükümetine ve Dışişleri Bakanlığı‘na çok teşekkür ederim. Türkiye‘deki kardeşlerimize Abhazya‘yı anlattık. Onlardan isteklerimizi belirttik. Türkiye bölgenin en güçlü ülkelerinden biri. Kafkaslar‘daki ihtilaflarda yapıcı
katkılar sağlayacağına inanıyorum. Gürcistan sadece bizimle değil, Güney Osetya ile de kalıcı bir barışı görüşmeye yanaşmıyor" şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
konuya sıcak bakmıyor. Bu konuları sadece bizi tanıyan ülkelerle konuşabiliyoruz. Ama bu uzun vadeli bir süreç. Bizim için esas önemli olan Türkiye ile Abhazya arasındaki ticari ilişkiler" diye konuştu.
Bagapş, bugün Türkiye ile Abhazya arasındaki ticari ilişkilerin yıllık 200 milyon dolar gibi son derece iyi bir seviyeye geldiğini belirterek, "Rusya‘dan sonra en fazla ticaret yaptığımız ülke Türkiye. Siyasi çözümler şu aşamada biraz erken görünse de ticari ilişkileri daha ileri bir seviyeye yükseltmek için biz hazırız" şeklinde konuştu.
Bagapş, bir gazetecinin "Türkiye‘deki Abhazları neden ülkenize davet ediyorsunuz?" şeklindeki sorusunu ise şöyle yanıtladı:
"Bunlar bizim kardeşlerimiz ve biz küçük bir milletiz. Abhazya‘da sadece 120 bin Abhaz yaşıyor. Nüfus konusu bizim en önemli sorunumuz. Abhazya çok güzel bir ülke ve biz kardeşlerimizi ana vatanlarına davet ediyoruz. Abhazya kısa zamanda çok zenginleşecek ve biz bunu kendi kardeşlerimizle paylaşmak istiyoruz. Bu, kendi kültürümüzü, örf ve ananelerimizi geliştirmemiz açısından çok önemli. Biz, dilimizin kaybolmaması için elimizden geleni yapıyoruz. Bir milletin dilini kaybetmesinin, yani asimile
olmasının ne demek olduğunu siz de biliyorsunuz. Bizim Türkiye‘de çok sayıda soydaşımız var. Ancak yanlış anlaşılmasın. Biz, Türkiye gibi güzel bir ülkeyi ve her şeyinizi terk edip Abhazya‘ya gelin de demiyoruz. İstediğimiz şey, güzel bir ülke kurarken onları da yanımızda görmek ve nüfus sorununu çözmede bize yardımcı olmalarını sağlamak. Kardeşlerimizin Abhazya‘ya gelmesini tabii ki bekliyoruz."
Abhazlar dışında Çerkezleri de ülkelerine davet edip etmedikleri konusunu da açıklayan Bagapş, "Abhazya‘da parlamentonun çıkardığı kanunlar var. Buna göre dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın bütün Abhazlar gelip bizim vatandaşımız olabilir. Biz Abhazya olarak diğer Kafkas halkları ile de çok iyi ilişkiler içindeyiz. Eğer bu halklardan birisi ülkemizde yaşamak ve ticaret yapmak istiyorsa biz hazırız. Biz sadece Kuzey Kafkas halklarını da kastetmiyoruz, Ermeniler ve Rumlar da bu davetimize dahildir" diye
konuştu.
Abhazya Cumhurbaşkanı Sergey Bagapş, Kosova Sırbistan‘dan ayrılıp bağımsızlığını ilan ettiğinde kısa sürede 50‘den fazla ülke tarafından tanındığı halde Abhazya‘yı neden sadece 4 ülkenin tanıdığı sorusuna, "Kosova‘nın bağımsızlığını kazanmasına hiç itirazımız yok, fakat Abhazya‘nın durumu biraz daha farklı. Tarihine baktığınız zaman Abhazya‘nın kendi topraklarında her zaman bağımsız yaşadığını görürsünüz. Bu toprakları bize kimse vermedi. Bizim istediğimiz kendi topraklarımızda bağımsız yaşamak. 1921‘de
Sovyetler Birliği kurulduğu zaman Abhazya da bu birlikteki diğer devletlerle aynı statüdeydi ve Sovyetler Birliği ile aynı anlaşmayı imzaladı. Ancak ne yazık ki 1931‘deki yanlış bir uygulama ile Abhazya Gürcistan‘a bağlanmıştır. Bunu yapanlar Abhaz halkına karşıydılar. Kosova‘yı tanıyan ülkelerin bizi niye tanımadıkları ise sadece çifte standart tabiri ile açıklanabilir" yanıtını verdi.
Bağımsız mücadelelerinde Türkiye‘nin tutumu ile ilgili görüşlerini de açıklayan Bagapş, "Türkiye bizi tanırsa elbette çok memnun oluruz. Ama ben reel bir politikacıyım ve sizin de bildiğiniz gibi bu uzun bir süreç. Biz, öncelikle birçok ülke ile iyi ilişkiler kurup bunun sonucunda bizi tanımalarını beklemeliyiz. Birçok kardeşimizin yaşadığı, aynı denizi paylaştığımız Türkiye‘nin bizi tanımasını elbette çok isteriz. Ancak bu ileriye dönük bir süreç. Bir gün gerçekleşeceğine inanıyoruz ancak hiç kimseye
bizi tanıyın çağrısı yapmayacağız. Biz bu konuları her ülke ile diyalog ile çözmek istiyoruz. Türk işadamlarını da Abhazya‘da yatırım yapmaya davet ediyorum. Ellerini çabuk tutmaları lazım. Geç kalmış olabilirler" dedi.
Türkiye‘ye ilk defa 1999‘da Abhazya Başbakanı iken geldiğini söyleyen Bagapş, "Gürcistan ile barış görüşmeleri yapıyorduk. Organizasyonu Türkiye yapmıştı ve son derece başarılıydı. Dün Sakarya‘da Abhazya diasporası ile görüştüm. Çok güzel bir görüşme oldu. Bize bu imkanı verdiği için Türk hükümetine ve Dışişleri Bakanlığı‘na çok teşekkür ederim. Türkiye‘deki kardeşlerimize Abhazya‘yı anlattık. Onlardan isteklerimizi belirttik. Türkiye bölgenin en güçlü ülkelerinden biri. Kafkaslar‘daki ihtilaflarda yapıcı
katkılar sağlayacağına inanıyorum. Gürcistan sadece bizimle değil, Güney Osetya ile de kalıcı bir barışı görüşmeye yanaşmıyor" şeklinde konuştu.