'Savcılık, örgütsel bir çalışma olup olmadığının peşinde'

Gazeteci Ekrem Dumanlı, Ahmet Şık'ın kitap taslağına yapılan operasyona ilişkin, kitabın yasaklamak için alınmadığını ifade ederek, "Savcılığın peşinde olduğu şey, kitaba kimler tarafından hangi eklemeler yapıldığı ve bunun bir örgütsel çalışma olup olmadığı" dedi.

Yayınevine polis baskını (Son Detaylar)

Gazeteci Ekrem Dumanlı, Ahmet Şık'ın kitap taslağına yapılan operasyona ilişkin, kitabın yasaklanmak için alınmadığını ifade ederek, "Savcılığın peşinde olduğu şey, kitaba kimler tarafından hangi eklemeler yapıldığı ve bunun bir örgütsel çalışma olup olmadığı" dedi. Gazeteci Ergun Babahan da, ergenekon davasının kaderinin bu kitaba bağlıymış gibi bir hava estirildiğini savundu.

TRT Haber ekranlarında yayınlanan Çıkış Yolu programının dün akşam ki bölümünde Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ve Gazeteci-Yazar Ergun Babahan Ahmet Şık'ın kitap taslağına yapılan operasyonu tartıştı.

"Bugün kimi yazarlara bakınca Orhan Kemal Cengiz sadece ergenekon davasını yazmadı" diyen Babahan, "Bugüne kadar yargısız infazları yazdı, ergenekon'un işlediği suçları yazdı, Hrant Dink'i yazdı, bir sürü şey yazdı. İşine geleni algılayan ve sadece oradan 'Orhan Cengiz bile bunu yazıyor' diyen, 'bunu bir kan davasına dönüştürmeyin' diyen bir yazar var. Buradan bakınca zaten bu işi durdurmaya, bu davanın ömnünü kesmeye, polisin bu olaylarda söz sahibi olmasını engellemeye çalışan bir odağın varlığı biliniyor" şeklinde konuştu.

Ahmet Şık ve Nedim Şener ikisini de hiç tanımadığını belirten Babahan, "Ortada yayınlanmamış bir kitap var ve bu kitapla ilgili sanki bütün ergenekon davasının kaderi, Türkiye'nin kaderi bu kitaba bağlıymış gibi bir hava estiriliyor. Ve bununla ilgili kitabı elinde bulundurmak terör örgütü üyeliği sayılıyor, kitabın kopyası varsa teslim edin, hemen yok edin, silin gibi şeyler yapılıyor ve bunun polis marifetiyle yapılması insanlarda rahatsızlık yaratıyor. Yani bu polis devleti eleştirisi yapanlara sanki haklılık payı verdiriyor gibi geliyor bana" ifadelerini kullandı.

Dumanlı da, Radikal'e polis baskını demenin abartılı bir laf olduğunu savunarak, "Radikal Gazetesi Yazarı Ertuğrul Mavioğlu kitabın bir nüshası bende deyince, polisler arıyorlar diyorlar ki, biz bu nüshaları senden almak istiyoruz. Niye almak istiyorsunuz, kitabı yasaklama falan değil kitabın nerede yazıldığı, kimler tarafından hangi eklemeler yapıldığı ve bunun bir örgütsel çalışma olup olmadığını araştırıyorlar. Diyorlar ki, bu kitabı senden alalım istersen sen gel, istersen dışarıda buluşalım, istersen bizi gelelim duyduğum bu. Önemli olan şey bu nüshanıza bizim bakmamız lazım gazeteye gelen bu arkadaşlar" diye konuştu.

ENİNDE SONUNDA İDDİANAMEYE KONULACAK
 
"Savcılık bu kitabı basacak eninde sonunda tamamını iddianameye koycak" diyen Dumanlı, "İddianemeye tamamını koyacağı bir belgenin, yayınlayacağı ve kamuoyuyla paylaşacağı bir kitabın peşine düşer mi savcılık?" diye sordu. Dumanlı şöyle devam etti:
 
"Savcılığın peşinde olduğu şey şu, bu kitabın nüshalarından birisi 189 sayfa, bir başka nüsha 300 küsür sayfa. Ve bu sayfaların arasında bilir kişi raporunda deniyor ki, burada bir amirane, emreden birileri var. Diyor ki, buraya şu parçayı yerleştirin not düşülmüş, bunu Sabri'ye söyleyin, Sabri diye meşhur bir emniyet müdürünü söylüyor. Nedim'e söyleyin bunu da şöyle yazdırsın böyle yazdırsın, bunu buradan çıkarın yanlış anlaşılır şöyle koyun.
 
Şimdi savcının peşinde olduğu bu emir komuta zinciri nedir, kimdir, emniyette uzun yıllar istihbaratçılık yapmış bir adama emrediyor, gazetecilere emreden cümleler söylüyor. Kimdir bu adam."

Soruşturma yürüten insanların kitabın peşinde olmadığını savunan Dumanlı, "Gitsen herhangi bir kitap evinde bir sürü adamın cemaat hakkında, polisler hakkında bir sürü kitabını görürsün. Hele hele internet sitesiysen Fehullah Gülen yazdığında reytingin patlıyor" dedi.

BEYAZ GAZETE